8. Hangi İnsan Hakları? Film Festivali

Bu sene ana temasını temel insan haklarına ayıran Hangi İnsan Hakları? Film Festivali, 10 – 14 Aralık 2016 tarihleri arasında 8. kez gerçekleşiyor. Festivalde, hak temelli mücadelelere ve ihlallere dair onlarca film gösterilecek. Bunlar arasında, 10 Ekim 2015 tarihinde Ankara’da gerçekleşen katliamın kurbanlarını anlatan videolardan 22 yıldır cezaevinde adalet bekleyen bir şairin dünyasını bize açan Gönderen: İlhan Sami Çolak’a, Hatırlıyorum’dan FIPRESCI ödüllü Ceviz Ağacı’na çeşitli konulara yayılan bir dizi film yer alıyor. Festivalde ayrıca Emek Sineması’nın yıkılışına karşı sürdürülen mücadelenin anlatıldığı Özgürleşen Seyirci de gösterilecek.

  • Basın Bülteni
  • Tanıtım Filmi
  • Web Sitesi

8. Hangi İnsan Hakları? Film Festivali yazısına devam et

Genç Öncüler 2. Kısa Film Yarışması

Genç Öncüler’in gerçekleştireceği kısa film yarışmasının duyurusu yapıldı. “Bireyselleşme ve Aile” temasıyla çekilecek kısa filmlerin yarışacağı proje, günümüzde insanımızın ve ailemizin içine düştüğü felaketi en çarpıcı şekilde anlatmaya ve toplumun her kesiminde farkındalık oluşturmaya çalışacak. Yarışma, 10 Mayıs 2017′de Ali Emiri Kültür Merkezi’nde ödül törenini yapacak. Yarışma kapsamında 30 bin lira ödül de dereceye girecek olan sahiplerini bekliyor. 50 kısa filmin katıldığı geçen seneki yarışmada dereceye giren kısa filmler oldukça beğeni toplamış ve toplumda “Evsizler”in olduğunu anlatmak için farklı liselerde filmlerin gösterimleri yapılmıştı.

  • Basın Bülteni
  • Web Sitesi
  • Tanıtım Filmi

Genç Öncüler 2. Kısa Film Yarışması yazısına devam et

Engin Ayça’nın Şu Sinema Dedikleri Adlı Kitabı Satışa Sunuldu

Engin Ayça’nın, eleştiriler ve söyleşiler dışında, 1968 yılından günümüze kadar yazdığı bütün sinema yazılarının toplandığı Şu Sinema Dedikleri adlı kitap Artshop Yayınevi tarafından basıldı ve dağıtıma sokuldu. Kitabın sunuş yazısını Burçak Evren yazdı. Edremit doğumlu Ayça, Galatasaray lisesini bitirdi, Roma’da Instituto Superiore Dell Opinione Publica ve Centro Sperimentale Di Cinematografia okullarında Sinema Yönetmenliği eğitimi gördü. Ayzenştayn’ın Ders Notları ve Sinemanın 100 Yılı adlı kitapların çevirisini yaptı. Bez Bebek, Soğuktu ve Yağmur Çiseliyordu, Ölüler Altın Takmaz, Penceremdeki Sardunyalar ve Suna adlı sinema filmlerini yönetti.

Şirinler: Kayıp Köy

Kelly Asbury’nin yönettiği ve Joe Manganiello, Mandy Patinkin, Rainn Wilson ile Demi Lovato’nun oynadığı Şirinler: Kayıp Köy (Smurfs: The Lost Village), 07 Nisan 2017’de Warner Bros. dağıtımıyla Warner Bros. tarafından vizyona çıkarıldı.
Buldukları gizemli bir harita, Şirine’yi ve onun en yakın arkadaşları Gözlüklü Şirin, Sakar Şirin ve Güçlü Şirin’i sihirli varlıklarla dolu yasak ormanda, gizemli kayıp köyü, kötü Büyücü Gargamel’den daha önce bulmak için heyecanlı ve esrarengiz bir yarışın içine sokar. Tümüyle aksiyon ve macera dolu olan filmde sevimli Şirinler, Şirin dünyasının gelmiş geçmiş en büyük sırrını keşfetmek amacıyla maceraya atılıyorlar.

  • Basın Bülteni
  • Fotoğraflar
  • Fragman: 1 / 2
  • IMDb

Şirinler: Kayıp Köy yazısına devam et

Tolga Çevik Bizans’a Karşı

Sinemaseverlere kahkahayla birlikte heyecan da heyecan da yansıtacak olan Sen Benim Her Şeyimsin’de Tolga Çevik şimdi de Bizans’a karşı kılıç kuşandı. Hiç hesapta yokken kendini baba olarak bulan Sedat’ın, şans eseri keşfedilerek bir dublör olmasıyla gelişen hayatını anlatan Sen Benim Her Şeyimsin’de, Çevik, Malazgirt Meydan Muharebesi’nde yer alan bir asker kılığında perdeye yansıyacak. Film, 09 Aralık’ta vizyona giriyor.

13. Çocuk Filmleri Festivali

T. C. Kültür ve Turizm Bakanlığı destekleri ve TÜRSAK Vakfı’nın işbirliğiyle düzenlenen Çocuk Filmleri Festivali, 13. yılında, 29 Kasım – 02 Aralık 2016 tarihleri arasında Eskişehirli çocuklarla buluşuyor. Ödüllü animasyon filmlerinin ücretsiz olarak gösterileceği ve çocuklarla atölye çalışmalarının gerçekleştirileceği festivalin açılışı, 29 Kasım 2016 Salı günü saat 13:00’da Eskişehir Büyükşehir Belediyesi Atatürk Kültür Sanat ve Kongre Merkezi’nde gerçekleştirilecek.

13. Çocuk Filmleri Festivali yazısına devam et

Sinemada Yerli Dil Arayışları ve Ahmet Uluçay

İstanbul Büyükşehir Belediyesi Kültür Daire Başkanlığı Kültürel Etkinlikler Müdürlüğü, 26 Kasım’da Ahmet Uluçay ve sineması üzerine bir söyleşi düzenliyor. İsmail Erdoğan’ın moderatörlüğünde 26 Kasım 2016 Cumartesi günü 16:00 – 19:00 saatleri arasında “Binbirdirek Mahallesi, Şehitmehmetpaşa Yokuşu Sokak, No: 40, Sultanahmet” adresindeki İstanbul Tasarım Merkezi’nde gerçekleştirilecek olan etkinliğe konuşmacı olarak sinemamızın özgün yönetmeni İsmail Güneş, Enver Gülşen ve Güven Adıgüzel katılacak. Ahmet Uluçay, Karpuz Kabuğundan Gemiler Yapmak adlı tek filmi ile sinemamızda kalıcı iz bırakmış bir sinemacı olarak hatırlanıyor.

Sinema ve Psikanaliz Sempozyumu 10

Uluslararası Psikanaliz Birliği üyesi İstanbul Psikanaliz Derneği, 09 – 10 Aralık tarihlerinde Beyoğlu Avrupa Pasajı’ndaki Aynalıgeçit’te 10. kez Sinema ve Psikanaliz Sempozyumu düzenliyor. Sempozyumun konusu Perdeden Divana: İktidar ve Sapkınlık başlığını taşıyor. 09 Aralık 17:30’da başlayacak olan sempozyumda 18:30’da yönetmenliğini Yorgos Lantimos’un yaptığı Köpek Dişi (Dogtooth) gösterilecek. 10 Aralık Cumartesi günü 16:00’da ise Sunum ve Salon ile Tartışma’da moderatörlüğünü Hatice Nihal Aslan’ın yapacağı sunumda Kerem Akça, Yunan Yeni Dalgası’nda Sapkınlık, İktidar ve Yabancılaşma hakkında konuşacak.

Hayal Perdesi Dergisi’nin, Kasım – Aralık Tarihli 55. Sayısı Çıktı

Hayal Perdesi Sinema Dergisi’nin Kasım – Aralık 2016 tarihli 55. sayısı çıktı. Yeni sayıda, filmografisi boyunca tuhaf ve hüzünlü çocuk kahramanlarına fantastik evrenler kuran Tim Burton’ın sineması inceleniyor. Söyleşi sayfalarında Mavi Bisiklet filmi ile yönetmen Ümit Köreken, Albüm filmi ile yönetmen Mehmet Can Mertoğlu dergiye konuk oldu. Vizyon bölümünde Rüya, Hz. Muhammed: Allah’ın Elçisi, Julieta ve Ben, Daniel Blake filmleri değerlendiriliyor. Festival Günlüğü’nde 4. Uluslararası Boğaziçi Film Festivali’ne yer verilirken, Uzaktan Kumanda’da Netflix’in televizyonculuk anlayışına getirdiği yenilikler ele alınıyor.

Çakallarla Dans 4 Galasında Herkes Dondu Kaldı

Çakallarla Dans 4 sinema filmi galasında oyuncular, tüm salonu Mannequin Challenge yapmaya davet edince, salonda bulunan herkes olduğu yerde 20 saniye dondu kaldı. Sosyal medyada hızla yayılan Mannequin Challenge ile başlayan gala gecesine Derya Baykal, Bülent Serttaş, Timur Acar’ın oyuncu eşi Eda Özerkan, Ömür Gedik, Zuhal Topal ve eşi Korhan Saygıner, Doğukan ve Batıkan Manço, Şebnem Özinal ve eşi Şefik Öztek gibi ünlü isimler katıldı.

Çakallarla Dans 4 Galasında Herkes Dondu Kaldı yazısına devam et

Gezici Festival, 22. Yolculuğuna Yarın Çıkıyor

Gezici Festival, 22. yolculuğuna yarın başlıyor. Yarın Ankara’da başlayacak festivalin 25 Kasım Cuma ilk gün programında Çağdaş Sanatlar Merkezi’nde Zeki Demirkubuz filmi Kor, Reha Erdem Seçkisinden Ox-Bow Olayı, Dünya Sinemasından Hayvanat, Rıza Sönmez’in de katılımıyla Orhan Pamuk’a Söylemeyin Kars’ta Çektiğim Filmde Kar Romanı da Var ve yine Dünya Sineması’ndan Maren Ade’nin filmi Toni Erdmann var.

Sevdam Gözlerinde Kaldı

Ahmet Yenilmez’in yönettiği ve Ahmet Yenilmez, Burak Alp Yenilmez, Hümeyra Çetin ile Mehmet Ali Tuncer’in oynadığı Sevdam Gözlerinde Kaldı, 02 Aralık 2016’da Chantier Films dağıtımıyla Yenilmez Sanat Merkezi tarafından vizyona çıkarıldı.
Mahir 1970’li yılların sonunda İstanbul Üniversitesi’nde ülkücü harekete yakın bir öğrencidir. Aynı bölümde eğitim gören Belgin’le birbirlerine ilgi duyarlar ve bir pastahanede buluşurlar. Fakat dönemin eylemleri arasında sevdaları uzun soluklu olamaz. Üzerine bir de 1980 ihtilali gelince tüm bağları kopar. Hayatta kalmak için Şeyh Edebali’nin dergahına sığınan Mahir’in günlerini saf ve yarım akıllı Zafer dolduracaktır.

  • Basın Bülteni
  • Fotoğraflar
  • Web Sitesi
  • Fragman: 1 / 2

Sevdam Gözlerinde Kaldı yazısına devam et

İyi Vampirlerle Kötülerin Bitmeyen Savaşı

Karanlıklar Ülkesi: Kan Savaşları (Underworld: Blood Wars)
Yönetmen: Anna Foerster
Eser: Kyle Ward-Cory Goodman
Karakterler: Kevin Grevioux-Len Wiseman-Danny McBride
Senaryo: Cory Goodman
Müzik: Michael Wandmacher
Görüntü: Karl Walter Lindenlaub
Oyuncular: Kate Beckinsale (Selen), Theo James (David), Bradley James (Kötü Adam), Tobias Menzies (Marius),
Charles Dance (Thomas), Alicia Vela-Bailey (Lycan), Lara Pulver (Semira), Trent Garrett (Hibrit Michael),
Oliver Stark (Gregor), Clementine Nicholson (Lena),James Faulkner (Yaşlı Vampir), Peter Andersson (Vidar), Daisy Head (Alexia), Brian Caspe (Hajna), Dan Bradford (Kara Lycan)
Yapım: Lakeshore-Screen Gems (2016)

Anna Foerster’ın ilk yönetmenlik deneyimi olan “Karanlıklar Ülkesi: Kan Savaşları”, serinin de beşinci filmi. Aksiyonun ve kanın bol olduğu film meraklıları için.

İlk dört filmi görmeyenler için girişte geçmişten küçük anlar perdeden geçip giderken bellekleri de tazeliyor. Bu çizgi roman estetiğindeki fantastik aksiyon 2003’te Len Wiseman’ın “Underworld-Karanlıklar Ülkesi”yle başladı. 2006’daki “Underworld: Evolution-Karanlıklar Ülkesi: Evrim” filmini de Wiseman yönetmişti. Patrick Tatopoulos, 2009’da serinin üçüncü filmi “Underworld: Rise of the Lycans-Karanlıklar Ülkesi: Lycanların Yükselişi”ni yönetmişti. Dördüncü filmi “Underworld: Awakening-Karanlıklar Ülkesi: Uyanış”ı da 2012’de İsveçli Måns Mårlind ve Björn Stein ortak yönettiler.

Serinin beşinci filmi 2016 yapımı sinemaskop “Underworld: Blood Wars-Karanlıklar Ülkesi: Kan Savaşları”nı yöneten Anna Foerster, TRT’nin yayınladığı “Criminal Minds-Kriminal” zekâ yüklü polisiye dizisinin ilk bölümlerini çekmişti. 1971’de doğan Alman asıllı Amerikalı yönetmen, kameramanlık ve görsel efektçi olarak da sinemaya katkıda bulundu. Yönetmen, Roland Emmerich’in 2013 yapımı “White House Down-Beyaz Saray Düştü” filminin de kameramanıydı.

Karanlıklar ortasında savaş…

Kyle Ward ve Cory Goodman’ın ortak eserinden sinemaya uyarlanan bu seri, vampir mitosuna modern bakış sunuyor gibi görünüyor. Ama aslında her şey bilinen sulardaydı. Daima iyiler ve kötüler vardı. Günışığında da olabilen vampirlerden Selene, kızını yılardır görmemiş ve nerede olduğunu da bilmiyor. Lycan, yani kurt benzeri insan olan Marius, Selene’in kızının peşinde Lycan ordusuyla. Bir de Semira var. İhtiyarlar Konseyi’nde. Lycanlarla savaşmak için Selene’in kendi askerlerini eğitmesini istiyor. Konseyi de ikna ediyor. Onun da amacı var. Selene ve kızının kanları özeldi. Çünkü onlar günışığında da kalabiliyorlardı. Hikâyeye David de katılıyor. O da annesine kırgın kendisini terk ettiği için. Ama annesinin fedakârlığını da öğreniyor sonunda. Annesinin bir damla kanını içtiğinde gerçek görüntü olarak zihninde canlanıyor. Kanı özel vampirlerin kanının tadına bakıldığında anılar görüntü olarak düşüyor. David, babasının da Thomas olduğunu da öğreniyor bununla beraber. Selene ve David’in güçleri bir araya geliyor, Marius’un Lacan ordusuna karşı kanlı savaş başlatıyor. Son bölümlerde elbette sürprizler var. Merak duygusunu dağıtmamalı.

Bu film Prag’da çekilmiş. Bu şehrin kendine özel etkileyici atmosferi daima Kafka’yı hissettiriyor. Karanlık kasvet yüklü mekânlar perdede muhteşem görünüyordu. Elbette bolca bilgisayar efektlerinden de faydalanılmış filmde. Buz üstünde Selene ve Marius’un dövüşü de estetik anlamda çarpıcıydı. Duyguları da yukarı çıkartıyordu. Anneler hep fedakârdı işte. Filmdeki müzikler de aksiyonun çoğalmasına katkı veriyor. Kanın ve aksiyonun bol olduğu bu fantastik film meraklıları için.

(30 Kasım 2016)

Ali Erden

[email protected]

Sinemacılık ve Filmcilik Yararına Bağımsız İletişim Platformu