2. Uluslararası Van Gölü Film Festivali Sona Erdi, Ödüller Açıklandı

2. Uluslararası Van Gölü Film Festivali, Elise World Oteli’nde yapılan ödül ve kapanış töreni ile sona erdi. Festival kapsamında yapılan Uzun Metraj Film Yarışması’nda En İyi Film Ödülünü İranlı yönetmen Muharrem Zeynelzade’nin Sen Güneşsin Ben Ay; Belgesel Film Yarışmasında ise En İyi Film Ödülünü Caner Canerik’in yönettiği Was kazandı. Ali Aydın’ın yönettiği Küf’ün En İyi Yönetmen, Senaryo ve Erkek Oyuncu (Ercan Kesal) ödülleri kazandığı ve Kadir İnanır ile Reis Çelik’e onur ödülleri verilen törene Gani Rüzgar Şavata ve yapımcı Baran Seyhan da katıldı.

Karanlık Şerit: Möbius

Eric Rochant’ın yönettiği ve Jean Dujardin, Cecile De France, Tim Roth ile Emilie Dequenne’in oynadığı Karanlık Şerit: Möbius (Möbius), 13 Eylül 2013’de Pinema Film dağıtımıyla Mars Entertainment Group tarafından vizyona çıkarıldı.
Rus gizli servis ajanı olan Gregory, bir işadamını izlemek için Monaco’ya gönderilir; finans uzmanı olan Alice de ekibe dahil edilir. İhanetinden şüphe duyulmasına rağmen Gregory altın kuralı bozar ve kendisi de gizli ajan olan Alice ile ilişkiye girer. Aralarında doğacak bu imkânsız tutkunun sonu ise onları entrika dolu bir maceraya sürükleyecektir.

TSA Projesi Gerçekleştiriliyor

Bilim ve Sanat Vakfı bünyesinde Türk sinemasıyla ilgili bir arşiv ve veritabanı projesine başlandı. Proje, İstanbul Kalkınma Ajansı’nın 2012 2. Dönem Mali Destek Programları arasında yer alan Yaratıcı Endüstrilerin Geliştirilmesi-Kâr Amacı Gütmeyenler Programı kapsamında başarılı bulundu. TSA projesi, Türk Sineması’nın yaklaşık yüz yıldır ortaya koyduğu birikimin gelecek kuşaklara birincil kaynaklardan araştırılmış, doğrulanabilir, tarafsız ve sistematik şekilde aktarılması için bir zemin oluşturmayı hedefliyor. İstanbul Şehir Üniversitesi Sinema ve Televizyon Bölümü ile ortak olarak yürütülecek projenin 9 ayda tamamlanması hedefleniyor. Projenin tamamlanmasının ardından ise sözlü tarih çalışmaları, makale yazımları, özel yayın çalışmaları gibi faaliyetler yürütülerek Türk Sineması’yla ilgili özgün içerik üretimine yapılan katkının devamı ettirilmesi ve arşivlenmesi amaçlanıyor.

Ekümenopolis: Ucu Olmayan Şehir, Alman Kültür Merkezi’nde

Birkaç yıldan beri İstanbul’da, kentin toplumsal bütünlüğü üzerinde ciddi etkileri olan devasa kentsel değişiklikler yaşanıyor. Goethe-Institut Istanbul ve ZEIT-Stiftung Ebelin und Gerd Bucerius, bu durumu etkileyici bir şekilde anlatan, Ekümenopolis: Ucu Olmayan Şehir adlı belgeseli gösteriyor. Yönetmen İmre Azem, belgeselde büyümekten artık nefes alamayacak hale gelmiş bir metropolün portresini çiziyor. Ekümenopolis, İstanbullular’ın şehirlerindeki bu gelişmelerin farkına varmalarını ve sorgulamalarını sağlamayı hedefliyor. Gösterimi takiben senarist Ulus Atayurt ile bir söyleşi gerçekleştirilecek.

  • Basın Bülteni
  • Web Sitesi
  • Film hakkında geniş bilgi için tıklayınız.
  • 14. Uluslararası Altın Safran Belgesel Film Festivali Devam Ediyor

    14. Uluslararası Altın Safran Belgesel Film Festivali 06 Eylül’de başladı. Festival kapsamında yapılan Profesyonel Belgesel Yarışması’na katılan Tamgalar: Dengizli (Servet Somuncuoğlu), İşte Böyle (Özlem Sarıyıldız, Osman Şişman), Suriye’li Gelinler (Yaşar Oktay), Mazgal (Cemil Oğuz), Bosna’da Gönlüm Sonbahar (Kemal Sevimli, Onur Kök), İskoçya’dan Gelen Arma (Erhan Cerrahoğlu), Oturak (Murat Aytaş) ve Sufi (Fatih Sezgin) adlı filmler Safran Konak, SAKEM Çarşı Şubesi Cep Sineması ve Süha Arın Meydanı’nda sanatseverlerin beğenisine sunuluyor.

    Uzun Yol

    Nihat Seven’in yönettiği ve Hakan Yufkacıgil, Nil Günal, Ahmet Özarslan ile Murat Muslu’nun oynadığı Uzun Yol, 05 Aralık 2014′de Roll Caption dağıtımıyla Comedia Film – Blind Pictures tarafından vizyona çıkarıldı.
    Gülten’in kamyon şoförü Fariz ile ilişkisini öğrenen ailesi iki gencin görüşmelerini yasaklar. İki aşık başka bir kasabaya kaçarlar ve yeni bir hayata adım atarlar. Maddi sıkıntılarına bir de bebek eklenince, ilişkileri gergin bir hal alır. Fariz gizli gizli eski alışkanlığı olan kumara yönelmektedir. Çift birbirinden iyice uzaklaşmaya başlayınca Gülten’in bir yakını aile onurunu kurtarmak için ortaya çıkar. Fariz ise hâlâ kumar peşindedir.

    • Basın Bülteni: 1 / 2
    • Fotoğraflar
    • Web Sitesi
    • Fragman

    Uzun Yol yazısına devam et

    Kutsal Bir Gün

    Serdar Temizkan’ın yönettiği ve Arda Kural, Ali Düşenkalkar, Selen Uçer ile Gözde Kansu’nun oynadığı Kutsal Bir Gün, önümüzdeki aylarda Adam Film tarafından vizyona çıkarılıyor.
    Ali Osman ve kardeşi Aysar gecenin ilerleyen saatlerinde, o günün Anneler Günü olduğunu öğrenirler. Kutsal bir gün tüm kutsallığa karşın, diğer günlere benzemekten kurtulamayarak sone erer ve yeni, zorlu bir gün, çalışan-çalışmayan, mücadele eden veya mücadele edecek gücü kalmamış olan herkesi olanca kaçınılmazlığıyla kucaklamak üzere taze bir güneşi ufka gönderir.
    Her sıradan gün “Kutsal Bir Gün” de olabilir, dünyanın bütün kutsal günleri bir araya gelse tek bir alelade insanın tek bir alelade günü etmeyebilir de.

    Kusursuzlar

    Ramin Matin’in yönettiği ve Esra Bezen Bilgin, İpek Türktan Kaynak, İbrahim Selim ile Mehmet Ali Nuroğlu’nun oynadığı Kusursuzlar, 03 Ocak 2014′de M3 Film dağıtımıyla Giyotin Film tarafından vizyona çıkarıldı.
    Çeşme. Mayıs’ın son günleri. İstanbul’dan gelen iki kız kardeş, Lale ve Yasemin bir kaç ay önce vefat etmiş anneannelerinin yazlığında tek başlarına kalıyorlar. İki kardeş gün içinde, yarımadayı arabayla geziyor ve ıssız plâjlarda uzanıp tembellik yapıyorlar. İlk başta her şey çok güzel, hava berrak, deniz pırıl pırıl ve belde huzurlu. Ancak bu ilişkide tuhaf bir gerginlik var.

  • Basın Bülteni
  • Fotoğraflar
  • Web Sitesi
  • Fragman: 1 / 2
  • IMDb
  • Kusursuzlar yazısına devam et

    Kısa Film

    Ali Kemal Çınar’ın yönettiği ve Ali Kemal Çınar, Seyithan Çınar, Nazif Coşkun ile Atilla Demir’in oynadığı Kısa Film, önümüzdeki aylarda Layen Film tarafından vizyona çıkarılıyor.
    Ali Kemal, kısa film yönetmenidir. Ailesiyle birlikte yaşamaktadır. Öğretmen olabilme şansı varken, öğretmenliği tercih etmez. Ailesi ondan öğretmen olmasını bekler. Ali Kemal’de basur/hemoroit çıkar. Ameliyat olması gerekmektedir. Babası ameliyat parasını vermeyi reddedince, Ali Kemal’in sıkıntısı büyür.

    800 Km Engelli, Ankara Engelsiz Filmler Festivali’nde

    Tüm filmlerin görme engelliler için sesli betimleme, işitme engelliler için ayrıntılı altyazı ve işaret dili eşliğinde gösterildiği Ankara Engelsiz Filmler Festivali’nde yarın (08 Eylül) Cinemaximum Armada Sinemaları’nda 10:30’da Celal Tan ve Ailesinin Aşırı Acıklı Hikayesi, 12:30’da ise 800 Km Engelli adlı filmler gösteriliyor. Fiziksel engelli iki arkadaşın bir motosikletle İstanbul’dan Muğla’ya yaptıkları yolculuğu anlatan 800 Km Engelli belgeselinde emekli gazeteci Hüseyin Eroğlu ile ressam arkadaşı Aydın Erkuş, motorla çıktıkları yolculuklarında çoğu engellinin aksine bir yerden bir yere “götürülen” değil “giden” oluyor.

    Arka Pencere Dergisi’nden Okuyan Herkese Kahve Falı

    Arka Pencere Dergisi, 202. sayısında, kapağına, Belmin Söylemez’in ilk uzun metrajlı kurmacası Şimdiki Zaman’ı yerleştiriyor. Tunca Arslan, Trendeki Yabancı köşesinde Atıf Yılmaz filmi Zulüm’ü yazıyor. Vizyon filmleri eleştirileri arasında Şimdiki Zaman, Bir Hayalimiz Vardı, Samsara, R.I.P.D. Ölümsüz Polisler, Şeytan Geçidi, Son Moda Aşk, El Ele ve Ölümsüz Aşk yer alıyor.
    Arka Pencere Dergisi’nin 202. sayısı, her hafta olduğu gibi bir Alfred Hitchcock alıntısıyla nihayete eriyor: “Çekim yaparken senaryoya bakmamakla övünmüşümdür. Çünkü filmin tamamını tüm kalbimle bilirim.”

    SETEM Akademi, Yılmaz Güney’i Anıyor

    Yılmaz Güney, aramızdan ayrılışının 29. yılında 09 Eylül 2013 Pazartesi günü SETEM Sinema ve Televizyon Eseri Sahipleri Meslek Birliği’nde anılıyor. Saat 19:00’da Hüseyin Karabey’in Yılmaz Güney Sineması üzerine yapacağı sunumun ardından saat 20:00’de Güney’in yönettiği ve başrolünde oynadığı Umut filminin gösterimi gerçekleştirilecek. SETEM Akademi, “Kazım Orbay Caddesi, No: 3B, Bomonti Park AVM 205F, Bomonti, Şişli, İstanbul” adresinde faaliyet gösteriyor. İletişim: 0212 2323542.

    Benimle Oynar mısın?

    Aydın Bulut’un yönettiği ve Uğur Polat, Eyşan Özhim, Ertan Saban ile Arif Erkin’in oynadığı Benimle Oynar mısın?, 27 Eylül 2013’de Pinema Film dağıtımıyla Kedi Film tarafından vizyona çıkarıldı.
    Sibel mahallesi Beşiktaş’a geri dönmektedir. Kızı Rüya yetimhanede büyümüş, beş yıldır onu görememiştir. Sibel kızını almak için yetimhaneye gittiğinde onu sekiz yaşında, annesine öfkeli, tutkulu bir Beşiktaş taraftarı olarak bulur. Sibel’in kızıyla arasındaki uzaklığı ve kopukluğu gidermesi çok kolay olmayacaktır. Rüya kısa sürede babasının hayatta olduğunu öğrenir ve onu aramaya başlar.

  • Basın Bülteni
  • Fotoğraflar
  • Web Sitesi
  • Fragman
  • IMDb
  • Benimle Oynar mısın? yazısına devam et

    Hannibal Lecter Bir Kere Daha Döndü

    Dünya sinemalarında 900 milyon dolardan fazla hasılat elde eden “Kuzuların Sessizliği” serisi Thomas Harris’in yazdığı dört çok satan romandan elde edilen beş sinema filminin üçünde (“Silence of the Lambs-Kuzuların Sessizliği”, “Hannibal”, “Red Dragon-Kızıl Ejder”) “karanlık”, “karizmatik” “insan eti yiyen” Doktor Hannibal Lecter karakterini Anthony Hopkins’in ete kemiğe büründürmesiyle ve serinin Oscarlara boğulan ikinci filminde Jodie Foster’ın deneyimsiz ancak azimli ve zeki FBI ajanı Clarice Starling karakterine getirdiği unutulmaz yorumla belleklere kazındı…

    Serinin iki, üç ve dört numaralı filmleri büyük kazançlar getirirken bir ve beş numaralı filmler kelimenin tam anlamıyla battı… Kısaca özetlemek gerekirse Hannibal Lecter’ı Anthony Hopkins’in canlandırmadığı bölümlere sinemaseverler ilgi göstermedi; böylece Anthony Hopkins’in aldığı yüksek ücretleri hak ettiği de ortaya çıktı.

    İçinde bulunduğumuz yıl da seri “Hannibal” adıyla televizyon ekranlarına taşındı. Dizide Doctor Hannibal Lecter karakterini Danimarkalı Mads Mikkelsen, suç mahalli ve suçlu profili analizcisi FBI ajanı Will Graham’ı Hugh Dancy canlandırdı.

    “Kuzuların Sessizliği” Sinema Filmi Serisi

    * 1981’de yayınlanan “Red Dragon-Kızıl Ejder” adlı romandan başka bir adla uyarlanan “Manhunter-İnsan Avcısı”nı (1986) Michael Mann yönetti… Başroldeki FBI ajanı Will Graham karakteri Richard Gere, Paul Newman, Mel Gibson gibi adaylar arasından William Petersen’ın oldu. Film 15 milyon dolara malolurken hasılatı 8 milyon dolar da kaldı… Yani kelimenin tam anlamıyla büyük bir başarısızlıktı. Brian Cox, Doktor Hannibal’ı canlandırdı.

    * 1988’de yayınlanan “Silence of the Lambs-Kuzuların Sessizliği” adlı romanın aynı adlı uyarlaması (1991) 19 milyon dolara maloldu ve dünya çapında sinema salonlarında 272 milyon dolar hasılat elde etti. Bu film yılın en iyi filmi, yönetmeni (Jonathan Demme), senaryo uyarlaması, kadın oyuncusu (Jodie Foster) ve erkek oyuncusu (Anthony Hopkins) dallarında Oscar ödülünü kazandı…

    Jodie Foster, “Kuzuların Sessizliği”nden sonra “The Accused-Sanık”la ikinci Oscarını kazanırken, “Taxi Driver-Taksi Şoförü” ve “Nell”le de Oscara aday gösterilmişti… Anthony Hopkins ise “The Remains of the Day-Günden Kalanlar”, “Nixon” ve “Amistad”la da Oscara aday olmuştu…

    “Kuzuların Sessizliği” ilk gösteriminden tam 20 yıl sonra 2011’de gelecek kuşaklara ulaştırılması amacıyla ABD Ulusal Film Arşivi’nde (National Film Registry) koruma altına alınmıştır.

    * 1999’da yayınlanan “Hannibal” adlı roman ise aynı adlı 2001 filmine konu oldu. 87 milyon dolarlık bütçesi vardı ve dünya sinemalarında 351 milyon dolar hasılat topladı. Filmin ilk adı “Kuzuların Sessizliği 2”ydi ama bu addan vazgeçildi. Bu filmden Anthony Hopkins 15 milyon dolar ücret aldı.

    * 1981’in romanı “Red Dragon-Kızıl Ejder” 2002’de bu kez 78 milyon dolar bütçeli bir prodüksiyona konu oldu. Dünya sinema hasılatı 209 milyon doları buldu. FBI ajanı Will Graham karakteri Edward Norton tarafından canlandırıldı. Bu filmden Anthony Hopkins 20, Edward Norton 8 milyon dolar ücret aldı.

    * 2006’nın romanı 2007’de “Hannibal Rising-Hannibal Doğuyor” adlı 50 milyon dolar bütçeli filme konu oldu ve dünya sinemalarında sadece 82 milyon dolar hasılat elde edebildi…

    Notlar: 13 Ekim 1972’de And Dağlarında meydana gelen kazadan sağ kurtulanlar hayatta kalabilmek için ölenleri yemişlerdi. Bu olay 1974’te çok satan bir kitaba, 1976’da “Survive!-Yaşamak Çabası”, 1993’te de “Alive-Yaşamak İçin” adlı filmlere konu oldu.

    Thomas Harris, Hannibal Lecter karakterine esin kaynağı olan Doktor Alfredo Balli Trevino’nun 2009’da 81 yaşında öldüğünü söyledi… Eşcinsel olan Trevino tıp fakültesi öğrencisiyken erkek sevgilisi Jesus Castillo Rangel’i kıskançlık krizi sonucu öldürünce Meksika’nın Monterrey kentindeki Topo Chico Cezaevi’nde 20 yıl hapis yatmış.

    (13 Eylül 2013)

    Hakan Sonok

    hakansonok.sonok1@gmail.com