Haftalık Antrakt Sinema Gazetesi’nden, 2009 Yılı Türkiye Sinema Vizyon Raporu

Haftalık Antrakt Sinema Gazetesi, sinema sektörünü bilgilendirmek amacıyla 2009 Yılı Türkiye Sinema Vizyon Raporu düzenledi. Raporlara göre, 2009 yılında 255 film sinema salonlarımızda gösterime girdi, bu filmlerden 69 tanesi Türk filmiydi. Bunlardan Süt, Pandora’nın Kutusu ve 11’e 10 Kala isimli yapımların yabancı ortaklı fakat ana yapımcılarının Türkiye olduğu kayıtlara geçti. En fazla Türk filminin vizyona girdiği hafta 4’er filmle 06 Kasım 2009 ve 18 Eylül 2009 haftası oldu.

  • Raporlara ulaşmak için tıklayınız.
  • Tablolara ulaşmak için tıklayınız.
  • Web Sitesi
  • Alin Taşçıyan, FIPRESCI Başkan Yardımcısı Oldu

    SİYAD (Sinema Yazarları Derneği) üyesi Alin Taşçıyan, bugün Bari’de yapılan FIPRESCI (Uluslararası Film Eleştirmenleri Federasyonu) Genel Kurulu’ndaki oylama sonucunda, iki yıllığına FIPRESCI Başkan Yardımcılığı’na getirildi. Bu seçimin Türkiye sinema yazarlığı için çok önemli bir adım olduğu belirtiliyor. Sevgili arkadaşımıza yeni görevinde başarılar dileriz.

  • Alin Taşçıyan fotoğrafları için tıklayınız.
  • Erdinç Dinçer’i Kaybettik

    Sinema ve Tiyatro oyuncusu Erdinç Dinçer, 24 Ocak 2010 Pazar günü 10:50’de hayata veda etti. Erdinç Dinçer, Bizimkiler adlı TV dizisinin muhasebe müdürü Ergun olarak tanınıyordu. Uzun zamandır siroz hastalığı ile mücadele eden Dinçer, Abuzer Kadayıf, Duruşma, Otostop ve Çark filmlerinde oyuncu, 18’ler Takımı ve Aşkın Dansı filmlerinde ise kurgucu olarak çalıştı. 25 Ocak Pazartesi günü Fatih Camii’nde kılınacak ikindi namazını müteakip Edirnekapı Mezarlığı’nda toprağa verilecek olan merhuma tanrıdan rahmet, kederli ailesine sabırlar dileriz.

    Ladik ’76 3

    Sayın Orhan Ünser,

    İlgi yazınız, yorum ve eleştirinizin kaynağındaki boşlukları içtenlikle açıklamanız ve bu yaklaşımınız için teşekkür ediyorum. Bu tür kafa karışıklığından arınmanın en kestirme yolu; daha ayrıntılı bilgilere ulaşmakla, titiz bir araştırma yapmakla ve bilginin kaynağından doğrudan öğrenilmekle aşılabileceğine inanırım.

    İşin aslı ve açıkçası sizin çıkış noktanızda temel aldığınız, “Kameranın gerçeği öldürme (değiştirme) gibi bir özelliğinin de olabileceği” düşünceniz; o yıllarda ileri sürülen bir yakıştırmanın (varsayımın) etkili olduğu görüşündeyim. Ben tanık olduğum olayın, yaşananın gerçeğini, doğasını ve içeriğini elimden geldiğince, doğrudan ve olabildiğince, bire bir ve içtenlikle yansıtmaya çalıştım. Çalışmada amaçladığım ilke ve temel yaklaşım budur. Ancak; o yıllarda, “belgesel filmler” yapan bazı çevreler haksız ve temelsiz yakıştırmalarla bu filmin kurgulanmış olabileceği varsayımını ortaya attılar. Gazetelere kadar ulaştırıldı bu sızlanmalar. Yoz, yararsız ve yanlış çekişmelere itilmek istendim. Bu yersiz ve haksız söylem filmin önemli iki yurtdışı belgesel film şenliğinde uluslararası seçici kurullar tarafından ödüle değer görülerek, ödüllendirildikten ve birçok ülkede gösterime girdikte sonra yapılmaya başlandı. Seçici kurullar filmi; “Doğal gerçekliği, çarpıcı, içten ve sıcak bir anlatımla vurguladığı ve yansıttığı.” nitelemeleriyle değerlendirdi.

    Bu filmin üzerinden yararsız çekişmeler yaratılması üzücüdür. Çiçek böçek filmlerinin yanı sıra, toplumsal ve sosyal konuları da cesaretle ele alan ve olanca gerçekçiliğiyle işleyen “belgesel gerçekçilik” adına ve bu amaçla yola çıkılarak özgün filmler de yapılmalı, yapılabilmeliydi… Başkalarının yapıklarını küçültüp değersiz kılarak yaptıklarımıza bir değer kazandıramayız. Akıllı, üstelik yararlı olan yol; daha iyisini ve değerlisini yaparak kalıcı değerlere ulaşmayı aramaktır…

    En iyi dileklerimle dostlukla ve saygılarımla.

    (31 Ocak 2010)

    Güner Sarıoğlu

    Şakir Eczacıbaşı’nı Kaybettik

    İstanbul Kültür ve Sanat Vakfı (İKSV) Yönetim Kurulu Başkanı, duayen işadamı 81 yaşındaki Şakir Eczacıbaşı tedavi gördüğü İstanbul Amerikan Hastanesi’nde 23 Ocak 2010 akşamı yaşamını yitirdi. 17 yıldır İKSV Yönetim Kurulu Başkanlığını sürdüren, Sinematek Derneği’nin kurucularından Eczacıbaşı, uluslararası 5 sanat festivali düzenledi. 1993 -1996 yılları arasında Eczacıbaşı Holding Yönetim Kurulu Başkanlığı da yapan Eczacıbaşı, aynı zamanda iyi bir fotoğraf sanatçısıydı. 26 Ocak Salı günü Teşvikiye Camii’nde kılınacak öğle namazını müteakip Zincirlikuyu Mezarlığı’nda toprağa verilecek olan merhuma tanrıdan rahmet, kederli ailesine sabırlar dileriz.

  • Şakir Eczacıbaşı fotoğrafları için tıklayınız.
  • Yeşilçam Ödülleri’nde “Turkcell İlk Film Ödülü” İçin Büyük Yarış

    TÜRSAK Vakfı’nın, Turkcell’in ana sponsorluğunda Beyoğlu Belediyesi’yle birlikte düzenlediği Yeşilçam Ödülleri, Türk Sineması’na ilk uzun metrajlı filmini çeken yönetmenlere sunduğu Turkcell İlk Film Ödülü ile destek oluyor. Yeşilçam Ödülleri’nin değerlendirdiği 2009 yılı içinde vizyona girmiş 31 filmin, yönetmeninin ilk uzun metraj çalışması niteliğini taşıyanlar arasında yapılacak değerlendirme neticesinde verilecek bu ödül, sinema dünyasına yeni adım atan yönetmenleri ve Türk sinemasının geleceğini destekleme amacı taşıyor. Ödülü kazanan filmin yönetmenine 30.000 TL. para ödülü verilecek.

  • Basın Bülteni
  • 2010 Yeşilçam Ödülleri hakkında geniş bilgi için tıklayınız.
  • New York’ta Beş Minare

    Mahsun Kırmızıgül’ün yönettiği ve Mahsun Kırmızıgül, Haluk Bilginer, Mustafa Sandal ile Zafer Ergin’in oynadığı New York’ta Beş Minare, 05 Kasım 2010’da Pinema Film dağıtımıyla Boyut Film tarafından vizyona çıkarıldı.
    Filmde Mahsun Kırmızıgül’ün oynadığı karakter çok konuşulacağa benziyor. Görenlerin tanımadığı ünlü oyuncu ve yönetmen, söylentilere göre 1 ay boyunca tekke ve cemaatleri gezmiş ve bilgi toplamış. Müslüman cemaatlerinin tüm zikirlerini izleyen ünlü yönetmenin çektiği zikir sahnesi bu güne kadar çekilen en güzel zikir sahnesi diye konuşuluyor.

  • Basın Bülteni: 1 / 2
  • Fotoğraflar
  • Web Sitesi
  • Fragman
  • IMDb
  • Diğer sadibey.com yazarlarının eleştirilerine ve haberlere haberin devamından üzerlerine tıklayarak ulaşabilirsiniz.
    New York’ta Beş Minare yazısına devam et
  • Sinema Emekçilerinin Sorunları Meclise Taşındı

    Yıllardır çeşitli sorunlarla mücadele eden sinema emekçilerinin sorunları meclise taşındı. Sinema Emekçileri Sendikası’nın (SİNE-SEN) girişimleri sonucu harekete geçen DSP Milletvekili Ayşe Jale Ağırbaş sinema emekçilerinin sorunlarına ilişkin mecliste bir soru önergesi verdi. Ağırbaş önergesinde “Hükümet, sinema emekçilerinin sorunlarını çözecek adımları ne zaman atacaktır? Bu konuda ne gibi düzenlemeler yapılması gündemdedir?” diye sordu. Ağırbaş, önergedeki sorularının Başbakan Tayyip Erdoğan tarafından yazılı olarak yanıtlanmasını talep etti.

  • Basın Bülteni
  • Fotoğrafa haberin devamından üzerine tıklayarak ulaşabilirsiniz.
    Sinema Emekçilerinin Sorunları Meclise Taşındı yazısına devam et
  • Baraj

    Arslan Kacar’ın senaryosunu yazdığı Son Durak (The Final Destination), önümüzdeki aylarda Uzman Film tarafından vizyona çıkarılıyor.
    Film 1965 – 1974 yılları arasındaki Elazığ Keban Barajı mağdurlarını anlatıyor. Keban Barajı’nı ve sonrasını, gerçek öykülere dayanarak anlatan film, ülkemizde hâlâ sürmekte olan baraj projelerine çözümler sunacak. Filmin kahramanları çevremizde gördüğümüz insanlardır. Mizahi ve duygusal ağırlıklı anlatımıyla, cehaleti komik ama hüzünlü örnekleriyle gösterecek olan film, toplumsal yaşamın kanayan yaralarının, eğitimle çözümlenebileceğine dikkat çekmeyi hedefliyor.

  • Basın Bülteni
  • Fotoğraflar
  • Diğer haberlere haberin devamından üzerlerine tıklayarak ulaşabilirsiniz.
    Baraj yazısına devam et
  • Güner Sarıoğlu’na Teşekkür

    Güner Sarıoğlu’nun gönderisini okudum. Haklı olduğu noktalar var. Üretim aşamasındaki çalışma koşullarını ve yapılan, yapılabilenleri bilmeden konuşmak (yazmak) biraz ahkâm kesmek gibi oluyor. Fakat zamanında üzerine çok şeyler okuduğum Lâdik 76′nın anlattığı (gösterdiği) şeylerle ilgili olarak, konunun farklı tarafında bulunan bir tanıdığımın filmde anlatılan olayları diğer açıdan değerlendirip anlattıklarının bilinçaltında kalmış olması ve kameranın gerçeği öldürme (değiştirme) gibi bir özelliğinin de olabileceğini zaman zaman düşünmem, bu özellik üzerine yazılmış bir kitap nedeni ile kendini ortaya dökmesi sonucu ortaya çıkan bir durumla karşı karşıyayım. Sn. Sağıroğlu haklı olabilir ama kendiminde tamamen haksız olduğunu söyleyemem, o kendi somutunda (ürettiği, yaşadığı bir gerçeklikte) haklıdır, o filmden belki hiç söz edilmeyebilirdi. Yahut, görüşme olanağı aranıp, konu karşılıklı konuşulur, bir takım bilgiler kendisinden direkt alınabilirdi. Sonra filme değinilir veya değinilmezdi, bütün bunlar olmadı; belgeselin soyut yapısı dediğim, genel düşüncelerim halen devam ediyor, ama somutunda (bir filmde) konunun daha yakından incelenmesi düşünülünce düşüncem daha belirgin bir hale dönüştü, bu sonuç için Sn. Sarıoğlu’na teşekkür ederim.

    (30 Ocak 2010)

    Orhan Ünser

    Arka Pencere, Küçük Ejder Bruce Lee’yi Anıyor

    Her Cuma yayımlanan haftalık online film kültürü dergisi Arka Pencere, 13’ünci sayısında, genç yaşta yaşamını yitirerek bir efsaneye dönüşen Bruce Lee’yi kapağına taşıyor. Tunca Arslan, televizyon kanallarının ve gazetelerin film tanıtımı için ayırdığı üç dört satırlık metinde bile ne vahim hatalar yaptıklarını irdeliyor. Derginin vizyon filmi eleştirileri şöyle: Ejder Kapanı, Prenses ve Kurbağa, Morganlar Nerede? Arka Pencere’nin 13’üncü sayısı, her sayıda olduğu gibi bir Alfred Hitchcock alıntısıyla nihayete eriyor: “Aşk sahneleri sette başlar, soyunma odasında devam eder!”

  • Basın Bülteni
  • Web Sitesi
  • Yüksek çözünürlüklü kapak fotoğrafına haberin devamından üzerine tıklayarak ulaşabilirsiniz.
    Arka Pencere, Küçük Ejder Bruce Lee’yi Anıyor yazısına devam et
  • Tüm Şirketler

    Tüm Şirketler,
    15 – 21 Ocak 2010 Haftalık (Weekly),
    01 – 21 Ocak 2010 Yıllık (Annual),
    01 – 21 Ocak 2010 Eski Yıllar Yıllık (Ex Years Releases Annual),
    Box Office listeleri için tıklayınız.
    Bu listelerden alıntı veya kopyalama yapıldığında kaynak olarak Haftalık Antrakt Sinema Gazetesi‘nin gösterilmesi rica olunur.

    Tanrının Kitabı

    Albert Hughes ile Allen Hughes’in yönettiği ve Denzel Washington, Gary Oldman, Mila Kunis ile Ray Stevenson’un oynadığı Tanrının Kitabı (The Book of Eli), 05 Şubat 2010’da Warner Bros. dağıtımıyla Fida Film tarafından vizyona çıkarıldı.
    Çok uzak olmayan bir gelecekte, bir adam bir zamanlar Amerika olan çorak topraklarda tek başına yürüyor. Boş şehirler, çökmüş otobanlar, kavrulmuş toprak, etrafında sadece yıkım felâketinin izleri var. Burada uygarlık yok, kanun yok. Yollar ayakkabıları için, bir matara su için, ya da hiçbir şey için adam öldüren çetelere ait. Ama onlar bu yolcunun dengi değil.

  • Basın Bülteni
  • Fotoğraflar
  • Web Sitesi
  • Fragman
  • IMDb
  • Ali Ulvi Uyanık Yazıyor
  • PSİnema Yuvarlak Masa Toplantıları: Boş Ev

    Sinema ve Psikoloji tartışmaları yapılan PSİnema Yuvarlak Masa Toplantıları, Gazi Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi (GÜ GSF) ve PSİnema işbirliği ile geliştirilerek devam ettiriliyor. Bundan böyle ayda bir ve Pazar günleri düzenlenecek yeni Yuvarlak Masa Toplantılarının ev sahipliğini “Tunus Caddesi, No: 35, Ankara” adresinde bulunan Gazi Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi yapacak. 31 Ocak Pazar günü saat 11:00’de Kim Ki-Duk’un Boş Ev’i gösterilecek, saat 12:45’de konuşmacılar Kurtuluş Özgen (GÜ), Ali Herişci (GÜ), Gökhan Erkılıç (Sekans Dergisi) Ece Özdemir (Sekans Dergisi) ve Faruk Gençöz (ODTÜ) filmi tartışacaklar.

  • Web Sitesi
  • Film hakkında geniş bilgi için tıklayınız.