Sıcak, Gerçekçi ve Fantastik

Ricky
Yönetmen-Senaryo: François Ozon
Müzik: Philippe Rombi
Görüntü: Jeanne Lapoirie
Oyuncular: Alexandra Lamy (Katie), Sergi López (Paco), Mélusine Mayance (Lisa), Arthur Peyret (Ricky)
Yapım: Fransa-İtalya (2009)

Her filminde sinemaseverlere bambaşka sinema tatları veren Fransız yönetemen François Ozon, 59. Berlin Film Festivali’nde “Altın Ayı” için yarışan “Ricky” filmi, sinemaseverlerin belleğine alması gereken yapıtlardan.

François Ozon’un “Ricky” filmi, 59. Berlin Uluslararası Film Festivali’nde “Altın Ayı”ya aday olmuştu. Bu filmin hikâyesi hem gerçekçi hem de fantastik. Paris banliyölerinde geçen bu filmde yoksul insanlar anlatılıyor. Anne ve kızı, Katie ve Lisa, banliyödeki sosyal konutlarda kalıyor. Bu sosyal konutlar, banliyölerde İkinci Dünya Savaşı sonrası kurulmuş. Şimdilerdeyse bu sosyal konutlarda göçmenler ve yoksul Fransızlar ikâmet ediyorlar. Ozon, bir avronun hesabını yapan emekçilerin içinde dolaşıyor kamerasıyla “Ricky”de.

Banliyödeki yoksul hayat…

Film, Katie’nin umutsuz bir anı üzerine açılıyor ve sonra da birkaç ay önceye dönüyor. Süt fabrikasında çalışan Katie, küçük kızı Lisa’yla iyi bir ikili oluşturmuşlar. Sabahın köründe annesini uyandıran ve annesiyle kahvaltı yapan Lisa, annesinin motosikletiyle okuluna gidiyor. Bu küçük ailenin monoton hayatını aynı monotonlukla yansıtan Ozon, önce Paco’nun, sonra da Ricky’nin varlığıyla ailenin hayatına hareket katıyor. Bu sıcak hayatın içine İspanyol göçmen Paco da girince hikâye de derinleşiveriyor. Fabrikada ilk görüşte tutulduğu Paco’yu hayatına dahil eden Katie, Paco’dan doğaüstü bir bebek dünyaya getiriyor bir zaman sonra. Elbette Ricky’deki farklılığı hemen anlamıyorlar. Lisa’nın isteğiyle bebeğe Ricky adını veriyor Katie ve Paco. Bu bebek öyle farklı ki. Sürekli ağlıyor ve doymak da bilmiyor. Fabrikada gece mesaisinde çalışan Paco, Katie’nin gündüz mesaisinde olduğu zaman Ricky’ye de bakıyor. Akşam bebeğin sırtında morluklar gören Katie, Paco’nun bebeği dövdüğü sanıyor. Ayrılıyorlar. Ama, çok geçmeden bebekteki değişiklik devam ediyor. Bebeğin omuzlarında iki kanat çıkmaya başlıyor önce, sonra da bebek bir melek gibi uçuyor. Bir Hollywood filminde süperleşecek bu film, Ozon gibi bir anlatım ustasının elinde bambaşka yerlere gidiyor. Yönetmen, fantastik gibi görünen bu filminde gerçekliğin uzağına düşmemeye çaba gösteriyor. Bu filmin en yaratıcı yönü seyircisinin zihnini bir an için karıştırması belki de. Tıpkı her şey Katie’nin zihni gibi. Belki de Ricky, Katie’nin zihninden düşen anlar. Filmin girişi ve final bölümü, zihinleri epey karıştırıyor. Andrey Tarkovski ruhu taşıyan Rus yönetmen Andrey Zvyagintsev’in Venedik Film Festivali’nde “Altın Aslan” kazanan 2003 yapımı “Vozvrashcheniye-Dönüş” filminde de seyircinin zihni karışıyordu. Yaşananlar gerçek miydi, yoksa Ivan’ın zihninden düşen imgeler miydi, diye tereddüte düşen seyircinin de zihni bir an için kaosu yaşıyor. Ozon, “Swimming Pool-Havuz” filminin final bölümünde de zihinsel bulanıklık yaratıyordu. Sanat çok muhteşem ve de çok derin bir okyanus. Ozon’un mekânları da “Ricky”nin ruhuyla buluşmuş. Öncelikle de Katie’nin daireside. Soğuk ve ıslak kış atmosferinin yansıdığı dış mekânlardaki fotoğraflar da çarpıcıydı. Yönetmen, mekânlara düşürdüğü ışıkları da Katie’nin ruh haliyle örtüştürmüş, öncelikle iç mekânlarda.

Son dönemlerde keşfedilen iyi yönetmenlerden biri olan Ozon, gerçekten kendine özgü bir yönetmen. 1967’de Paris’te doğan Ozon’la ilk defa 1999 yapımı “Les Amants Criminels-Katil Aşıklar” adlı bir gençlik suç filmiyle karşılaşmıştık. 1998’de “Sitcom”la ilk uzun filmini çeken yönetmen, 2004 yapımı “Cinq Fois Deux-Beş Kere İki” filminde değişik bir anlatım kurgusunu denemişti. Geriden öne doğru gelen filmde on yıllık bir evliliğe tanıklık ettirmişti yönetmen. Sinemaya kısa filmler ve belgesellerle başlayan Ozon, İngiliz oyuncu Charlotte Ramling’le çalışmayı da seviyor. Rampling’le 2000 yapımı “Sous la Sable-Kumun Altında” ve 2003 yapımı “Swimming Pool-Havuz” filmlerini yaptı yönetmen. Ozon, Alman sinemasının büyük yönetmenlerinden Rainer Werner Fassbinder’in aynı adlı oyunundan uyarladığı 2000 yapımı “Gouttes d’Eau sur Pierres Brulante-Kızgın Taşlara Düşen Su Damlaları”, eşcinsel aşkı üzerineydi. Ama, “Kızgın Taşlara Düşen Su Damlaları” deyişi, kadınların erkek bencilliğine karşı isyanının dillenmesi. Kadınlardan yanayız. Paco karakterini canlandıran Sergi Lopez, 1965 yılında Barcelona’da doğdu. Lopez’i, 2003 yılında CNBC-e’de gösterilen Dominik Moll’un 2000 yapımı çarpıcı gerilimi “Harry Un Ami qui Vous Veut du Bien-Harry İyiliğinizi İsteyen Bir Dost” filmiyle fark etmiştik. İnsana sıcaklık veren, Lisa’nın ve Ricky’nin büyülediği bu filmi sinemasal belleğe almak gerek. Ozon, bir bebekten bile yüksek performans almış bu filminde. Bebek Ricky’yi seyretmeye doyamıyor insan.

(24 Eylül 2009)

Ali Erden

sinerden@hotmail.com