Zeki Alasya’yı Kaybettik

Sinemamızın önde gelen komedi oyuncularından Zeki Alasya, 08 Mayıs 2015 Cuma günü (bugün) hayatını kaybetti. Zeki-Metin ikilisi olarak sinemaseverlerin belleğine kazınan sanatçının sevilen filmleri arasında Köyden İndim Şehire, Mavi Boncuk, Mirasyediler, Salak Milyoner, Hasip ile Nasip, Nereye Bakıyor Bu Adamlar, Aslan Bacanak, Petrol Kralları, Vay Başımıza Gelenler, Baş Belası, Dönme Dolap, Gülümseyen Dünya, Güle Güle gibi filmler var. Cenazesi 10 Mayıs 2015 Pazar günü Levent Afet Yolal Camii’nde kılınacak öğle namazını müteakip Zincirlikuyu Mezarlığı’na defnedilecek olan merhuma tanrıdan rahmet, kederli ailesine sabırlar dileriz.

Siccîn 2: Her Canlı Ölümü Tadacaktır

Alper Mestçi’nin yönettiği ve Şeyda Terzioğlu, Bulut Akkale, Ece Edibe Baykal ile Reyhan İlhan’ın oynadığı Siccîn 2: Her Canlı Ölümü Tadacaktır, 10 Temmuz 2015’de The Moments Entertainment dağıtımıyla Muhteşem Film tarafından vizyona çıkarıldı.
Hicran ile Adnan mutlu bir evlilik sürdürürken 2 yaşındaki oğullarını bir kaza sonucunda kaybedince hayatları alt üstü olur. Aynı evde yaşamaya devam etseler de artık iki yabancıdırlar. Hicran bunun üstüne bir de açıklanması mümkün olmayan olaylar yaşamaya başlayınca psikolojisi daha da bozulur. Sonunda bir Hoca’ya gider ve ikinci kanından bir kadının ona farklı bir büyü yaptırdığını öğrenir.

  • Basın Bülteni
  • Fotoğraflar
  • Fragman
  • IMDb

Siccîn 2: Her Canlı Ölümü Tadacaktır yazısına devam et

İçinden Kelebekler Geçen Aşk Hikâyesi

İngiliz sinemacı Peter Strickland’in üçüncü uzun metrajı ‘Burgonya Dükü / The Duke of Burgundy’ vizyonda. 34. İstanbul Film Festivali’nin ‘Mayınlı Bölge’ seçkisinde yer almış bu çizgi dışı yapımın isminin 18. yüzyılda geçen bir dönem filmini çağrıştırdığına bakmayın, hele bir ‘dük’ hiç aramayın. Erkek varlığının ortada gözükmediği kadınlar dünyasında yaşanan tutkulu bir aşk hikâyesine hizmet ediyor her şey. Yaşça daha büyük Cynthia ile Evelyn’i efendi / hizmetçi ilişkisi içinde tanıyoruz önce. İlerleyen zaman içinde tekrar eden diyalog ve olaylarla karşılaştığımızda bunun yinelenen bir ritüel, sadomazoşist bir oyun olduğunu fark ediyoruz.

Deneysel çalışmalarıyla bilinen İngiliz sinemacı 2009 yapımı ilk filminde Kont Dracula’nın memleketi Karpat dağlarının karanlığında intikamının izini süren ‘Katalina Varga’nın tekinsiz öyküsünü anlatır. Ardından gelen ‘Berberian Sound Studio’da (2012) İngiltere’den gelmiş ‘Barton Fink’ benzeri içe dönük ses operatörünün güneşsiz stüdyodaki çıkışsızlığı, post prodüksiyonu yapılmakta olan İtalyan ‘giallo’sunun klostrofobik ortamıyla uyum içindedir.

İlk iki filminde ses üzerine denemeler yapmış olan Strickland bu defa ağırlığı görselliğe kaydırıyor. Yarattığı zamansız mekânsız zevk evreninde erkekler yer almıyor. Ana karakterlerin geçmişi ve bugünü hakkında detay verilmiyor. Kelebeklerin dahil olduğu pul kanatlılar familyasıyla amatör olarak ilgilendiklerini ve konferanslara katıldıklarını biliyoruz yalnızca. Nitekim son jenerikten öğrendiğimize göre filme adını veren ‘Burgonya Dükü’ (ya da Latince adıyla ‘Hamearis Lucina’) Avrupa kökenli bir kelebek familyasının ismiymiş. Bu toplantıların konuşmacı ve izleyicileri de sadece kadınlar. Strickland dinleyiciler arasına cansız mankenler yerleştirmek suretiyle filmin yapay atmosferini bir kez daha vurgulamış. Her türlü sosyal çevreden ve herhangi bir zaman diliminden soyutlanma yoluyla dikkatlerin iki kadının ilişkisi üzerine yoğunlaşması sağlanmış.

Yönetmen bu defa sinemada üvey evlat muamelesi görmüş yetmişli yılların erotik filmlerine, bu alanda seri halde üretmiş Jess Franco külliyatına gönderme yapıyor. İspanyol asıllı yönetmenin üslubunun esintileri, dönemin aşka davet eden ezgilerini anımsatan ‘Cat’s Eyes’ ses bandının eşlik ettiği sadomazoşist oyunlar, siyah pelerinler, uzun deri çizmeler, etrafta dolaşan kedi, anahtar deliğinden dikizlemeden üst üste bindirilmiş görüntülere, başlangıç jeneriğinde itinayla yer verilmiş iç çamaşırı ve parfüm (!) tasarımlarına kadar özenle yaratılmış bu estetik dünya Franco’nun ucuz ve salaş filmlerinin çok daha ötesine, zevk aleminin kelebekler vadisine uzanıyor. Luis Bunuel’in ‘arzunun o belirsiz nesnesine’, cinselliğin gizemli dehlizlerine uzanmayı deniyor. Bunuel ustanın ‘Viridiana’ filmine gönderme kabilinden kelebek uzmanı konuşmacılardan birine Dr. Viridana isminin verilmiş olması bu bakımdan tesadüf değil.

İngiliz yönetmen lanetli Franco gibi soymuyor kadınlarını. Cinsel fantezilerin tüm tuhaf ve irkilticiliğine karşın, birbirlerini mutlu etmek isteyen iki kişinin tutkulu çabasını, uzun süreli bir ilişkide tutku ateşinin sönmemesi için karşılıklı katlanılan fedakârlıkların hüznünün altını çizmeyi yeğliyor. Önceki filminde çalıştığı Chiara D’Anna’ya Evelyn rolünü verirken Cynthia karakteri için yaptığı seçimle seyircisini şaşırtıyor. Bizde de yayınlanmış üç sezonluk ‘Borgen’ dizisinde Danimarka başbakanını canlandıran Sidse Babett Knudsen yıldız personası için son derece riskli Cynthia kompozisyonunun altından başarıyla kalkıyor, kendisini sinemada ilk kez izleyenleri hayran bırakıyor.

(14 Mayıs 2015)

Ferhan Baran

ferhan@ferhanbaran.com

Beni de Götür, 05 Haziran’da Vizyonda

Hayatının akışını elinde tutamayan kadınların dramına odaklanan Beni de Götür, 05 Haziran’da sinemalarda. Dünya değişse de kadının toplumsal konumu fazlaca değişmiyor. Bir ömür geçireceği adamı seçme hakkına çoğu zaman sahip olamıyor ve sevdiği insana ulaşamıyor, ulaşmaya çabaladığındaysa sonu acı sonuçlanıyor. İşte Beni de Götür bir yandan Ayşe’nin dramına odaklanıyor, bir yandan da genel mutsuzluk üzerinden herkesin kaderini ortaya koyuyor.

Karadeniz Belgeseli Gösteriliyor

Fırtınada yaşlı, bakımsız, standart altı gemiler bütünlüğünü koruyamıyorken denizcinin hayatı soğuk demirin insafına bağlıdır. Karadeniz’de bu tip gemilerin çalıştırılmaması konusunu işleyen Cihan Hazar’ın yönettiği Karadeniz (Black Sea) adlı belgesel film 10. Uluslararası İşçi Filmleri Festivali kapsamında 07 Mayıs 2015 Perşembe günü saat 19:30’da “Kemankeş Cad, No: 31, K: 2, Karaköy, Beyoğlu, İstanbul” adresinde bulunan Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi Karaköy binasındaki Prof. Orhan Şahinler Sinema Salonu’nda gösterilecek. Gösterim sonrasında Türkiye Denizciler Sendikası Genel Başkanı Dr. Hasan Pekdemir’in katılımıyla bir de söyleşi gerçekleştirilecek.

Türkiye’nin İlk 3D Animasyon Filmi Evliya Çelebi ve Ölümsüzlük Suyu DVD Olarak Raflarda Yerini Aldı

Evliya Çelebi’nin 17. yüzyıldan günümüze uzanan yolculuğunun işlendiği, Türkiye’nin ilk 3D animasyon filmi olan Evliya Çelebi ve Ölümsüzlük Suyu, DVD versiyonuyla D & R ve tüm seçkin müzik marketlerinin yanı sıra iTunes Store’da da satışa sunuldu. Nil nehrinde başlayarak günümüz İstanbul’unda devam eden filmde en çok dikkat çeken karelerin başında birebir modellenmiş olan Galata Kulesi, Sultanahmet, Eminönü, Karaköy, İstanbul Boğazı ve Ortaköy Camii’nin yer aldığı sahneler geliyor. Seslendirme ekibinde Haluk Bilginer, Ahmet Kural ve Murat Cemcir gibi pek çok başarılı ismin yer aldığı animasyon filmi DVD versiyonuyla satışa sunuldu.

San Andreas Fayı’nın Yeni Türkçe Altyazılı Fragmanının Yayın Linkleri Açıklandı

Ülkemizde 29 Mayıs’ta vizyona girecek olan San Andreas Fayı (San Andreas) filminin yeni Türkçe altyazılı fragmanının yayın linkleri açıklandı. Brad Peyton’un yönettiği ve başrollerini Dwayne Johnson ile Alexandra Daddario’nun paylaştığı filmin konusu şöyle: Kötü şöhreti ile bilinen San Andreas Fayı’nın kırılması ile 9 şiddetindeki bir depremle Kaliforniya sallanır. Bir arama kurtarma pilotu ve artık araları pek de iyi olmayan eşi, Los Angeles’tan San Fransisco’ya, tek kızlarını kurtarmak için yola çıkarlar. Ancak, bu yolculuk, henüz sadece bir başlangıçtır. Ve ne zaman en kötüsü artık bitti diye düşünseler, başlarına daha da kötüsü gelmektedir.

  • Basın Bülteni
  • Fragmanı izlemek için tıklayınız.
  • Film hakkında geniş bilgi için tıklayınız.