7. İstanbul Dağ Filmleri Festivali Bünyesinde Düzenlenen Çek Getir Yarışması Türkiye’nin En Çılgın Maceracısını Arıyor

07 – 11 Mart 2012 tarihleri arasında düzenlenecek olan 7. Dağ Filmleri Festivali bünyesinde gerçekleştirilecek olan Çek Getir Fotoğraf Yarışması’na katılmak isteyenlerin 08 Mart 2012 Çarşamba gecesi saat 23:59’a kadar fotoğraf gönderebilecekleri belirtiliyor. Konu olarak herhangi bir kısıtlama olmayan yarışmada, sokakta, evde, okulda, işte, şehirde, dağdı, denizde, havada çekilecek her türlü fotoğraf değerlendirmeye alınacak. Dağ Filmleri Festivali’nin facebook sayfasında gerçekleştirilecek yarışmaya katılmak için fotoğrafların yarisma@dagfilmfest.org adresine göndermek gerekiyor.

  • Basın Bülteni
  • Festival hakkında geniş bilgi için tıklayınız.
  • Diğer bağlantılar ve yüksek çözünürlüklü görsele haberin devamından üzerlerine tıklayarak ulaşabilirsiniz.
    7. İstanbul Dağ Filmleri Festivali Bünyesinde Düzenlenen Çek Getir Yarışması Türkiye’nin En Çılgın Maceracısını Arıyor yazısına devam et
  • İstanbul Lisesi 9. Liselerarası Kısa Film Yarışması Tüm Lise Öğrencilerini Film Çekmeye Davet Ediyor

    İstanbul (Erkek) Lisesi, gelenekselleşen Liselerarası Kısa Film Yarışması’nın dokuzuncusunu bu sene de ülke genelinde devam ettiriyor. Geçtiğimiz yıl Türkiye’nin 27 farklı şehrinden toplam 137 filme ev sahipliği yapan yarışma, daha çok gence ulaşmayı amaçlıyor. Türkiye’de ilk kez düzenlenmeye başlanan liselerarası kısa film yarışması olma özelliğini taşıyan yarışma, genç yönetmen adaylarına birçok fırsat sunuyor ve tüm liseli gençleri kısa film çekmeye davet ediyor. Son katılım tarihi 04 Mayıs 2012 olan yarışma sonuçları, Haziran ayının ilk haftasında düzenlenecek ödül gecesinde açıklanacak.

  • Basın Bülteni
  • Yarışma hakkında geniş bilgi için tıklayınız.
  • 6. Uluslararası 2. El Film Festivali’nde Gösterim ve Söyleşiler Devam Ediyor

    29 Şubat’ta Futbol konsepti ile başlayan Uluslararası 2. El Film Festivali’nde film gösterimleri ve söyleşiler devam ediyor.
    02 Mart 2012 Cuma günü saat 19:30’da Kızılay Büyülüfener Sineması’nın 6. salonunda Çakallarla Dans filminin gösterimi yapıldı. Gösterimden sonra sinemanın kafeteryasında filmin yönetmeni Murat Şeker ve senaristi Ali Tanrıverdi ile söyleşi gerçekleştirildi. Sanatçılar filmin yapım sürecini ve yeni projelerini sinemaseverlerle paylaştılar.

  • Festival hakkında geniş bilgi için tıklayınız.
  • Yüksek çözünürlüklü fotoğraflara haberin devamından üzerlerine tıklayarak ulaşabilirsiniz.
    6. Uluslararası 2. El Film Festivali’nde Gösterim ve Söyleşiler Devam Ediyor yazısına devam et
  • Teksas Ölüm Tarlası

    Ami Canaan Mann’ın yönettiği ve Sam Worthington, Jeffrey Dean Morgan, Jessica Chastain ile Chloe Moretz’in oynadığı Teksas Ölüm Tarlası (Texas Killing Fields), 09 Mart 2012’de Tiglon Film dağıtımıyla Kalinos Film tarafından vizyona çıkarıldı.
    Film, Teksas’taki küçük bir kasabada cinayet masası dedektifi olan Jake ile Pam ve bölgeye New York’dan nakledilen kurbanlarını öldürdükten sonra parçalara ayırıp Ölüm Tarlası olarak bilinen bir bataklığa atan sadist bir katilin peşine düşmelerini konu alıyor. Dedektiflerin tanıdığı genç bir kız kaybolunca, katili yakalamak için zamanla yarış başlar.

  • Basın Bülteni
  • Fotoğraflar
  • Web Sitesi
  • Fragman
  • IMDb
  • Başrollerinde Tamer Karadağlı ve Seda Eğridere’nin Oynadığı Alina Projesinin Çekimlerine Başlandı

    CVP Film, başrollerini ünlü oyuncu Tamer Karadağlı ve Amerikalı ünlü tiyatro oyuncusu Seda Eğridere’nin paylaştığı Alina projesinin çekimlerine İstanbul’da başladı. Alina, gerçek kimliği bugüne kadar tesbit edilememiş bir gizli ajanın kimliğini bulmak ve inancını kaybetmiş bir halka umut vermek için verdiği savaşın hikâyesi. Mart 2013’te vizyona girecek filmden önce Kasım 2012’de sadece mobil ve internet ortamında yayınlanacak 8 bölümden oluşan web dizisi seyirciyle buluşacak. Yapımcı Aytekin Zengin, web dizi ile karakterlerin geçmişleri hakkında bilgi vereceklerini belirtti.

  • Basın Bülteni
  • Film hakkında geniş bilgi için tıklayınız.
  • Arka Pencere Dergisi’nden Herkese Kırmızı Balon

    Arka Pencere Dergisi, 123. sayısında, kapağına 1950’lerin klasik Fransız filmi Kırmızı Balon’u yerleştiriyor.
    Tunca Arslan, Trendeki Yabancı köşesinde, Arjantin, futbol ve sinema üzerine yazdı. Vizyon filmleri eleştirileri arasında J. Edgar, İyi Olan Kazansın ve Sen Kimsin? yer alıyor. Arka Pencere Dergisi’nin 123. sayısı, bir Alfred Hitchcock alıntısıyla sona eriyor: “Yasalara uymamayı alışkanlık haline getirmiş bir kişinin, örneğin bir sarhoşun karıştığı olay önemli değildir, ama böyle bir şey belli bir sosyal konumu olan bir kişinin başına geldiği zaman ortaya çıkan zıtlık beni hep çekmiştir.”

  • Basın Bülteni
  • Web Sitesi
  • Yüksek çözünürlüklü kapak fotoğraflarına haberin devamından üzerlerine tıklayarak ulaşabilirsiniz.
    Arka Pencere Dergisi’nden Herkese Kırmızı Balon yazısına devam et
  • Kutlukhan Kutlu, TV Net 16:9 Sinema Programı’nda

    Vizyona giren filmler, filmlere eleştirel bakışlar, özel röportajlar ve sinema dünyasından en son haberlerin yer aldığı TV Net 16:9 Sinema Programı’na bu hafta sinema yazarı Kutlukhan Kutlu konuk oluyor. 16:9’un dosya bölümünde bu hafta, J. Edgar’ın vizyona girmesiyle Clint Eastwood’un yönetmenliği, sinemasının nitelikleri değerlendirildi. Ayrıca, 10. yaşını kutlayan Filmmor Gezici Kadın Filmleri Festivali’nde izleyiciyle buluşacak filmler ve daha fazlasıyla 16:9 bu hafta yine dopdolu. 16:9, 03 Mart 2012 Cumartesi günü 09:00 ve 13:30’da TV Net ekranlarında.

  • Basın Bülteni
  • Yüksek çözünürlüklü fotoğraflara haberin devamından üzerlerine tıklayarak ulaşabilirsiniz.
    Kutlukhan Kutlu, TV Net 16:9 Sinema Programı’nda yazısına devam et
  • 17. Türkiye / Almanya Film Festivali’nin Görkemli Açılışında Tarık Akan’a Büyük İlgi

    17. Türkiye / Almanya Film Festivali, Sermiyan Midyat’ın sunumuyla start aldı. Türk ve Alman sinemaseverlerin yoğun ilgi gösterdigi açılışta Anakent Belediye Başkanı Dr. Ulrich Maly ve T. C. Başkonsolusu Ece Öztürk Çil festivalde ulaşılan renkliliğin ve kaynaşmanın güncel yaşamda da aynı şekilde devam etmesini dilediler. Festivalin bu yılki onur ödülü Anakent Belediye Başkanı Ulrich Maly tarafından, Türk sinemasının uluslararası arenada tanınmasına yaptığı büyük katkılarından dolayı Tarık Akan’a verildi. Tören sonrasında sanatçının Yol adlı filmi gösterildi.

  • Basın Bülteni
  • Festival hakkında geniş bilgi için tıklayınız.
  • Yüksek çözünürlüklü fotoğraflara haberin devamından üzerlerine tıklayarak ulaşabilirsiniz.
    17. Türkiye / Almanya Film Festivali’nin Görkemli Açılışında Tarık Akan’a Büyük İlgi yazısına devam et
  • Üç Boyutlu Mars’ta Müthiş Macera

    John Carter: İki Dünya Arasında (John Carter)
    Yönetmen: Andrew Stanton
    Roman: Edgar Rice Burroughs
    Senaryo: Mark Andrews-Michael Chabon-Andrew Stanton
    Müzik: Michael Giacchino
    Görüntü: Daniel Mindel
    Oyuncular: Taylor Kitsch (John), Lynn Collins (Dejah), Samantha Morton (Sola), Willem Dafoe (Tars), Ciaran Hinds (Tardos), Mark Strong (Matai), Dominic West (Sab Than), James Purefoy (Kantos), Polly Walker (Sarkoja), Daryl Sabara (Burroughs), Bryan Cranston (Powell)
    Yapım: Walt Disney (2012)

    “Tarzan”ın yaratıcısı Edgar Rice Burroughs’ın “Barsoom” bilimkurgu serisinin ilk kitabından uyarlanan “John Carter: İki Dünya Arasında” üç boyutlu filmi animasyonlarıyla tanınan Andrew Stanton yönetmiş.

    Genç Edgar Rice Burroughs, kendisine mirasını bırakan John Carter’ın hatıralarını okurken, onun Mars macerasına dalıyor seyirci. Ailesi katledilmiş Virginialı John, Amerika’nın iç savaşında Arizona’da altın arayan biri. Apaçi bölgesi burası. Güneyli Albay Powell onu, John’u savaşına çekmek istiyor. Onu ikna etmek için hapse bile atıyor. Hapisten kaçan John’un peşine düşüyor albay. Onların da peşine Apaçiler düşüyor. Sığındıkları mağarada olanlar oluyor ve John kendini Mars’ta buluyor. Elbette gezegen değiştirdiğini hemen anlayamıyor. Yerçekimine meydan okuyan John, bu meziyetiyle gezegenin, elbette iyilerin kahramanı oluyor. Gezegendekiler, Mars’a Barsoom diyorlar. Kendi dilleri var. John, onların dilini konuşmaya başlayınca her şeyi anlamaya başlıyor. Başlarda yerel dilleri duyarken, bir süre sonra herkes İngilizce konuşmaya başlıyor filmde. John ilk önce, Tharkların kabilesiyle tanışıyor. Apaçileri çağrıştıran dört kollu sevimli bu Yeşil Marslılar, memeli değiller ve yumurtadan dünyaya geliyorlar. John’un havada uçmasından etkilenen kabilenin şefi Tars Tarkas, onu kabilesine alıyor. Elbette yerinde gözü olanlar bundan hiç hoşlanmıyor ve çatışmalar başlıyor. Tars’ın bir de sırrı var. John’la yola çıkacak Sola onun kızı. Mars’ta, iki büyük uygarlık gezegenin imkânlarından yararlanıyor. Bu iki uygarlık, gezegende iki farklı şehir-devlette yaşıyorlar. Helyum şehrinde sakinlerin vücutları ve yüzleri kırmızı dövmeli. Ortadoğuluları da çağrıştırıyorlar. Onlara Jeddak deniliyor. Gezegenin kötüleri, Roma İmparatorluğu’nu çağrıştıran Zodanga şehir-devletinin sakinleri. Onlar, gezegenin tüm enerjisini ele geçirmek istiyorlar. Çünkü gezegende oksijen de azalıyor. Zodangaları yöneten dazlak Matai Shang. Zodanga’nın prensi Sab Than, Helyum’un Jeddak prensesi Dejah’la evlenip, Helyum’u savaşmadan ele geçirmek istiyor. Ama bu o kadar kolay değil. Dünyalı John Carter var çünkü.

    Etkileyici atmosferler…

    İnsanlığın en büyük hayallerinden biri kızıl gezegen diye de anılan Mars’a gitmek ve orada koloni oluşturmak. Amerikalı yazar Edgar Rice Burroughs (1875-1950), yirminci yüzyılın başlarında bu hayali bilimkurgu serisiyle gerçekleştirmiş. Film, Şikagolu yazar Burroughs’ın “A Princess of Mars” bilimkurgu romanından uyarlandı. Bu bilimkurgu romanı 1917 yılında ilk defa basıldı ve yazar ölümüne kadar bir seri Mars romanı yazdı. Hatta ölümünden 14 yıl sonra bu “Barsoom” serisinin 11. kitabı toplama olarak yayımlandı. Burroughs, “Tarzan” maceralarının da yazarıydı. 1965 yılında Boston’da doğmuş Andrew Stanton, animasyon sinemasının önemli yönetmenlerinden. 2003 yapımı “Finding Nemo-Kayıp Balık Nemo”, Akademi’den “En İyi Animasyon Film” dalında Oscar kazanmıştı. 2008 yapımı “Wall.E-Vol.İ”, tam altı dalda Oscar’a aday oldu, ama “En İyi Animasyon Film” ödülünü alabildi sadece. 2012 yapımı “John Carter-John Carter: İki Dünya Arasında”, yönetmenin canlı karakterlerle yaptığı ilk film. Ama bunda da anime karakterler var. İşte bu yönetmen, bu üç boyutlu filminde Burroughs’ın hayal dünyasına sadık kalmış. Mekânların yansıyışı ve Zodangaların uçan araçları, Burroughs’ın hayal ettikleri gibi. Yönetmen isteseydi “Star Wars-Yıldız Savaşları” gibi her şeyi modern ötesi yansıtabilirdi. Filmin görselliğinin de müthiş olduğunu belirtmeliyiz. Bazı anlarda yönetmen seyircilerine gerçek anlamda yükseklik korkusu yaşatabiliyor. Kamera, usul usul uçurumun kenarına yaklaşıyor ve birden aşağıda sonsuz bir derinlik yansıyor. Tüm bunları üç boyutlu büyük perdede yaşamak gerek. Sinemaseverler çoğu ünlü oyuncuyu göremeyecek. Willem Dafoe ve Samantha Morton’ın sesleri duyuluyor sadece. Çünkü onlar Yeşil Marslılar. Burroughs’ın başta ve sonda göründüğü sahneler, atmosfer anlamında etkileyici. Bu anlar, yönetmen Stanton’ın estetik ruhunu da yansıtıyor. Bu bilimkurgu filmi bir seriye dönüşecek gibi. Bu macerayı yaşamaya değer.

    (Bu yazı 09 Mart 2012 tarihli Taraf Gazetesi’nde yayınlanmıştır.)

    (09 Mart 2012)

    Ali Erden

    sinerden@hotmail.com

    Taksim’de El Ele / 3313 T

    Taksim Dayanışması tarafından desteklenen Taksim’de El Ele insan zinciri, 03.03. Cumartesi günü saat 13:00’de Taksim Gezi Parkı merdivenlerinde kamuoyu önüne çıkıyor. Yakın ve uzak gelecekte hayıflanmamak için, 3.3. saat 13:00’de imzalarımızın arkasında duruyor, Taksim’de El Ele tutuşuyoruz. Taksim için, geleceğimiz için herkes Taksim’de El Ele insan zincirine bekleniyor. Taksim meydanı ile ilgili demokratik katılım hakkımızı talep ediyoruz: TAKSİM HEPİMİZİN.

  • Basın Bülteni
  • Web Sitesi
  • Diğer basın bültenleri ve yüksek çözünürlüklü görsellere haberin devamından üzerlerine tıklayarak ulaşabilirsiniz.
    Taksim’de El Ele / 3313 T yazısına devam et
  • Sen Kimsin’in Galasına Ünlü Akını

    Tolga Çevik’in hikâyesini de yazdığı ilk sinema filmi Sen Kimsin’in galası Levent Cinebonus Kanyon Sinemaları’nda yapıldı. Tolga Çevik’in dedektif Tekin’i canlandırdığı, İstanbul sokaklarında binbir kılığa girdiği, aksiyon ve kahkaha dolu, BKM Film yapımı film 02 Mart Cuma günü seyirciyle buluşuyor. Galaya, Belçim Bilgin, Yılmaz Erdoğan, Cem Yılmaz, Nevra Serezli, Doğa Rutkay, Ömer Faruk Sorak, Metin Uca, Mehmet Aslan, Yosi Mizrahi, Nebil Özgentürk, Yonca Evcimik, Paşhan Yılmazel ve Saadet Işıl Aksoy gibi isimlerin bulunduğu kalabalık bir davetli topluluğu katıldı.

  • Basın Bülteni
  • Film hakkında geniş bilgi için tıklayınız.
  • Yüksek çözünürlüklü fotoğraflara haberin devamından üzerlerine tıklayarak ulaşabilirsiniz.
    Sen Kimsin’in Galasına Ünlü Akını yazısına devam et
  • Fetih 1453’ün Yapımcısı ve Yönetmeni Faruk Aksoy’dan Duyuru

    Gösterimi sürmekte olan ve Türk sinema tarihinin en yüksek maliyetli filmi olarak lânse edilen “Fetih 1453′ün yapımcısına sponsorundan dava” şeklinde medyada yayınlanan haber üzerine filmin yapımcısı ve yönetmeni Faruk Aksoy kamuoyuna duyuruda bulundu.
    Fatih Aksoy’un duyurusu şöyle: “Bugün bazı internet sitelerinde yer alan ‘Fetih 1453’ün yapımcısına sponsorundan dava’ şeklindeki habere ilişkin açıklama yapmak zarureti doğmustur. Her şeyden önce sponsorun açıklamasından da net olarak anlaşıldığı kadarıyla şirketimiz aleyhinde henüz açılmış bir dava söz konusu …”

  • Basın Bülteni
  • Film hakkında geniş bilgi için tıklayınız.
  • Atilla Dorsay, Klak Sinema Programı’nda

    Ekranların renkli sinema programı Bugün TV Klak Programı, bu hafta yine dopdolu. Bu yılın Oscar sonuçlarını duayen sinema yazarımız Atilla Dorsay, Klak için değerlendirdi. Bu hafta Klak Stüdyo’nun konuğu ise SİYAD Ödüllü oyuncu Asiye Dinçsoy. Federal Soruşturma Bürosu’nun başında geçirdiği 50 yıl boyunca 8 başkan ve 3 savaş gören J. Edgar Hoover’ın hayatı beyazperdede, J. Edgar dosyası Klak Arkası’nda. Hepsi ve çok daha fazlası bu hafta sonu Klak’ta sizleri bekliyor. Gizem Ertürk’ün hazırlayıp sunduğu Klak, 03 Mart Cumartesi günü 13:20 ve 04 Mart Pazar günü 15:20’de Bugün TV’de.

  • Basın Bülteni
  • Yüksek çözünürlüklü fotoğraflara haberin devamından üzerlerine tıklayarak ulaşabilirsiniz.
    Atilla Dorsay, Klak Sinema Programı’nda yazısına devam et