İstanbul İtalyan Kültür Merkezi ve İstanbul Modern Sinema 07 Kasım, Salı günü 20:00’de Pier Paolo Pasolini’ye adanan gece düzenliyor. Gecede Carlo Di Carlo’nun Pier Paolo Pasolini: Kültür ve Toplum adlı belgeseli ile Pier Paolo Pasolini’nin Bulutlar Nedir? adlı kısa metrajlı filmi gösterilecek. İstanbul Modern Sinema, “Meclis-i Mebusan Cad, Liman İşletmeleri Sahası, Antrepo No: 4, Karaköy, İstanbul” adresinde hizmet veriyor.
Günlük arşivler: 2 Kasım 2006
İlk aşk unutulur mu?
Ödünç Hayat (2205), Kasırga İnsanları (2004), Yılan Hikâyesi (1999) gibi televizyon dizilerinin yönetmeni, Nihat Durak’ın ilk uzun metraj filmi, İlk Aşk bu hafta gösterime giriyor.
Dizilerden tanıdığımız birçok ünlü simayı bir araya getiren İlk Aşk, seyirciyi 1990’lı yılların başına, bir Ege kasabasına götürüyor. Başrollerinde Çetin Tekindor, Tarık Papuççuoğlu, Halit Ergenç, Raffaele Çedolini, Vahide Gördüm, Şenay Gürler, Dolunay Soysert, Erdal Tosun, Neslihan Atagül, Ayşen Gruda ve Erol Günaydın’ın paylaştığı filmin konuk oyuncuları, Azra Akın ve Kaan Urgancıoğlu.
Çekimleri Eski ve Yeni Foça’da gerçekleştirilen, Aliye, Bir İstanbul Masalı ve Avrupa Yakası gibi sevilen dizilerden tanıdığımız oyuncuların da rol aldığı İlk Aşk, bir zamanlar zeytinyağı üretimi yapan Arifoğlu ailesinin yaşadığı aşklar üzerinden seyirciye “İlk aşk unutulur mu?” sorusunu soruyor. Soruları, amca Asaf Arifoğlu (Çetin Tekindor), baba Kemal Arifoğlu (Halit Ergenç) ve torun Arif Ege Arifoğlu’nun (Raffaele Çedolini) yaşadığı aşklar üzerinden cevaplamaya çalışıyor.
Ağzı küfürlü, huysuz bir ihtiyar olan büyük dede Arif Arifoğlu’nun (Erol Günaydın) ölümünün ardından, Kore Savaşı’nda öldüğü sanılan oğul Asaf’ın (Çetin Tekindor) gelişiyle aile bir hesaplaşma içinde bulur kendini. Çünkü Azmi (Tarık Papuççuoğlu), kardeşinin öldüğünü söyleyerek, Asaf’ın sevdiği kız Nevin’le (Vahide Gördüm) evlenir ve bir de oğulları olur. Oğulları Kemal (Halit Ergenç) de evlenmiştir ve bir oğlu vardır ama karısını başka biriyle aldatmaktadır. Kemal’in oğlu Arif Ege ise, okuldaki arkadaşı Bahar’a (Neslihan Atagül) daha yakın olmak için bütün bir yaz sahilde çalışır. Seyirciye üç farklı aşk hikâyesi sunulur. Bunun nedeni ise, filmin tanıtım bülteninde belirtildiği gibi, “Hayatın içinde var olan tüm duyguları, aşkı, kırgınlıkları, ölümü, ayrılıkları, hayalleri sahici bir anlatım diliyle izleyiciye aktarmaya” çalışmak olacaktır.
40 yılın ardından Asaf’ın cenaze günü kasabaya gelişiyle, ağabeyi Azmi’nin bütün yalanları ortaya çıkar. Asaf, Nevin’e hâlâ aşıktır ve kaldıkları yerden devam etmek isterler ancak olaylar istenildiği gibi gelişmez. Filmin sonuna doğru torun Ege’ye ilk aşka dair bir nasihat verilir, “Seviyorsan, peşinden git.” Yıllar sonra Bahar’la Ege bir aradadır. Arif Ege, ailesinde yaşanan onca kırık aşk hikâyesine rağmen, O, ilk aşkı Bahar’la ele eledir ve doğduğu evin önünden geçerken o günleri hatırlar.
3 farklı aşk hikâyesinin filme yerleştirilmeye çalışılmasıyla senaryoda birtakım aksaklıkların olduğunu söylemeden geçmeyelim. Senet imzaladığı için başı derde giren Kemal’in, bu durumdan kasabalının yardımlarıyla kurtulması bizi Yeşilçam filmlerine götürdü. Kasaba, kötü adamlara karşı birlik olur ve onlara hak ettikleri dersi verir.
Asaf ile Nevin’in birlikte olmalarını gururuna yediremeyen Azmi ise, kendini vurmaya çalışır ama küçük bir sıyrıkla atlatır. Sanırım filmin duygusal komedi olmasından kaynaklanan durumlar bunlar. Öyle ya, sadece aşkı işliyoruz.
Yapımını, Mustafa Hakkında Her Şey, Asmalı Konak, Keloğlan Kara Prens’e Karşı filmlerinin yapımcılarından Timur Savcı’nın üstlendiği filmin renkleri ve nostaljik havası son derece sıcak ve etkileyici. Arada bol bol gülebileceğiniz bazen de hüzünleneceğiniz sahneler görmek istiyorsanız İlk Aşk’ı izleyin.
Müziklerinin Fahir Atakoğlu tarafından yapıldığı filmin sonunda jenerik akarken seyirciyi bir sürpriz bekliyor. Bu sürpriz, Halit Ergenç’in seslendirdiği güzel bir şarkı. Filmin en güzel dakikaları diyebiliriz rahatlıkla. Siz siz olun film biter bitmez hemen salonu terk etmeyin, bazen filmler biterken böyle sürprizlerle karşılaşabiliyoruz çünkü.
İyi seyirler…
(09 Kasım 2006)
Asya Çağlar
Film+ Dergisi’nin Kasım Sayısında Neler Var?
Film+ Dergisi, 20’nci sayısında kapağına Martin Scorsese’nin Köstebek’ini taşıyor ve Leonardo DiCaprio’yu tanıtıyor. Kader’le alkış toplayan Zeki Demirkubuz ve Dondurmam Gaymak’la Oscar yoluna düşen Yüksel Aksu ile röportajlar okuyucuları bekliyor. Dönüş filmi ile hayranlarını yine hayal kırıklığına uğratmayan Pedro Almodovar’ın 12 filmi inceleniyor. Bıkmadığımız Filmler’de, Burak Göral, Batman Dönüyor’u inceliyor. Hitchcock’un yolundan giderek yönettikleri filmlerde ufak rollerde görünen yönetmenler sunuluyor.Film+, James Bond’un dönüşü şerefine, Kerem Sanatel’in hazırladığı özel bir ek de veriyor.
Film+ Dergisi’nin Kasım Sayısında Neler Var? yazısına devam et
Ankara’da Türk Filmleri Galaları
12. Avrupa Filmleri Festivali’nin 03 – 09 Kasım tarihlerindeki Ankara programında Türk Sineması’nın en yeni ve klâsikleşecek örneklerinden Takva, Eve Dönüş, Kader, Cenneti Beklerken ve Dondurmam Gaymak’ın galaları, yönetmenler ile oyuncuların katılımı ve Limak Ambassodore Hotel’in ev sahipliği ile Kızılay Büyülü Fener Sineması’nda yapılıyor. Festival’in konaklama sponsoru Limak Ambassodore Hotel’de, ayrıca 03 Kasım Cuma 13:30’da da bir basın toplantısı ve 05 Kasım Pazar, 11:00-13:00 arası sanatçıların katılımıyla bir brunch düzenlenecek.