Ayrılık Günleri

Sadi Bey’in Twitter Günlükleri 15

Sinemamız 09 Nisan’da 5 film vizyona çıkararak bir rekor daha kırıyor: En Mutlu Olduğum Yer, Son İstasyon, Bal, Beş Şehir, Rina.

Hayırdır, peşinizden kovalayan mı var, yangından mal mı kaçırıyorsunuz? Filmleri birbirine kırdırmanın ne alemi var?

Son zamanlarda sinema yazarları arasında bir geri zekâlılık tartışmasıdır gidiyor. Bakın ben size bir zekâ hikâyesi anlatayım da gülmek …

… mi gerekir, ağlamak mı, karar verin. Cast ajansı kurmuş ve batırmış, TV sektöründe krediyi tükettikten sonra sinema dergisi …

… yayınlayarak editörlük yapmış, sinema yazarlığı yaptığını sanarak sağa sola bulaşan, bu yüzden herkesin selâmı sabahı kestiği …

… vatandaşın biri tutup film festivalinin birine, dergisiyle basın sponsoru olmayı teklif ediyor ve kabûl görüyor. Fakat nasılsa …

… festival bu vatandaşı konuk olarak çağırmıyor. Vay sen misin çağırmayan, “Sizi rezil edeceğim, dergide bütün kirli çamaşırlarınızı …

… ortaya dökeceğim, vs, vs…” şeklinde festivale tehditvari bir mektup gönderiyor. İşte zekâ ölçüsü tam burada devreye giriyor. Vatandaş…

… mektubu muhatap olduğu ilk festivale değilde başka bir festivale gönderiyor. Bu vatandaşı merak edersiniz şimdi, adını kısaltarak …

… vereyim: Ta. Şa., ki bu vatandaş adıyla sanıyla anılmaya layık olmadığından bu şekilde yazıyorum. Hadi hadi dayanamadım, meraktan …

… çatlamayın, adını da belirteyim: Tarık Şafi adıyla maruftur kendisi. Aman kendisiyle telefonda konuşuyorsanız veya …

… elektronik yazışma yapıyorsanız dikkat edin, hepsini kayda alır ve ileride size karşı kullanır.

Neden Hürriyet Gazetesi’nde hep Kanal D’nin filmleri, dizileri de, Sabah Gazetesi’nde hep ATV’nin dizileri, filmleri reyting birincisi olur?

Reha Erdem yine bir başyapıtla geliyor; Kosmos’dan Beyazperde Yazısı: “Sol eli başımın altında olsun, sağ eli beni kucaklasın.”

Yeni Rüya Sineması fuayesine Emek ve Yeni Rüya Sinemaları’nın yıkılmaması için imza ve anı defteri açmışlar, şöyle yazdım: “Ayhan Işık ve Emel …

… Sayın’ın başrolünü oynadığı ‘Şampiyon’u bu sinemada 3-4 kişi ile birlikte izlemiştim ve önümdeki sırada Neşe Karaböcek oturuyordu, …

… yıkmayın sinemalarımızı.” Sonra salona geçtim “Paris’te Son Konser”i izledim, hüzünlendim.

Festivallerde ve basın gösterimlerinde filmler ara vermeden gösterilir. Güzel bir uygulamadır, ancak sigara ve prostat tiryakileri …

… düşünülerek -en azından festivallerde- ara verilen matineler de yapılamaz mı? Hanımlar da makyajlarını felan tazelerler.

Oturma düzenleri amfitiyatr şeklinde olmayan sinemaların yapımı sırasında bu salonlarda altyazılı film izleneceği düşünülmemiş herhalde. O…

… nedenle vatandaş film boyunca kafasını bir o yana, bir bu yana oynatır durur. Uzun boylu ise arkasındaki seyirci filmi izleyebilsin diye …

… koltuğunda büzülür durur. Netekim bendeniz heybetli boyumla, Yeni Rüya, Emek, Alkazar ve Sinepop’ta hep öyle yapardım ve yaparım. Belki …

… seneye yıkılmazlar da kalırlarsa ve yine festival sineması olarak görev alırlarsa -daha önce de belirttiğim gibi- bu sinemalarda …

… altyazı sistemi üstyazı sistemine çevrilsin, Türkçe yazılar perdenin üst tarafına yansıtılsın, vatandaş okusun da büyüsün.

“Aşkın Yaşı Yok – The Rebound”dan iki Beyazperde Yazısı: “Sükûnet enerji demektir.”, “Yüreğin isteklerine söz geçmez.” (Yön: Bart Freundlich.)

Şu sıra herkes yıkılmaması için protestolara destek verirken bende Emek Sineması’nın kamera arkasından bahsedeyim. Emek Sineması …

… hemen hemen 25 – 30 yıldır aynı çalışanlarla hayatını sürdürmekteydi. Önce kapıda bilet kesen Hüseyin abimiz sağlık nedenleriyle …

… ayrıldı. Onun peşinden neredeyse her bilet kestiği, benim gibi iriyarı müdavimlerin gıdısından makas almasıyla meşhur İskender abimiz…

… eşinin hastalığı ile yakından ilgilenmek için ayrıldı. Sonra sinemanın işletmecisi, tam İstanbul beyefendisi denebilecek…

İsmet Kurtuluş ağabeyimiz hakkın rahmetine kavuştu. Kapanmasından yaklaşık bir sene kadar önce de neredeyse Emek Sineması’yla …

… özdeşleşmiş müdür Hikmet Bey emekli oldu. İstisnasız sinemaya gelen herkesle bıkmadan usanmadan, güler yüzle ilgilenen Hikmet Bey, …

… şu sıralar Çınarcık’a yerleşmiş, emekliliğin keyfini oralarda sürdürüyormuş. Demlenmeyi bıraktığıda verilen haberler arasında. Emek …

… Sineması’nın yer göstericilerine gelirsek, yakında ameliyat olacak Hayri’ye geçmiş olsun dileklerimi buradan ulaştırıyorum. Hüseyin …

… ayrıldıktan sonra, Gazeteci Erol Dernek ve Ayhan Işık Sokak’ta gün geçiriyor. İskender ağabeyin oğlu sanırım şehirlerarası bir …

… otobüs firmasında iş bulmuş çalışıyor. Adını hatırlayamadığım kaloriferlerle ilgilenen arkadaşın ne yaptığını bilemiyorum, diğeri …

… ise hüzünle çalışmakta olduğu Yeni Rüya Sineması’nın akıbetini bekliyor. Kimilerince gerizekâlı diye küçümsenen sinema yazarları …

… sinemanın herşeyiyle ilgilenirler, kadirşinaslık gösterirler. Acaba TV stüdyosu çalışanlarınının uzun yıllar sonra ne yaptıkları, ne …

… ettikleri, anlı şanlı TV sunucularının umurunda mıdır, yoksa kazandıkları paraların zevk-ü sefasını mı sürmektedirler mütemadiyen.

(06 Nisan 2010)

Sadi Çilingir

[email protected]

Büyük Oyun, San Francisco’da En İyi Film Seçildi

Geçtiğimiz ay Ankara Film Festivali’nde Selen Uçer’le En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu, Suzan Genç’le Umut Veren Yeni Kadın Oyuncu ve Sabri Tuluğ Tırpan’la‘En İyi Özgün Müzik ödüllerini alan TFT Yapım’ın prodüksiyonu Büyük Oyun geçtiğimiz hafta sonuçları açıklanan San Fransisco Tiburon Film Festivali’nde En İyi Film ödülünü aldı. İstanbul Film Festivali kapsamında Ulusal Film Yarışması bölümünde sinemaseverlere sunulacak olan Büyük Oyun, Warner Bros. dağıtımı ile Eylül ayında Türk seyircisiyle buluşacak.

  • Basın Bülteni
  • Film hakkında geniş bilgi için tıklayınız.
  • Dağ Filmleri Festivali Düzenleyicisi Dağ Kültürü Derneği’nden Doğa Kütüphanesi

    Dağ Filmleri Festivali’nin düzenleyicisi Dağ Kültürü Derneği, doğanın coşku dolu tüm renklerini Doğa Kütüphanesi’nde bir araya getirmek için harekete geçiyor. DKD, bugüne kadar ülkemizde dağ, doğa ve doğa sporları temalı yayımlanmış tüm kitapları, kurgusal ve belgesel filmleri, fotoğrafları, amatör video çekimlerini, araştırma ve tezleri bir kütüphane çatısı altında toplayarak doğaseverlere sunmayı amaçlıyor. Kütüphane bünyesinde, araştırma ve incelemeler için okuma ve gösteri salonları oluşturulması plânlanıyor.

  • Basın Bülteni
  • Festival hakkında geniş bilgi için tıklayınız.
  • Yüksek çözünürlüklü görsele haberin devamından üzerine tıklayarak ulaşabilirsiniz.
    Dağ Filmleri Festivali Düzenleyicisi Dağ Kültürü Derneği’nden Doğa Kütüphanesi yazısına devam et
  • Kısa Film Dayanışması

    AKP adlı siyasi partinin Büyüyen ve Gelişen Türkiye Konulu Kısa Film Yarışması adıyla bir kısa film yarışması düzenleyeceğinin duyurulması üzerine Nazım Hikmet Kültür Merkezi, Kısa Film Dayanışması adı altında bir oluşum başlattığını kamuoyuna açıkladı. NHKM’nin açıklaması şöyle: “Aklımız, yaratıcılığımız, emeğimiz, vicdanımız satılık değil. AKP bir kısa film yarışması düzenleyeceğini duyurdu. Adı da ‘Büyüyen ve Gelişen Türkiye’. Yarışma ödülleri olarak ülkemizde daha önce bir kısa film yarışmasında duymadığımız rakamlar telâffuz edildi. Birinciye 50 bin, ikinciye 35 bin, üçüncüye 25 bin, …”

  • Açıklamanın devamı için tıklayınız.
  • Web Sitesi
  • Yüksek çözünürlüklü afişe ve diğer haberlere haberin devamından üzerine tıklayarak ulaşabilirsiniz.
    Kısa Film Dayanışması yazısına devam et
  • İtalyan Sinemasının Önde Gelen Yönetmen, Senaryo Yazarı ve Oyuncusu Marco Bellocchio İstanbul’da

    Akbank sponsorluğunda gerçekleşen 29. Uluslararası İstanbul Film Festivali, sinemaseverlerin Günaydın Gece filmiyle yakından tanıdığı, İtalyan sinemasının önde gelen yönetmen, senaryo ve oyuncusu Marco Bellocchio’yu ağırlıyor. Onur konuğu olarak İstanbul’a gelecek Marco Bellochio’ya, festivalin 02 Nisan Cuma akşamı Lütfü Kırdar Uluslararası Kongre ve Sergi Sarayı’nda yapılacak açılış töreninde Yaşamboyu Başarı Ödülü takdim edilecek. 1939’da İtalya’nın Piacenza kentinde doğan Marco Bellocchio, Roma’da Centro Sperimentale’de ve ardından Londra’da Slade School’da sinema eğitimi gördü.

  • Basın Bülteni
  • Festival hakkında geniş bilgi için tıklayınız.
  • Yüksek çözünürlüklü fotoğrafa haberin devamından üzerine tıklayarak ulaşabilirsiniz.
    İtalyan Sinemasının Önde Gelen Yönetmen, Senaryo Yazarı ve Oyuncusu Marco Bellocchio İstanbul’da yazısına devam et
  • Büyüyen ve Gelişen Türkiye Konulu Kısa Film Yarışması

    AK Parti Genel Merkezi Tanıtım ve Medya Başkanlığı, “2002 yılından sonra Türkiye’nin, eğitimden sağlığa, ekonomiden ihracata kadar her alanda büyük ilerlemeler kaydettiğinden” bahisle Büyüyen ve Gelişen Türkiye Konulu Kısa Film Yarışması düzenliyor. Bu sene ilki düzenlenen yarışma gelişen Türkiye’yi gözler önüne sermeyi hedefliyor. Son katılım tarihi 05 Mayıs Çarşamba günü mesai bitimi olarak belirlenen yarışmanın jüri üyeleri Hüseyin Çelik, Fatma Şahin, Fatih Şahin, Osman Sınav, Hülya Avşar, Ali Sürmeli, Coşkun Aral, Nedim Hazar, Ali Murat Güven, Alin Taşçıyan ve Naci Bostancı’dan oluşuyor.

  • Web Sitesi
  • 5. Dağ Filmleri Festivali, Açılış Töreni Yarın Yapılıyor

    Atlas Dergisi’nin ana sponsorluğunda “Ya Senin Doğanda Ne Var?” temasıyla Dağ Kültürü Derneği tarafından 30 Mart – 04 Nisan 2010 tarihleri arasında düzenlenecek 5. Dağ Filmleri Festivali yarın Fransız Kültür Merkezi’nde yapılacak açılış töreniyle başlıyor. Festivalde belgesel, kısa film ve kurmaca uzun metraj film gibi çeşitli kategorilerde 28’i yerli 16’sı yabancı toplam 44 film gösterimi gerçekleştirilecek. Dünyadan, Keşif Ruhu, Ülkemizden, Doğa – Çevre – İnsan, Bisiklet, Kayak ana temaları altında toplanan filmler, izleyicilere keşif, macera, heyecan ve adrenalin dolu saatler yaşatacak.

  • Basın Bülteni
  • Festival hakkında geniş bilgi için tıklayınız.
  • Çok Filim Hareketler Bunlar’ın Almanya ve Hollanda Galaları Yapıldı

    BKM Mutfak Oyuncuları’nın kendine özgü konseptinin “sinemanın imkânları” ile buluştuğu Çok Filim Hareketler Bunlar, Türkiye ile birlikte tüm Avrupa’da da seyirciyle buluştu. BKM Mutfak Oyuncuları, filmlerini Cumartesi gecesi Almanya Essen’de, Pazar gecesi Hollanda Amsterdam’da seyirciyle birlikte izlediler. Oyuncuların salona gelişlerinden itibaren Essen’de de Amsterdam’da da izdiham vardı. 4 farklı salonda gerçekleştirilen gösterimlere ilgi büyüktü. Oyuncular filmin sonunda da gazetecilerin ve seyircilerin sorularını cevaplayıp sohbet ettiler.

  • Basın Bülteni
  • Film hakkında geniş bilgi için tıklayınız.
  • Filmin Adı: Kopyala Yapıştır Emek Sineması

    Bugünlerde yıkılma tehlikesi yaşayan tarihi Emek Sineması, Yeşilçam Sokağında kaderine terkedilmiş bir şekilde sonunu bekliyor

    Bugünkü Seans: Boş Oda – Yakında: Diriliş

    Oyuncular:

    TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Şubesi

    Mücella Yapıcı: Sinemanın yıkılıp restorasyonu devam eden Serkildoryan (Cercle d’Orient) Kompleksi’nin üst katına yeniden inşa edilmesine karşı olan şube. Mimarlar 12 Mart’ta yürütmeyi durdurma istemiyle mahkemeye başvurdu.

    T. C. Kültür Bakanlığı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu

    Kurul, yıkım projesini ilke olarak kabûl etti ama henüz onaylamadı. İlke olarak kabûl edilen şeyse, Emek Sineması’nın yıkılması ve yerine yapılacak AVM’nin en üst katına kopyasının yapılması.

    Beyoğlu Belediyesi

    Beyoğlu Belediye Başkanı Ahmet Misbah Demircan: “O şimdi Anıtlar Kurulu’nun tasdiklediği bir proje. Bina içinde çözülecek bir sorun o, ha bodrumda durmuş ha ikinci katta. Önemli olan Emek Sineması’nın korunması” şeklindeki tarihi konuşmasını yaptı.

    Mim Yapı – Mimarlık

    Dahiyane projeyi çizen firma.

    Sosyal Güvenlik Kurumu

    Ev sahibi, mülk sahibi. Onun için paranın nereden geldiğinin bir önemi yok.

    MARS Entertainment Group

    Kiracı: Sinemanın işletmeciliğini üstlenen Mars Sinemaları Genel Müdürü Semih Hoşgör, Yenileme Kurulu’nun prensipte onayladığı bu projeden haberleri olmadığını belirtiyor. Mars Sinemaları olarak kurula sundukları çeşitli projeler arasında, sinemanın olduğu yerde tadilâtını içeren bir projenin de bulunduğunu vurguluyor.

    Filmin Web Sitesi:

    http://www.emeksinemasiniyasatalim.org/

    Filmin Konusu

    Beyoğlu’nun en eski sinemalarından biri olan tarihi Emek Sineması’nın üzerinde kara bulutlar dolaşıyor. Tarihi kimliği, barok ve rococo bezeli duvarları, 875 kişilik ihtişamlı salonu, görkemli perdesi ve yüksek duvarları ile diğer sinemalardan ayrılan 86 yıllık Emek Sineması’nın yıkılıp yeniden inşa edilmesi gündemde. Beyoğlu Belediyesi’nin sunduğu bir yenileme projesi, mimarlarla belediyeyi bir kez daha karşı karşıya getirdi…

    Türk Sinemasının Merkezi

    Türk sinemasının ünlü yönetmenlerinden Atıf Yılmaz’ın ölümünü öğrenen sinema camiası o sabah apar topar Emek Sineması’nda biraraya gelmişti. Bu tamamen refleks olarak gerçekleşen bir toplanmaydı, çünkü Türkiye’de sinemanın adresi Emek Sineması’ydı.

    Özgür Bir Dayanışma Bildirgesi

    “Türk sinemasıyla özdeş Yeşilçam Sokağındaki 86 yıllık Emek Sineması, yalnızca İstanbul’un değil Türkiye’nin sinema geçmişini barındırmaktadır. Yalnız İstanbul’un değil aynı zamanda Türkiye’nin sembol sineması olan Emek Sineması’nın özelleştirilmesini, ardından yıkılarak alışveriş merkezi içine taşınmasını öngördüğü basında yer alan proje yalnızca bir kültürel mirasımızın yok edilmesi, sinema geçmişimizin bir parçasının silinmesi değildir. Aynı zamanda, bağımsız sinema salonlarının yok oluşu meselesidir, bağımsız sinemaya, sinema sanatının geleceğine vurulan ağır bir darbedir.”

    Yeşilçam Sokağı Kaderine Terk Edildi

    Beyoğlu semtinin ortasında herkesin bildiği meşhur İstiklâl Caddesi vardır. Bir ucu Taksim’e, diğer ucu Galata kulesine kadar uzanan bu caddenin tam ortasında bir de kendi haline terk edilmiş küçük bir sokak bulunmaktadır. Bu sokak, Türk sinemasının yıllarca kalbi sayılmış, binlerce insana ekmek kapısını açmış, birçok ünlünün keşfedilmesine ön ayak olmuş Yeşilçam Sokağıdır. Sokak da bugün, bomboş, kaderine terk edilmiş bir haldedir.

    Yeşilçam Sokağının Tarihi

    CHP iktidarı döneminde, 1948 yılında belediye Gelirler Kanunu’nda, yerli filmler için %75 olan vergi, %25′e düşürülünce, para kazanma olasılığını gören yapımcılar, şirket yazıhanelerini Yeşilçam Sokağına kurmaya başlarlar. Bu dönemde yerli filmlerde hızlı bir artış olduğunu görmekteyiz. 10 yılda 50 film üreten Türk sineması aynı sayıya 1 yılda ulaşmaya başlar. 1950′ler Yeşilçam sinemasının ilk büyük yıllarıdır. Yeşilçam kavramı, ilk olarak belirli bir mekân ortaklığını, bu ülkenin ticari sinemasını anlatmaktadır. Bu mekân yaklaşık 30 yıl boyunca Türk sinemasının kalbi olmuş, sinema sanatının ülkemizde yerleşmesini sağlamıştır.

    Cumhuriyet Kadar Eski Emek Sineması

    Yeşilçam Sokağının tam ortasında, 1924′de kurulmuş ve ilk adı “Melek” olan “Emek” Sineması bulunmaktadır. Sinema adını, sahnenin iki tarafında yer alan sarı-turuncu renkli 2 melek tablosundan alır. Daha sonraları yok olan tabloların yerinde bugün boş nişler bulunmaktadır. Sinemadan önce burada “Skating Palace” adıyla bilinen Pera’nın yegâne buz pateni sahası bulunmakta idi. Ara sıra paten sahasının kimi bölümlerinde film gösterileri yapılmakta idi. Sinemanın ilk sahibi 1945′de iflâs eden A. Saltiel ve H. Arditi idi. Sinema, İstanbul Belediyesi’ne, oradan da Emekli Sandığı’na geçer. 1958′e kadar İpekçi Kardeşler tarafindan işletilir. Sonra Emekli Sandığı, Emek Film’i kurarak işletmeyi üstlenir ve bugünkü adını verir. 1969 yılında Turgut Demirağ’a geçen sinemanın işletmesini 1975 yılından 2009′un sonlarına kadar İsmet Kurtuluş ve Süreyya Kurtuluş yaptı. Daha sonra ise işletmesini Mars Entertainment Group üstlendi. Sinema son olarak 2000 yılında bir restorasyondan geçti. Geçen aylarda perdesinin kapatan sinemanın bulunduğu adanın tümü restore ediliyor.

    Atatürk Yeşilçam Sokağında

    Yeşilçam Sokağında bir zamanlar, bugün açık olmayan Opera Sineması vardı (1924). Bu sinemada yerler halılarla kaplıydı ve fraklı, beyaz eldivenli teşrifatçılar hizmet verirdi. 21 Ocak 1932′de, İngiliz yapımı olan Çanakkale filmini izlemek üzere Atatürk bu sinemaya gelir ve salondan çok etkilenir. Sinemanın sahibi Mehmet Rauf Sirman’dan sinema sektörünün Türkiye’deki durumu hakkında bilgi alan Atatürk, yüzde 33 olan sinema vergilerini yüzde 10′a indirir. Atatürk, sonraki yıllarda defalarca Opera Sineması’na gelir. Sonradan Şehir Tiyatroları’na geçen Opera Sineması, bir giyim mağazasına kiralanır ve 1970′lerin sonunda yanarak kapanır.

    Son Söz Giovannı Usta’dan

    “Tarihsel olarak 40′lı yıllarda Türk sinemasını Yeşilçam Sokağında doğmuştur. Bugün Yeşilçam Sokağı bir simge olarak kalmıştır ve ona böylece bakmak gerekiyor. Uzun bir süre merkez görevini yaptı ve sonra doğal olarak yapımevlerinin çoğalması ile başka mekânlar, başka sokaklar daha uygun görüldü. Kala kala bir çeşit mitos olarak kaldı ve kalıyor. ”

    (04 Nisan 2010)

    Erhan Işık

    [email protected]
    www.yesilcam.gen.tr

    Sine-Sen’de Mesleki Tanımlama Toplantıları

    Sine-Sen – Türkiye Sinema Emekçileri Sendikası, yarım kalan mesleki tanımlama çalışmasını tamamlamak için bir seri toplantı düzenliyor. Yapılan açıklamada Sine-Sen Toplantı Salonu’ndaki toplantıların, daha önce hazırlanan sözleşme taslaklarına son halini vermek, Sinema İş Yasası taslağına katkı sunmak ve Türkiye Sinema Konseyi’nde kategorik temsiliyete dayalı daha demokratik bir yapılanma sağlamak için düzenleneceği belirtiliyor.

  • Basın Bülteni
  • Logoya haberin devamından üzerine tıklayarak ulaşabilirsiniz.
    Sine-Sen’de Mesleki Tanımlama Toplantıları yazısına devam et
  • Belgesel Film Yönetmeni Güner Sarıoğlu’ndan Fotoğraf Sergisi: 9Yüz1000Kadın

    Ladik 76 adlı belgesel filmin yönetmeni Güner Sarıoğlu’nun 9Yüz1000Kadın adlı üçüncü kişisel fotoğraf sergisi, İstanbul Fotoğraf Merkezi içinde yer alan fotoğraf galerisinde, 08 Nisan – 01 Mayıs 2010 tarihleri arasında gerçekleştiriliyor.
    Güner Sarıoğlu, TRT’de, televizyonun kuruluş yıllarından başlayarak on yıl, yönetici, yapımcı ve yönetmen olarak çalıştı. 1972 – 1982 yılları arasında Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Basın Yayın Yüksek Okulu’nda ve başka eğitim kurumlarında, film ve televizyon konularında dersler verdi. Belgesel filmler ve haber filmleri yaptı.

    • Basın Bülteni: 1 / 2

    Salgın (Yönetmen: Breck Eisner)

    Breck Eisner’ın yönettiği ve Timothy Olyphant, Radha Mitchell, Joe Anderson ile Danielle Panabaker’ın oynadığı Salgın (The Crazies), 16 Nisan 2010’da Pinema Film dağıtımıyla D Productions tarafından vizyona çıkarıldı.
    Şehir sularına karışan zehirli bir madde, kasaba sakinlerini psikopat katillere dönüştürdüğünden, yetkililer kasabayı karantinaya almaya karar verirler. Kasaba sakinlerinin kontrollerini kaybederek birer caniye dönüşmeleriyle Amerikan rüyası sona erer. Salgını önlemeye çalışan askeriye, kasabaya girişi ve çıkışı engelleyince, sağlıklı kalanlarla gözü dönmüş katiller arasında bir kaos başlar.

    Salgın (Yönetmen: Breck Eisner) yazısına devam et

    1. Çanakkale Troia Film Festivali, facebook Sayfası Açıldı

    21 – 25 Temmuz 2010 tarihleri arasında bu yıl birincisi yapılacak olan Çanakkale Troia Film Festivali’nin facebook sayfası açıldı. Festival sinemaseverlerin eleştiri, yorum ve tavsiyelere açık olduklarını belirttiler. Festival Yönetim Kurulu Başkanı Elif Tayhan, festivale ünlü oyuncu Brad Pitt’i de davet edeceklerini açıkladı. Türkiye yerine Malta’da çekilen Truva (Troy) filminin ekibine de ulaşan ve Türkiye’ye getirmek için çalışmalarına devam eden festival yönetimi Truva (Troy) film ekibine festival kapsamında Çanakkale’yi ve Türkiye’yi anlatacak ve tanıtacak.

  • facebook sayfasına ulaşmak için tıklayınız.
  • Festival hakkında geniş bilgi için tıklayınız.
  • Sinemacılık ve Filmcilik Yararına Bağımsız İletişim Platformu