Tüm Şirketler, 09 – 15 Kasım 2012 Haftalık (Weekly) Box Office listeleri için tıklayınız. Bu listelerden alıntı veya kopyalama yapıldığında kaynak olarak Haftalık Antrakt Sinema Gazetesi‘nin gösterilmesi rica olunur.
Kerem Güney’i Kaybettik
Aldırma Gönül, Elveda Meyhaneci, Yarım Kalan Aşk gibi şarkıların ünlü bestecisi, popüler olduğu yıllarda Kader Unuttu Beni ve Köyün Beş Güzeli adlı filmlerde de rol alan Kerem Güney, 16 Kasım 2012 Çarşamba günü Bitez’deki evinde hayatını kaybetti. İlk belirlemelere göre sevilen sanatçı Kerem Güney’in kalp yetmezliği nedeniyle yaşamını yitirdiği belirtildi. Cenazesi 17 Kasım 2012 Cumartesi günü Bodrum Akyarlar Köyü’ndeki aile mezarlığına defnedilecek olan merhuma tanrıdan rahmet, kederli ailesine sabırlar dileriz.
Kerem Güney’i Kaybettik yazısına devam et
Saklı Bahçede Aşk
Zeynep Üstünipek’in yönettiği Saklı Bahçede Aşk, 27 Kasım – 06 Aralık 2012 tarihleri arasında düzenlenecek olan Kahire Film Festivali’nin uluslararası yarışma bölümünde yarışıyor. Filmde Istranca Dağları’nda şifalı bitkiler toplayan Cennet ile yaralanmış olarak kaçıp dağlara sığınan Ertan’ın imkânsız aşkı ve birbirleriyle çatışan hayat görüşleri konu ediliyor. Filmde Sezin Deniz, Mert Güçkıran, Şirin Öten ve İlker Elibol rol aldı. Çekimleri Ağustos ayında Demirköy’e bağlı Balaban köyü ormanlarında ve Şarköy’e bağlı eski bir Osmanlı köyü olan Güzelköy’de gerçekleştirildı.
Otel Transilvanya’nın Karakterleri Haftasonu Capitol’de ve Trump Towers Mall’da Çocuklarla Buluşuyor
Ülkemizde 23 Kasım’da vizyona girmeden önce, Otel Transilvanya’nın karakterleri, 17 Kasım Cumartesi günü Capitol’de, 18 Kasım Pazar günü ise Trump Towers Mall’da çocuklarla buluşuyor. Filmin baş karakterleri Drakula ve kızı Mavis ile yakın dostları Frankenstein ve eşi, Mumya, Görünmez Adam, bir kurtadam ailesi ve daha nicesi, Capitol’de ve Trump Towers Mall’da çocuk katında düzenleyecekleri mumyalama yarışması, baloncu, yüz boyama ve diğer eğlenceli aktivitelere tüm çocuklar ve ailelerini bekliyorlar.
Türkiye’den Doc Next Network Filmleri 2012 IDFA Amsterdam Uluslararası Belgesel Film Festivali’nde
Avrupa Kültür Vakfı’nın (European Cultural Foundation – ECF) katkılarıyla Avrupalı genç medya yeteneklerini keşfetmeyi amaçlayan Doc Next Network’ten bir seçki, bu sene 14 – 25 Kasım tarihlerinde düzenlenen 25. IDFA Amsterdam Uluslararası Belgesel Film Festivali’nin programında yer alıyor. İngiltere, Polonya, Japonya, İspanya, Estonya, Çek Cumhuriyeti, Belçika, Fas, Portekiz ve Türkiye’den kısa belgesel filmler, festival’in ana meydanı olan Rembrandtplein’de kurulan Doc Next Mini Cinema bölümünde ve salonlarda IDFA belgesellerin öncesinde gösterilecek.
Türkiye’den Doc Next Network Filmleri 2012 IDFA Amsterdam Uluslararası Belgesel Film Festivali’nde yazısına devam et
3. Malatya Uluslararası Film Festivali’nde Ödüller Tepenin Ardı’na
Bu yıl Malatya Valiliği koordinasyonunda üçüncüsü düzenlenen Malatya Uluslararası Film Festivali’nde Ulusal Uzun Metraj Film Yarışması’nda En İyi Film Ödülü Tepenin Ardı’na verildi. Film aynı zamanda En İyi Senaryo, Erkek Oyuncu ve SİYAD En İyi Film ödülleri kazandı. A Haber ekranlarından canlı olarak yayınlanan ödül töreni, Korhan Abay ve Defne Halman’ın sunumu ile Malatya Kongre ve Kültür Merkezi Kemal Sunal Salonu’nda gerçekleşti. Malatya Valisi ve Festival Onursal Başkanı Vasip Şahin’in konuşması ile başlayan gecede 19 dalda “Kristal Kayısı” ödülleri sahiplerini buldu.
- Basın Bülteni
- Festival hakkında geniş bilgi için tıklayınız.
3. Malatya Uluslararası Film Festivali’nde Ödüller Tepenin Ardı’na yazısına devam et
12. If İstanbul Uluslararası Bağımsız Filmler Festivali
12. If İstanbul Uluslararası Bağımsız Filmler Festivali 14 – 24 Şubat 2013 tarihleri arasında İstanbul’da, 28 Şubat – 03 Mart 2013 tarihleri arasında Ankara’da ve 01 – 03 Mart 2013 tarihleri arasında İzmir’de gerçekleşecek. Dünyanın önemli festivallerinde büyük ilgi görmüş filmlerin Türkiye galalarına ev sahipliği yapacak 12. If İstanbul Uluslararası Bağımsız Filmler Festivali, heyecan verici programıyla 14 Şubat’ta sinemaseverlerle buluşacak. Festivalde gösterilecek filmler arasında Kara Göl (Black Pond), Kendini Tut (Hold Back), Kuyruklu Yıldız (Halley), Nobody Walks, Vahşiler (The Wild Ones) gibi filmler var.
12. If İstanbul Uluslararası Bağımsız Filmler Festivali yazısına devam et
Tüm Sinemalar
Tüm Sinemalar, 16 – 22 Kasım 2012 seansları için tıklayınız. (Eksiksiz liste değildir, bu salonlar ve seanslar dışında da gösterimler olabilir. Listeden alıntı veya kopyalama yapıldığında kaynak olarak Haftalık Antrakt Sinema Gazetesi‘nin gösterilmesi rica olunur.)
Altunizade Capitol Spectrum 14 Sinemaları
Altunizade Capitol Spectrum 14 Sinemaları, 16 – 22 Kasım 2012 seansları için tıklayınız.
3. Malatya Uluslararası Film Festivali’nde Yarışma Filmleri Gösterimleri Tamamlandı
3. Malatya Uluslararası Film Festivali kapsamında yarışan filmlerin gösterimi tamamlandı. Ulusal Yarışma kategorisinde gösterilen Tepenin Ardı’nın gösterimi sonrasında yapımcı Enis Köstepen, oyuncular Mehmet Özgür, Furkan Berk Kıran ve Berk Hakman seyirciyle söyleşi yaptı. Ulusal Uzun Metraj Film Yarışması’nda gösterilen son film ise Lal Gece oldu. Filmin oyuncuları İlyas Salman ve Dilan Aksüt ile yönetmen Reis Çelik sinemaseverlerle buluştu. Sinemaseverlerin yoğun ilgi gösterdiği 3. Malatya Uluslararası Film Festivali’nin izleyici sayısı geçen yılki seyirci sayısının iki katına ulaştı.
3. Malatya Uluslararası Film Festivali’nde Yarışma Filmleri Gösterimleri Tamamlandı yazısına devam et
Onların Aşkı Yağmurla Geldi
Mutluluk Asla Yalnız Gelmez (Un Bonheur n’Arrive Jamais Seul)
Yönetmen: James Huth
Senaryo: Sonja Shillito-James Huth
Görüntü: Stéphane Le Parc
Oyuncular: Gad Elmaleh (Sacha), Sophie Marceau (Charlotte), François Berléand (Alain), Maurice Barthélémy (Laurent), Michaël Abiteboul (Lionel), Macha Méril (Fanfan), Litzi Vezsi (Bayan Matzü), Milena Chiron (Suzy), Timéo Leloup (Léonardo), Timothé Gauron (Louis), François Vincentelli (César)
Yapım: Pathé-Eskwad-TF1 (2012)
Fransız komedi sinemasında yükselen yönetmen James Huth’ün “Mutluluk Asla Yalnız Gelmez”i sıcak sinema diliyle insana huzur veren, aşkı yücelten iyi komedi filmi. Gad Elmaleh ve Sophie Marceau’nun oyunculukları görülmeye değer.
Sacha Keller, caz kulübünde piyano çalan ve reklâm “cıngıl”ları besteleyen bir sanatçı. Hayatında, müzisyen olmasından dolayı belki çok kadın var. Annesi, Fanfan’ın korumasında adeta. Çocukları da hiç sevmiyor. Ama filmin derinliğinde başına neler geleceğini de bilmiyor Sacha. Son işinin kabul edilmesi için nam-ı diğer “kart zampara” sanayici Alain Posche’un onayından geçmesi gerekiyor. On yaşındayken kaybettiği babasının klâsik olmuş arabasını ve ismini kullanan Sacha için o gün iyi bir şeyin de başlangıcı. Göğün yarılıp Paris’in üstüne kovalarla su boşalttığı o gün hayatına Charlotte giriyor Sacha’nın. İşte kaybeden aşkta mı kazanıyordu? Sağanak yağmurun altında ayağı kayıp yere düşen Charlotte’un gözleri, klâsik arabasının üstünü kapatmaya çabalayan Sacha’nın gözlerine kilitlenince hikâye de muhteşem taraflara yol alıyor. Charlotte, “kart zampara” Alain’in iki yıldır ayrı yaşadığı karısı. Charlotte’un Alain’den iki oğlu Louis ve küçük Léonardo olmuş. Charlotte, önceki kocası César’dan da Suzy’yi dünyaya getirmiş. Alain’in işini alamayan Sacha, Laurent’ın girişimleriyle yeni işlere uzanıyor. Sacha’nın bir diğer samimi arkadaşı Lionel, doktor olduktan sonra sevgilisiyle evlenmiş ve bebekleri bile olmuş. Çocuklardan nefret eden Sacha, caz kulübünde bu bebeği görme ıstırabını yaşıyor her gece. Sacah’yla Charlotte, susuz kalmış gibi sevişiyorlar. Hem de Charlotte’un evinde. Çocuklar da var.
Aşk doğuyor, hatta çocukların sevgisi de gecikmiyor. Çocuklar babalarını pek görmeyince Sacha onlar için baba gibi. Sacha’yla beraber çocukların solgun yüzleri gülmeye başlıyor, neşe her tarafı sarıyor. Çok geçmeden “kötü adam” Alain kendini fark ettiriyor ve bir an kara bulutlar çöküyor. Alain, Charlotte insan değilmiş gibi onun erkeklerden uzak durması için şantajlar ve teklifler yapan biri. Charlotte, mutsuzluğundan olmalı kendini hayır işlerine vermiş, hatta genç sanatçılara destek bile veriyor kocasının fonundan. Charlotte, yanına kadar gelmiş Sacha’nın aşkına bırakıveriyor kendini. Sevişmelerinin her dakikasının değerini bilerek. Diğer tarafta, Sacha’nın soykırımdan kurtulmuş dünya tatlısı büyükannesi Matzü, Yahudi kız bulup evlenmesini istiyor ondan. Hakiki aşkı bulduktan sonra kim olduğu önemli mi? Final bölümü sürprizli olmasa da insana sıcaklık verdiğini belirtelim.
Sinemanın hazinelerine saygı…
2012 yapımı “Un Bonheur n’Arrive Jamais Seul-Mutluluk Asla Yalnız Gelmez” filminde, anlar ve görsellikler sinemaseverleri büyülüyor. Sacha’nın evinde, Michael Curtiz ustanın 1942 yapımı “Casablanca-Kazablanka” filminin afişi asılı. Afişte Humphrey Bogart var. Elbette başka filmlerin, özellikle müzikal filmlerin afişleri de asılı. Stanley Donen’la Gene Kelly’nin ortak yönettikleri 1952 yapımı “Singin’ in the Rain-Yağmur Altında”, Jerome Robbins’le Robert Wise’ın ortak yönettikleri 1961 yapımı “West Side Story-Batı Yakasının Hikâyesi”, Milos Forman’ın 68 kuşağına adanmış müzikâli 1979 yapımı “Hair-Bırak Güneş İçeri Girsin” filmlerinin afişleri müzikâl sinemaya bir saygı sunuşu gibi. Sonra Charlotte da evinin yatak odasına “Kazablanka” filminin afişini asıyor Sacha’ya aşkından. Yönetmen, en azından bu büyük filmleri bir daha sinemaseverlerin aklına düşürüyor. Elbette Broadway ve tiyatro da var. Sacha ve Laurent, yeni bir müzikâl için New York’a gidiyorlar. Gölgelerin öne çıktığı buradaki performans sanatseverleri bulutlara çıkartıyor. Gerçekten çok estetik fotoğraflar toplamış yönetmen bu anlarda. Bu filmdeki burlesk-grotesk karışımı sakarlık sahneleri, Blake Edwards ustanın “Pembe Panter” serisinde Müfettiş Jacques Clouseau’nun ruhunu şad ediyor. Charlotte’un sakarlıklarıyla başına gelenler sinema perdesinden çok
eğlenceli görünüyor. Hatta bu filmde “slapstick” denilen Hollywood tarzı komedi de var. Özellikle sessiz sinema döneminde burlesk, grotesk slapstick güldürü tarzları iç içe geçmişti. Buster Keaton, Charlie Chaplin, Harold Lloyd filmlerini hatırlayabilirsiniz. Yönetmen, Hollywood filmlerine ve Broadway’e selâm yollamak istemiş bu filmiyle. Dooley Wilson’ın “Kazablanka” filminde piyano başında söylediği “As Time Goes By” (Zaman Geçtikçe) şarkısı da duyuluyor bu filmde. Fonda da bol bol Billie Holiday’in, Gloria Gaynor’ın, Ray Charles’ın muhteşem sesleriyle şarkılar da dinliyorsunuz fonda bu filmde. Filmde, Mozart’ın 1783’te bestelediği “Rondo alla Turca/Türk Marşı” (Piyano Sonatı No 11/Piano Sonata No. 11), rock ve caz tınılarıyla duyuluyor Sacha’nın piyanosuyla. Mozart insana huzur veriyor ve bu piyano tınıları da dinlenmeli.
Adı İngilizleri andıran Fransız yönetmen James Huth, 2007’de “Hellphone-Cehennem Telefonu” ve 2009’da “Lucky Luke-Red Kid” komedi filmlerini yapmıştı. 1971’de Kazablanka’da doğmuş oyuncu Gad Elmaleh’i, Audrey Tatou’yla başrolü paylaştığı Pierre Salvadori’nin 2006 yapımı “Hors de Prix-Zengin Avcısı” filminden hatırlayabilirsiniz. Oyuncunun 2005’te Francis Veber’in yönettiği “La Doublure-Dublör” filmi eğlenceliydi. Elmaleh’in başrolü Jean Reno ve Mélanie Laurent’la paylaştığı Fransa’daki Yahudi soykırımını anlatan Rose Bosch’un 2010 yapımı “La Rafle-1942 Yazı” keşfedilmeli. Edith Piaf’ın muhteşem “Paris” şarkısı da duyuluyor filmde.
(22 Kasım 2012)
Ali Erden
Her Cuma Yeni Sinema Etkinliği Atlıkarınca’yla Devam Ediyor
Beşiktaş Belediyesi ve Yeni Sinema Hareketi işbirliğiyle Levent Kültür Merkezi’nde ücretsiz olarak gerçekleştirilen Her Cuma Yeni Sinema etkinliği kapsamında, 16 Kasım 2012 Cuma günü 19:00’da İlksen Başarır’ın yönettiği Atlıkarınca filmi gösterilecek. 47. Antalya Altın Portakal Film Festivali’nde En İyi Senaryo ve Behlül Dal Jüri Özel Ödülü, 30. Uluslararası İstanbul Film Festivali’nde En İyi Müzik ve Radikal Halk Jürisi Ödülleri’ni kazanan filmin başrollerini Mert Fırat, Nergis Öztürk ve Zeynep Oral paylaşıyor. Gösterimin ardından filmin yaratıcıları izleyicilerin sorularını cevaplayacak.
Her Cuma Yeni Sinema Etkinliği Atlıkarınca’yla Devam Ediyor yazısına devam et
Ufuk Bayraktar, Kanal D Cinemania’da
Ömür Gedik’in hazırlayıp sunduğu Kanal D Cinemania’da bu haftanın stüdyo konuğu Alper Çağlar’ın yönettiği Dağ filminin başrol oyuncusu Ufuk Bayraktar. Ünlü oyuncu projeye nasıl dahil oldu? Erzurum’da geçen çekimlerde ne gibi zorluklar yaşandı? Ufuk Bayraktar gerçek hayatta nasıl bir askerlik geçirdi? Usta yönetmen Zeki Demirkubuz hakkında ne düşünüyor? Yeni projeleri neler? Editörlüğünü Fırat Sayıcı’nın yaptığı Kanal D Cinemania Programı’nda vizyona giren yeni filmler, haberler ve diğer bölümler yer alıyor. Ömür Gedik tarafından sunulan Cinemania Programı her Cumartesi Kanal D’de izlenebiliyor.
Ufuk Bayraktar, Kanal D Cinemania’da yazısına devam et
Gökçe Pehlivanoğlu SETUP Kamera Arkası Fotoğrafları Sergisi, 24. Uluslararası İstanbul Kısa Film Festivali’nde
İzmir Sinema Derneği katkılarıyla, ilki 12. Uluslararası İzmir Kısa Film Festivali’nde gerçekleşen Gökçe Pehlivanoğlu SETUP Kamera Arkası Fotoğrafları Sergisi, bu sene 24.sü düzenlenen İstanbul Uluslararası Kısa Film Festivali kapsamında ilk kez İstanbul’da sanatseverlerin karşısına çıkıyor. Sergi, 21 – 28 Kasım 2012 tarihleri arasında gerçekleşecek olan festival kapsamında, “Meşrutiyet Caddesi, No: 75, Tepebaşı, Beyoğlu, İstanbul” adresindeki İtalyan Kültür Merkezi’nin sinema salonu fuayesinde ziyaret edilebilecek. Festival açılışı, 21 Kasım’da İtalyan Kültür Merkezi’nde yapılacak.
Gökçe Pehlivanoğlu SETUP Kamera Arkası Fotoğrafları Sergisi, 24. Uluslararası İstanbul Kısa Film Festivali’nde yazısına devam et
24. Uluslararası İstanbul Kısa Film Festivali
24. Uluslararası İstanbul Kısa Film Festivali, 21 – 28 Kasım 2012 tarihleri arasında düzenleniyor. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın ana sponsorluğunda, Fransız Kültür Merkezi, Goethe Institut, İtalyan Kültür Merkezi ve Pera Müzesi’nin salon sponsorluklarında gerçekleştirilen etkinlik sinema sanatı kapsamında kısa zamanda çok şey anlatma temeline dayanan kısa filmi desteklemek, ulusal ve uluslararası alanda genç yönetmenlerin seslerini duyurmalarına ortam hazırlamak amacıyla düzenleniyor. Festival kapsamında yapılacak yarışma birincileri 28 Kasım’da yapılacak kapanış gecesinde açıklanacak.
24. Uluslararası İstanbul Kısa Film Festivali yazısına devam et