1. Altın Diş Film Festivali

1. Altın Diş Film Festivali, 14 – 16 Mayıs 2012 tarihleri arasında İstanbul Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Sinema Kulübü tarafından gerçekleştiriliyor. Sony ana sponsorluğu altında düzenlenecek olan festival içinde kısa film yarışması, kısa film çekimi üzerine atölye çalışmaları ve söyleşiler yapılacak. Festival kapsamındaki Kısa Film Yarışması ilk senesinde sadece İstanbul içerisindeki üniversite öğrencilerinin katılımına açık olarak düzenlenecek. Yarışma jürisi Prof. Dr. Suat Gezgin, Yılmaz Atadeniz, Şemsi İnkaya, Engin Çağlar, Vadullah Taş, Meral Orhonsay ve Prof. Dr. Nilüfer Öcal gibi isimlerden oluşuyor. Yarışmaya son katılım tarihi 20 Nisan 2012.

1. Altın Diş Film Festivali yazısına devam et

Cüneyt Türel’i Kaybettik

Sinema ve tiyatromuzun sevilen oyuncu, yönetmen ve seslendirme sanatçısı Cüneyt Türel’i 01 Mayıs 2012 Salı günü kaybettik.
Cüneyt Türel, Fakir ve Mağrur, Çıplak Vatandaş, Aşk Üzerine Söylenmemiş Her Şey, Kuşatma Altında Aşk, Kaç Para Kaç, Herkes Kendi Evinde, Hititler, Abdülhamit Düşerken, Çinliler Geliyor, Beş Vakit, Ölü Yaprak Vuruşu, Rina ve Çakal gibi sinema filmlerinde rol aldı. Cenazesi Teşvikiye Camii’nde kılınacak öğle namazını müteakip Zincirlikuyu Mezarlığı’nda toprağa verilecek merhuma tanrıdan rahmet, kederli ailesine sabırlar dileriz.

  • Yüksek çözünürlüklü fotoğraflara haberin devamından üzerlerine tıklayarak ulaşabilirsiniz.
    Cüneyt Türel’i Kaybettik yazısına devam et
  • 2. Miami Türk Filmleri Festivali

    2. Miami Türk Filmleri Festivali (2. Miami Turkish Film Festival), T. C. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın desteğiyle Pinema Film tarafından 28 – 30 Mayıs 2012 tarihleri arasında Miami Colony Theatre’da gerçekleştiriliyor. Festival kapsamında Yusuf Pirhasan’ın Kurtuluş Son Durak, Esin Orhan’ın Allahın Sadık Kulu: Barla, Hakan Algül’ün Eyvah Eyvah 2, Nuri Bilge Ceylan’ın Bir Zamanlar Anadolu’da ve Nezih Ünen’in Anadolu’nun Kayıp Şarkıları adlı filmleri gösterilecek. Anadolu’nun Kayıp Şarkıları, yaşanmış görkemiyle Anadolu’nun 10 bin yılı aşan bir geçmişten kalma egzotik mekânları ve insanları arasında yaşanan bir yolculuk.

    2. Miami Türk Filmleri Festivali yazısına devam et

    2. Uluslararası FICTS İstanbul Spor Filmleri Festivali

    FICTS – Uluslararası Spor Filmleri, Sinema ve Televizyon Federasyonu tarafından düzenlenen 2. Uluslararası FICTS İstanbul Spor Filmleri Festivali, 11 – 13 Mayıs 2012 tarihleri arasında İstanbul’da gerçekleştiriliyor. FICTS Başkanı Prof. Franco Ascani ve yönetim kurulu üyelerinin de katılacağı festival kapsamında, yarışmalar, konferanslar, film gösterimleri, etkinlikler, ödül töreni, sergiler, konserler ve Uluslararası Film Yarışması düzenlenecek. Birçok spor temalı filmin yarışacağı festivalde dereceye girenler 2012 Kasım ayında Milano’da yapılacak finale katılacak.

  • Basın Bülteni
  • Web Sitesi
  • Diğer basın bültenleri ve yüksek çözünürlüklü fotoğraflara haberin devamından üzerlerine tıklayarak ulaşabilirsiniz.
    2. Uluslararası FICTS İstanbul Spor Filmleri Festivali yazısına devam et
  • Anadolu Üniversitesi 14. Uluslararası Eskişehir Film Festivali’ne Saatler Kaldı

    Anadolu Üniversitesi Sinema Kültürünü Geliştirme Birimi tarafından düzenlenen 14. Eskişehir Uluslararası Film Festivali basın toplantısı, 30 Nisan Pazartesi günü yapıldı. Festival Başkanı Prof. Dr. Gülseren Güçhan, Başkan Yardımcısı Yrd. Doç. Dr. Yaprak İşçibaşı ve Festival Yönetmeni Yrd. Doç. Dr. S. Serhat Serter’in katıldığı toplantı, Öğrenci Merkezi Salon 2009’da gerçekleşti. Toplantıda, festivalin içeriğinden, ödül alacak isimlerden ve festivalin sürekliliğinin nasıl korunduğundan bahsedildi. Festivalin bu seneki onur ödülleri Ediz Hun ve Selma Güneri’ye, sinemaya emek ödülleri ise Safa Önal ve Cahit Berkay’a verilecek.

  • Basın Bülteni
  • Festival hakkında geniş bilgi için tıklayınız.
  • Yüksek çözünürlüklü fotoğraflara haberin devamından üzerlerine tıklayarak ulaşabilirsiniz.
    Anadolu Üniversitesi 14. Uluslararası Eskişehir Film Festivali’ne Saatler Kaldı yazısına devam et
  • Elveda Katya

    Ahmet Sönmez’in yönettiği ve Kadir İnanır, Caner Cindoruk, Rüçhan Çalışkur ile Belgin Erdoğan’ın oynadığı Elveda Katya, 21 Aralık 2012′de Özen Film dağıtımıyla 24 Kare Film Yapım – KOMPAS Production tarafından vizyona çıkarıldı.
    Yetimhanede büyüyen Katya, babasının Yunus isimli Trabzonlu bir denizci olduğunu öğrenir ve onunla tanışmak için Trabzon’a gider. Babasını bulmakta zorlanmaz, ancak hiç de hoş karşılanmaz.
    Yunus Kaptan, şehirde itibarı olan, muhafazakâr bir aile babasıdır. Nadya’nın yıllar önce kendisinden hamile kaldığını ise bilmemektedir.

  • Basın Bülteni
  • Fotoğraflar
  • Web Sitesi
  • Fragman
  • IMDb
  • Diğer haber ve bağlantılara haberin devamından üzerlerine tıklayarak ulaşabilirsiniz.
    Elveda Katya yazısına devam et
  • Sinemada Belgesel Film Seyretmek, Ekümenopolis: Ucu Olmayan Şehir

    Sinema tarihimizin kaynaklarına baktığımız zaman 1934 yılında, diğerlerinin yanında, iki kısa film çekildiğini görürüz. Bunlar yönetmenliğini Nazım Hikmet Ran’ın yaptığı, Özön’ün, “kısa film” dedikten sonra “görsel denemeler” diye de vasıflandırdığı İstanbul Senfonisi ve Bursa Senfonisi’dir. Bu filmlere şimdilerde ulaşmak mümkün görülmüyor. Üzerinden geçen zaman, iki önemli depo (film deposu) yangını, filmlerin türü -“belgesel film”- olmaları… İstanbul birçok filmimize dekorluk etmiş bir kentimizdir, İstanbul Senfonisi‘nden başkaca filme, belgesel olarak malzeme olmuş mudur bilemiyorum, taa Akad Usta’nın 1990 çektiği İstanbul belgeseline kadar.

    Akad’ın, TV için hazırladığı (sinema filmi değil) dört bölümlük belgesel dizi, “Doğuş” adlı giriş bölümünden sonra “dramatik – belgesel”e dönüşen bölümleri ile “İstanbul Bir Şarkıdır”, “İstanbul Bir Özlemdir”, “İstanbul Bir Kavgadır” ile devam eder. Karadeniz’den İstanbul Boğazına giriş ile başlayan, Doğuş bölümü bir belgesel olurken, her biri alt başlıklar taşıyan diğer bölümler, dramatik-likleri de içeren, İstanbul üzerine belgeseldirler. 1934’de yapılan ve Özön’ün görsel deneme dediği İstanbul Senfonisi, kısa film süresi (!) içinde İstanbul’u görselleştirirken hangi içeriği taşıyordu bilemiyoruz ama bu -bugün artık mega olmuş olan- kentimiz üzerine yapılmış ilk belgesel çalışmadır.

    Belgesel filmlerin ticari sinemalarda gösterilmesi pek alışık olmadığımız bir şey ama bu son yıllarda değişiyor. Sinemamız için (seyircimiz içinde) pek ilgi çekmeyen belgesel sinema, bu icadın başlangıcından beri çeşitli biçimlerde ve farklı konularda kullanılmış ve sinemanın -kurmaca filmlerden de- önemli bir parçasını oluşturmuştur. Bizde, başlangıç dönemi yönetmenleri sinema filmi olarak bazı belgesel çalışmaları yaptılarsa da bu konuda fazla yapıt verilmemiş, sonraki dönem yönetmenleri ise aynı konuda televizyonlar (veya bir takım kurumlar) için çalışmalar yapmışlardır. Dünyada önemli sinemacıların uğraş alanı olmuş dalda, uzun yıllar bu alanda çalışmış yönetmen Joris İvens’in (1898-1989) adını anmakla yetinelim.

    Sinemamızda son yıllarda çekilmiş olan bazı uzun metraj belgesel filmlerin ticari gösterime çıkmaları sevindirici bir olaydır, bir sinema olayıdır. Bunların sonuncusu ise bu hafta (04 Mayıs 2012) gösterime çıkmış olan “Ekümenopolis: Ucu Olmayan Şehirdir. Yönetmenliğini İmre Azem’in yaptığı film, İstanbul üzerine bir belgeseldir ama şehri anlatmak gibi bir derdi yoktur. Animasyon türündeki giriş bölümünde şehrin tarihçesi ele alınırken, günümüzde (2008 yılında) şehirde yapılan kentsel dönüşüm çalışmalarının şehri, nasıl şehir olmaktan çıkardığını anlatılmaktadır. Bu program (kentsel dönüşüm) ile nasıl şehrin yoksul bir kısım sakinlerinin yerinden edildiği, toplu konut ve sosyal konut diye yapılan binalar (daireler) ile nasıl ihtiyaç fazlası (giderek daha da artacak sayıda) daireler yapıldığı, ulaşımı kolaylaştırmak amacı ile yapılan iki boğaz köprüsünün (üçüncüsü de plânlanıyor) ulaşımı dahada sıkışık hale getirdiği (ve getireceği) gösteriliyor ve doğuracağı sonuçlar için uyarıda bulunuluyor.

    Belgesel bir filmin, sırf olanları göstermenin ötesinde, olanları (gösterdiklerini) yorumlama gibi işlevi de vardır. Bu yorumlama gösterilen olaylarla ilgili olmalıdır. Ekümenopolis ise gösterdiklerinin ötesinde, yapılması plânlananlara da dayanarak -ileride- doğabilecek sonuçlardan da söz ederek, -bu bir fal bakmak değildir- toplumu bilgilendirirken, gelecekte karşılaşılabileceklere de dikkat çekmeye çalışıyor. Bu hafta “tek” sinemada gösterime giren film, ticari gösterim öncesinde bir kısım özel gösterimlerde gösterilmiş ve yurtdışı festivallere katılmış (ödüller almış), yurt içinde -dalında- SİYAD tarafından ödüllendirilmiş bir çalışma olarak, sırf bir “belgesel film” olmayı aşarak “toplumsal” özelliğini de kazanıyor. Yukarıda da yazdığım gibi, bu filmi yapmak bir falcılık değildir. Şehircilik, sosyolojik, psikolojik sonuçları ile geliyorum diyen bir sonucu belgelemeye çalışan İmre Azem ve ekibinin çalışmasının, yanılgı ile sonuçlanmasını dilerim. Her gün içinde bulunduğum, yaşadığım ve kaos’un bugün ulaştığı bir kısım olgularını gözlemlediğim şeylerin varabileceği noktaları düşününce, bu yanılgının nasıl olabileceğini tasarlayamıyorum.

    Not: Bunu metnin içine yazmadım. Ben İstanbul’a geldiğimde (1983) Avcılar ile telefon görüşmeleri “şehirlerarası” yapılmak idi. Ve İstanbul’un doğu girişi ile batı çıkışı arasının 80 kilometre olduğu söyleniyordu, bugün 100 kilometreyi çoktan aştık.

    (07 Mayıs 2012)

    Orhan Ünser

    Arka Pencere Dergisi, Olağan Şüpheliler’i Arıyor

    Arka Pencere Dergisi, 131. sayısında, kapağına efsane film Olağan Şüpheliler’i yerleştiriyor. Tunca Arslan, İslami Sinema’nın Çıkmazı başlıklı yazı dizisinin üçüncü bölümünü kaleme aldı. Vizyon filmleri eleştirileri arasında Dehşet Kapanı, Kara Altın, Kuzgun, Aşkın Renkleri, Marigold Oteli’nde Hayatımın Tatili, Çifte Soygun ve Pazarları Hiç Sevmem yer alıyor. Derginin 131. sayısı, bir Hitchcock alıntısıyla sona eriyor: “Filmler kurgulanmalıdır. Bir deneyim olarak Ölüm Kararı (Rope) belki affedilebilir ama aynı tekniği Kapri Yıldızı’nda (Under Capricorn) uygulamakta ısrar edişim büyük bir hataydı.”

  • Basın Bülteni
  • Web Sitesi
  • Yüksek çözünürlüklü kapak fotoğraflarına haberin devamından üzerlerine tıklayarak ulaşabilirsiniz.
    Arka Pencere Dergisi, Olağan Şüpheliler’i Arıyor yazısına devam et
  • 12. Uluslararası İzmir Film Festivali Sona Erdi, Ödül Kazananlar Açıklandı

    21 – 28 Nisan 2012 tarihleri arasında Başbakanlık Tanıtma Fonu, Kültür ve Turizm Bakanlığı, İzmir Kalkınma Ajansı destekleri ve İzmir Büyükşehir Belediyesi Başkanlığı ile Dokuz Eylül Üniversitesi işbirliğiyle 11 yıl sonra yeniden hayata geçirilen 12. Uluslararası İzmir Film Festivali’nin kapanış töreni 28 Nisan Cumartesi akşamı Ahmet Adnan Saygun Sanat Merkezi’nde yapıldı. Dokuz Eylül Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Füzün’ün konuşmasıyla başlayan tören, ödüllerin açıklanması ile devam etti. Festivalden bu yıl Yaşam Boyu Onur Ödülü alan yönetmen Costas Ferris ve Mania Akbari’de ödül veren isimler arasındaydı.

  • Basın Bülteni
  • Festival hakkında geniş bilgi için tıklayınız.
  • Ödül listesine ve yüksek çözünürlüklü fotoğraflara haberin devamından üzerlerine tıklayarak ulaşabilirsiniz.
    12. Uluslararası İzmir Film Festivali Sona Erdi, Ödül Kazananlar Açıklandı yazısına devam et
  • Sinemacılık ve Filmcilik Yararına Bağımsız İletişim Platformu