Sinema en başından beri heyecan veren eğlence aracı, güzel sanatların arasında olsa da… Buna da bağlı olarak neşeli, bol hareketli (yeni dilde söylersek aksiyonlu) filmler çok seviliyor. Sadece bizde değil, bütün dünyada böyle. Bad Boys’un ilk hafta hasılatına bakarsanız daha kolay anlaşılır bu durum… Açılışı 59 milyon dolar, haftanın diğer günlerini de eklediğinizde rekora gideceği kesin.
Peki, ne var filmde? Hiçbir şey. Ama unutmayın ki, insanın gündelik yaşam içerisinde bir sürü sorunla doldurduğu beynini boşaltması gerekiyor. Giriyorsunuz sinemaya, ışıklar sönüp de perde aydınlandığında yansıyan görüntüye dalıp çocuğun harçlığını, doğalgazın pahalılığını, işsizliği, karı-koca dırdırını, patronun bağırtılarını unutuyorsunuz… ya da derslerin zayıflığını; aşık gençleri unutmayalım, karşılık bulamadıkları aşklarını… Değmez mi? Değer muhakkak ki! Hem de öyle değer ki, sınır bile dinlemez.
Bad Boys’u oluşturan ikili, artık sıkılmış emekli olmak için birbirleriyle iddiaya tutuşmuştur. Tam o sırada Mike Lowery öldürülmek istenir. Zorlu bir tedavi sonrasında ölümden döner. Emekli olmak isteyen arkadaşı Marcus Burnnet’i ikna eder ve intikam almak için silah kuşanırlar. Karşılarındaki uyuşturucu baronesidir ve gözlerini kırpmadan insan öldürebilirler. Zaten kendilerini yakalayan ve mahkûm eden polisten savcıya, yargıçtan tanıklık edenlere kadar herkesi öldürürler. Tabii ki Bad Boys, zorlu ve çetin mücadele sonrasında çeteyi temizleyecektir. Ancak spoiler olmasın diye es geçtiğim bir nokta var ki, Mike’a yakışıklılığı ve kuşkusuz sevimliliği nedeniyle polis ekip başı da, uyuşturucu çetesinin başı da âşıktır. Gerisi size kalmış.
Hatırlar mısınız, bir zamanlar “Gırgır” mizah dergisi vardı ve vinyetinde “Geçim derdini, can sıkıntısını, aşk yarasını, karı-koca kavgasını şipşak keser. Her derde devadır, gırgır da gırgır” yazardı. Bad Boys için “Gırgır”ın sinema hali diye düşünebilirsiniz…
İyi seyirler…
Bad Boys: Her Zaman Çılgın
Yönetmen Adil El Arbi, Bilall Fallah
Oyuncular Will Smith, Martin Lawrence, Vanessa Hudgens…
24 Ocak’tan itibaren gösterimde…
(23 Ocak 2020)
Sadi Çilingir
sadicilingir@sadibey.com