Yapımını Taş Film’in üstlendiği Kaçış isimli sinema filminin çekimlerine Bursa’da start verildi. Başrollerini Atilla Saral, Zeynep Gülmez ve İlker Gürsoy’un oynadığı film oyuncu kadrosuyla olduğu kadar kamera arkası ekibiyle de dikkat çekiyor. Senaryo ve pönetmenliğini İbrahim Biçer, görüntü yönetmenliğini Mahir Gül, yapımcılığını ise İhsan Taş’ın üstlendiği Kaçış filmi 1950 – 1970 yılları arasında Bulgaristan’dan Türkiye’ye kaçan 3 Türk gencinin kaçış hikâyesini konu alıyor.
Bilal Babaoğlu’nun yönettiği ve Yeliz Şatıroğlu’nun oynadığı Uzun İnce Yol,önümüzdeki aylarda İFP Film dağıtımıyla BB Film – İFP Film tarafından vizyona çıkarılıyor.
Veysel’in aşkı çağının çok ötesinde bir aşk. Kendisini terk edip kaçan eşinin çorabına, gittiği yerde mağdur olmasın diye para koyabilen biri Aşık Veysel. Böyle bir hoşgörünün, kadim bir aşıklık geleneğinin son temsilcisi.
Henry Hobson’un yönettiği ve Arnold Schwarzenegger, Abigail Breslin, Rachel Whitman Groves ile Amy Brassette’in oynadığı Maggie,önümüzdeki günlerde Chantier Films dağıtımıyla Chantier Films tarafından vizyona çıkarılıyor.
Küçük bir kasabada yaşayan genç bir kız, O’nu insan yiyen bir yaratığa dönüştüren, yavaş ama istikrarlı ilerleyen bir virüse maruz kalır. Sezonluk çiftçi olarak çalışan baba kızının durumu kötüleşirken ona yardım etmeye çalışır.
Gürhan Özçiftçi’nin yönettiği ve Bahadır Vatanoğlu, Deniz Sipahi, Ebru Helvacıoğlu ile Eser Karabil’in oynadığı Ne Gelen Var Ne Giden,önümüzdeki aylarda ESR Film tarafından vizyona çıkarılıyor.
Eski bir dostun ya da yıllardır evli olduğun eşin, bir anda senin, sen olmadığını düşünmeye başlarsa ne olur? Ya aslında sende o an, sen olmaktan çıkmışsan? Ya da tüm bunlar yaşanırken sen olamayan senle karşılaşırsan ne yaparsın? Kişinin kendi gerçekliğiyle ilgili bazı soruları zihinlerde yaratıp, izleyiciye farklı bir deneyim sunmaya çalışan, söz, metin, algı ve olgu düzeylerinde yeni bir şeyler denemenin peşinde koşan bir psikolojik gerilim filmi.
Hasan Karcı ile Haluk Can’ın yönettiği ve Meral Konrat, Ümit Yalaza, Ali Yaylı ile Yusuf Ekşi’nin oynadığı Barınak,önümüzdeki aylarda Özen Film dağıtımıyla Gala Film tarafından vizyona çıkarılıyor.
Sokak aralarındaki konteynırlardan yiyecek toplayıp barınağa mama taşıyan Ayperi, Adem, Zaim arasında daha fazla mama toplama adına tatlı çekişmeler olurken bir yandan da kendi dünyalarında ve kaderlerinin bilinmezliğinde hayatlarını sürdürmektedirler. Daha sonraki günlerde barınak bakıcısı Davut ile Ayperi arasında çok samimi bir yakınlaşma başlar. Ayperi ile Davut’un birliktelikleri Ayperi’nin Davut hakkındaki bir gerçeği öğrenmesiyle ilişkilerinin durumunu farklı bir boyuta getirir.
Reis Çelik’in yönettiği Kerbela Orkestrası,önümüzdeki aylarda Kaz Film tarafından vizyona çıkarılıyor.
Körfez Savaşı sırasında Amerikan işgali altındaki Irak’ta kara yoluyla Kerbela Çölü’nü geçmeye çalışan Berlin Senfoni Orkestrası’nın hikâyesi. Film aynı zamanda tarihteki Kerbela olayını da işliyor.
Pelin Bodur’un yönettiği ve Nilüfer Arif, Cihan Bodur, Muharrem Erdemir ile Nilay Görgü’nün oynadığı Sevdanın Göçü,önümüzdeki aylarda Joy Production tarafından vizyona çıkarılıyor.
1955 yılında yaşanan 05 – 06 Eylül olaylarından etkilenerek kaçmak zorunda kalan bir Rum ailenin Türk ailesiyle olan ilişkileri ve kavuşamayanların aşkı.
Yasin Uslu’nun yönettiği ve Cansel Elçin ile Ekin Türkmen’in oynadığı Asla Vazgeçme,önümüzdeki aylarda vizyona çıkarılıyor.
Beklenmedik olaylar sonrasında yaşamı bir anda değişen ve hayata yeniden tutunmaya çalışan bir adamın hayatı.
Refik Çakar’ın yönettiği ve Semi Çakar, Katharina Simon, Şefik Çakar ile Laila Krause’nin oynadığı Semi,önümüzdeki aylarda vizyona çıkarılıyor.
Semi, 10 yaşında kendi kendine bakmayı öğrenmiş, sorumluluk sahibi bir çocuktur. Göçmen ailesi sabahtan akşama kadar çalıştığından konuşacak halleri yoktur. Semi, hep hayal dünyasına sığınır, içine kapanıklıktan bir türlü çıkamaz. Okulda, parkta hep yalnız oynar. Annesinin çalıştığı bakımevinde haftada bir gün yaşlıları ziyaret eder. Ve bir gün, parkta Nikol ve küçük kızlarına rastlar. Nihayet birlikte oynayacağı arkadaşlar edinmiştir.
Brian Percival’ın yönettiği ve Sophie Nélisse, Ben Schnetzer, Geoffrey Rush ile Emily Watson’ın oynadığı Kitap Hırsızı (The Book Thief),önümüzdeki aylarda Tiglon Film dağıtımıyla Tiglon Film tarafından vizyona çıkarılıyor.
2. Dünya Savaşı’nın Yahudilere karşı oldukça acımasız davrandığı günlerde geçen hikâye, okuma tutkusuyla kitaplara sarılan küçük Liesel ile onun koruyucu ailesinin evinde saklanan kaçak Yahudi Max’in dostluğunu beyazperdeye taşıyor. Olağanüstü şartlarda tanışan ve kitapların büyülü evrenine beraber dalan ikilinin karşısında, dış dünyada vahşi bir savaş devam eder.
Avni Kütükoğlu’nun yönettiği ve Esra Sönmezer, Orhan Kılıç ile Serkan Kuru’nun oynadığı Zoraki Bakıcılar,önümüzdeki aylarda vizyona çıkarılıyor.
Üç kafadarın macera ve komik soygun hikâyeleri.
Serdar Temizkan’ın yönettiği ve Arda Kural, Ali Düşenkalkar, Selen Uçer ile Gözde Kansu’nun oynadığı Kutsal Bir Gün,önümüzdeki aylarda Adam Film tarafından vizyona çıkarılıyor.
Ali Osman ve kardeşi Aysar gecenin ilerleyen saatlerinde, o günün Anneler Günü olduğunu öğrenirler. Kutsal bir gün tüm kutsallığa karşın, diğer günlere benzemekten kurtulamayarak sone erer ve yeni, zorlu bir gün, çalışan-çalışmayan, mücadele eden veya mücadele edecek gücü kalmamış olan herkesi olanca kaçınılmazlığıyla kucaklamak üzere taze bir güneşi ufka gönderir.
Her sıradan gün “Kutsal Bir Gün” de olabilir, dünyanın bütün kutsal günleri bir araya gelse tek bir alelade insanın tek bir alelade günü etmeyebilir de.
Ali Kemal Çınar’ın yönettiği ve Ali Kemal Çınar, Seyithan Çınar, Nazif Coşkun ile Atilla Demir’in oynadığı Kısa Film,önümüzdeki aylarda Layen Film tarafından vizyona çıkarılıyor.
Ali Kemal, kısa film yönetmenidir. Ailesiyle birlikte yaşamaktadır. Öğretmen olabilme şansı varken, öğretmenliği tercih etmez. Ailesi ondan öğretmen olmasını bekler. Ali Kemal’de basur/hemoroit çıkar. Ameliyat olması gerekmektedir. Babası ameliyat parasını vermeyi reddedince, Ali Kemal’in sıkıntısı büyür.
Serdar Yılmaz’ın yönettiği ve Güler Ökten ile Selen Uçer’in oynadığı 3+1 Apartment for Sale,önümüzdeki aylarda vizyona çıkarılıyor.
İstanbul’da “üç oda bir salon” bir apartman dairesinde orta sınıf, farklı kuşaktan üç kadın sakin bir yaşam sürmektedir. Ada, renkli bir hayal gücü olan 10 yaşında bir kızdır. Ada’nın annesi Sevim hayatını başkalarını mutlu etmekle geçiren sessiz ve ürkek birisidir. Anneanne Suna ise dediğim dedik ve otoriter bir kişidir. Ada’nın babası Bedri’nin evi iki yıl önce terk etmesiyle anneannesi aile reisi haline gelmiştir. Bedri’nin eve esrarengiz bir şekilde geri dönmesiyle artık hiçbir şey eskisi gibi olamayacaktır.