Niccol’ün Mermisi ve Sinemaseverlikte Ahlâk

Yönetmen Andrew Niccol’ün 2005 tarihli filmi “Savaş Tanrısı” (Lord of War), başrolünde Nicolas Cage gibi karizmatik bir oyuncuya yer vermesinin yanı sıra, aynı zamanda sinema tarihinin de en etkileyici açılış jeneriklerinden birine sahiptir.

Filmin giriş yazıları başladığında, emperyalist ülkelerden birindeki silâh ve mühimmat üretim tesislerine konuk oluruz. Üstte yazılar akarken, alt dokuda da bir kaleşnikof mermisinin üretim sürecinden kesitler perdeye yansır. Daha hammadde aşamasından itibaren özenle işlenişini ve kullanıma hazır hâle getirilişini kademe kademe izlediğimiz mermi, yönetmenin adının belirdiği son plânda ise takıldığı tüfeğin namlusundan ok gibi fırlar ve Afrika’nın derinliklerindeki -hiç kimsenin sallamadığı- bir iç savaşın orta yerinde kalmış, kara derili, isimsiz bir çocuğun beynini dağıtır.

Bu, sinema tarihinde bir jeneriğin bile usta ellerde tek başına “anlamlı bir film”e dönüşebileceğinin çok özel örneklerinden biridir.

Anılan yapıtın bana hatırlattığı bazı acı gerçeklerden hareketle, şimdi bir kez daha diyorum ki;

Piyasada kolayca ve mâkûl fiyatlara özgün kaydı bulunabilen bir filmin korsan kopyasını satın alarak izlemek, o filmi hangi ırk, din, dil ve siyasî görüşten bir sanatçı çekmiş olursa olsun, hem küresel ölçekte geçerli olan fikrî hak yasalarına, hem de İslâm dini ve diğer semavî dinlerin adalet hükümlerine göre tartışmasız bir “kul hakkı ihlâli”dir.

Bu “günah”ın, İslâm’ın “suç” tanımı açısından, aynı sanatçının gizlice cüzdanını çalmaktan hiç bir farkı yoktur. Fikir ve sanat eserleri birer “savaş ganimeti” değildir. Ki yeryüzündeki hiçbir sanatçı da emeğinin bu şekilde saygısızca sömürülmesinden hoşlanmaz.

Ayrıca, ülkemizde üretilen korsan video disklerin önemli bir bölümünün geliri, ayrılıkçı PKK hareketine finans sağlamak üzere kullanılmaktadır. Üstelik, bu terörizm finansmanına yalnızca filmler değil, aynı zamanda müzik CD’leri, bilgisayar oyunları ve kitaplar da dahildir.

Öte yandan, bu yöntemle palazlanmasına yardımcı olduğunuz diğer bir düşmanca hareket de (en vahşi uygulamalarını, yine kendi topraklarındaki Müslümanlara karşı sergileyen) Çin ve Rus despotizmidir. Her iki ülkenin, uluslararası baskılar karşısında korsan dijital ürünlerin yayılımına karşı verdiği mücadele de tamamen “palavra”dır, gösteriştir ve tepkileri azaltmaya yöneliktir. Perde arkasında, bu tür ürünlerin üretimi ve satışı -anılan ülkelerin ekonomik yapısını güçlendirdiği için- resmî makamlardan geniş bir müsamaha görmektedir.

Bu gerekçeler ışığında, kendinizi “ahlâklı biri” olarak tanımlıyorsanız, korsan DVD-VCD izlememeye, korsan müzik CD’si dinlememeye, korsan video oyunu oynamamaya ve korsan kitap okumamaya çalışın.

Şimdiye kadar satın aldığınız/izlediğiniz/dinlediğiniz/oynadığınız disklerin sırtınıza yüklediği ahlâkî sorumluluğu -en azından- azaltmak için de indirim dönemlerinde ekonomik gücünüzün yettiği oranda yasal/bandrollü DVD, VCD, oyun ve müzik CD’si satın alabilirsiniz. Bu yöntemle, anılan sektörlerin korsan üretim karşısında verdiği ayakta kalma mücadelesine son derece etkin bir biçimde yardımcı olmak mümkündür. Piyasaya ilk aşamada 20 TL ortalama fiyatla sürülen pek çok dijital ürün, ilerleyen aylarda stokları eritme kaygısıyla 3-4 TL’ye kadar düşmektedir.

Bir filmi gecikmeli olarak izlemek sizi asla eksiltmez; ancak yasal kaydından izlemek ise hem insanî erdemler açısından yüceltir, hem de (korsan versiyonuna göre sunduğu çok daha yüksek görsel/işitsel/estetik kaliteyle) sinema ve müzik beğeninizi geliştirir.

Unutmayın ki ömrünüz, dünya üzerinde piyasaya sürülen bütün filmleri izlemeye, bütün müzikleri dinlemeye, bütün oyunları oynamaya ve bütün kitapları okumaya kesinlikle yetmeyecektir.

Ancak, “bir gün hepimizin öleceği” ise son derece kesin bir bilgidir.

(04 Ekim 2009)

Ali Murat Güven
Yeni Şafak Gazetesi Sinema Editörü

alimuratg@yahoo.com

Sinematek Ankara’da Her Perşembe Ücretsiz Film Gösterimleri

Başkentin sinema hayatını renklendirmeye devam eden “Büklüm Sokak, No:16, Bahçe Katı, Kavaklıdere, Ankara” adresindeki Sinematek Derneği, Sinematek Gösterimleri ile sinema şenliğine devam diyor. Yıl boyunca her Perşembe saat 19:30’da gösterilecek olan birbirinden güzel filmlerle sinefiller Sinematek çatısı altında buluşacak. Sadece film izlemekle yetinmeyen seyirciler, gösterim sonrasında teknik ve içerik tartışmaları da yaparak gerçek Sinematek’in keyfine varacak. Ekim ayı içinde Türkçe altyazılı gösterilecek olan filmler şunlar:
Batı Cephesinde Yeni Bir Şey Yok: 01 Ekim Perşembe, saat 19:30
Alexander Nevsky: 08 Ekim Perşembe, saat 19:30
Napoli Hikâyeleri: 15 Ekim Perşembe, saat 19:30
The Kid: 22 Ekim Perşembe, saat 19:30
Potemkin Zırhlısı: 29 Ekim Perşembe, saat 19:30

  • Web Sitesi
  • Nihat Nikerel’i Kaybettik

    Sinemamızın sevilen oyuncusu Nihat Nikerel’i bugün (26 Eylül 2009) kalp krizi sonucu kaybettik. 1950 yılında Çorum’da doğan, öncelikle TV dizileriyle dikkat çeken Nihat Nikerel’in en son rol aldığı sinema filmi Çıngıraklı Top halen sinemalarda gösteriliyor. Sanatçının diğer sinema filmleri olarak Yalnızlık Bir Şarkıdır, Reis Bey, Bir Irmağa Yolculuk, Manisa Tarzanı, Parçalanma, Deliyürek: Boomerang Cehennemi ve Hoşgeldin Hayat hatırlanıyor. 28 Eylül 2009 Pazartesi günü öğle namazını müteakip Levent (Afet Yolu) Camii’nden defnedilecek olan merhuma tanrıdan rahmet, kederli ailesine sabırlar dileriz. Sine-Sen, sanatçının cenaze törenine iştirak edecek olanlar için saat 12:00’de Taksim AKM önünden servis kaldırıyor.

  • Yüksek çözünürlüklü fotoğrafa haberin devamından üzerine tıklayarak ulaşabilirsiniz.
    Nihat Nikerel’i Kaybettik yazısına devam et
  • Kara Köpekler Havlarken’in Yeni Güzergâhı: Ghent, Varşova, Antalya

    Mehmet Bahadır Er ve Maryna Gorbach’in çektiği Kara Köpekler Havlarken, 06 – 17 Ekim, 36. Ghent Film Festivali, “Port of Ghent Audience Award”, 09 – 18 Ekim, Varşova Film Festivali, “Uluslararası İlk Filmler Yarışması” ve 10 – 17 Ekim tarihleri arasında da 46. Antalya Altın Portakal Film Festivali, “Ulusal Yarışma”da yarışıyor. Ünlü Polonyalı yönetmen Andrezej Wajda’nın son mezun ettiği yönetmenlerden olan Maryna Gorbach’a yoğun ilgi gösterilen Varşova Film Festivali’nde filmin gösterimine Wajda Film Okulu da tam kadro katılacak. Film, iki varoş delikanlısı Selim ve Çaça’nın şehrin kanunsuzları arasından sıyrılma mücadelesini anlatıyor.

  • Basın Bülteni
  • Film hakkında geniş bilgi için tıklayınız.
  • Tüm Şirketler

    Tüm Şirketler,
    18 – 24 Eylül 2009 Haftalık (Weekly),
    02 Ocak – 24 Eylül 2009 Yıllık (Annual), Eski Yıllar Yıllık (Ex Years Releases Annual), Hafta Hafta (Week by Week) Box Office listeleri için tıklayınız. Bu listelerden alıntı veya kopyalama yapıldığında kaynak olarak Haftalık Antrakt Sinema Gazetesi‘nin gösterilmesi rica olunur.

    Pera Müzesi Film Etkinlikleri Luis Bunuel Filmleri ile Devam Ediyor

    Suna ve İnan Kıraç Vakfı Pera Müzesi, sonbahar Film Etkinliklerine 29 Eylül – 03 Ekim 2009 tarihlerinde Luis Bunuel Meksikada programında Luis Bunuel’in Meksika’da 1949 – 1958 tarihleri arasında yönettiği beş filmine yer veriyor. Gösterilecek filmler, El Gran Calavera (The Great Madcap), La Hija Del Engano (The Daughter of Deceit), Subida al Cielo (Ascent to Heaven), La Ilusion Viaja en Tranvia (Illusion Travels by Streetcar) ve ünlü Nazarin olarak belirlendi.

    Pera Müzesi Film Etkinlikleri Luis Bunuel Filmleri ile Devam Ediyor yazısına devam et

    Yavuz Hekim, İtalyan Belgeselinde

    Türkiye’de 6 yapımda Atatürk rolünü oynayan genç aktör Yavuz Hekim, çekimleri İtalya’nın çeşitli yerlerinde gerçekleştirilecek olan Global Crisis isimli belgesel filmde oynayacak. Yavuz Hekim, geçtiğimiz aylarda İsrail’li usta yönetmen Dan Wolman’ın yönettiği, konusu 1850’li yıllarda geçen dönem filmi Valley of Strength’da bir Osmanlı subayını canlandırmıştı. Yavuz Hekim, Ekim ayında da Gilio Tarantino’nun yöneteceği ve İtalya’da çekilecek Matrioska isimli bir sinema filminde daha oynayacak.

  • Basın Bülteni
  • Fotoğraflara haberin devamından üzerlerine tıklayarak ulaşabilirsiniz.
    Yavuz Hekim, İtalyan Belgeselinde yazısına devam et
  • Boğaziçi Üniversitesi Mithat Alam Film Merkezi, sezonu Erkan Can Retrospektifi ile Açıyor

    Türk sinemasının en önemli oyuncularından Erkan Can, filmografisinin beş önemli filmiyle 28 Eylül – 02 Ekim 2009 tarihleri arasında Mithat Alam Film Merkezi’nin konuğu oluyor. Bir mahalle takımının dayanışmasını anlatan Dar Alanda Kısa Paslasmalar, “memlekete benzeyen” haliyle Gemide, Muharrem efendinin öyküsü Takva, beş yönetmenin İstanbul’a övgüsü Anlat İstanbul ve cesur hikâye Yazı Tura, Erkan Can Retrospektifi kapsamında izleyiciyle buluşacak. Erkan Can, 01 Ekim 2009 Perşembe günü saat 18:00’de ise Altyazı Aylık Sinema Dergisi Genel Yayın Yönetmeni Fırat Yücel’in moderatörlüğünde gerçekleştirilecek söyleşide oyunculuk serüvenini anlatacak.

  • Basın Bülteni
  • Web Sitesi
  • Erkan Can fotoğrafları için tıklayınız.
  • KargART Atölye ve Film Gösterimleri Ekim Ayında da Devam Ediyor

    KargART’ın Bir Film Nasıl Okunur? adı altındaki atölyesi Alkan Avcıoğlu ile Ekim ayında başlıyor. Pazar günleri 19:00 – 22:00 saatleri arasında gerçekleştirilecek atölye için rezervasyonların en geç 18 Ekim Pazar gününe kadar yaptırılması gerekiyor. KargART’ın Ekim ayı film gösterimleri programında KargART Geceyarısı Filmleri başlığı altında Yamyam Mutfağı ile Artık, Eksik, Underground Film Gösterimleri başlığı altında Highway, Organsim, Happy Birthday to John, Go Go Go, N. Y., N. Y.: A Day in New York ve Behind Your Walls adlı filmler gösterilecek.

  • Bir Film Nasıl Okunur Basın Bülteni
  • Geceyarısı Filmleri Basın Bülteni
  • Underground Film Gösterimleri Basın Bülteni
  • Yüksek çözünürlüklü görsellere haberin devamından üzerlerine tıklayarak ulaşabilirsiniz.
    KargART Atölye ve Film Gösterimleri Ekim Ayında da Devam Ediyor yazısına devam et
  • Hülya Uçansu, Torino Film Festivali Jüri Başkanı

    Torino Ulusal Sinema Müzesi tarafından İtalya’nın Torino kentinde 08 – 13 Ekim 2009 tarihleri arasında düzenlenecek olan 12. Uluslararası Cinemambiente Belgesel Film Festivali, Hülya Uçansu’yu jüri başkanlığına davet etti. Festivalin Uluslararası yarışması, insan ve çevre ilişkilerini ele alan, dünya çevre sorunlarını irdeleyen filmlerden oluşuyor.
    Uluslararası İstanbul Film Festivali’nin kurucularından olan Hülya Uçansu, çalışmalarını Kadir Has Üniversitesi’nde öğretim görevlisi ve Boğaziçi Üniversitesi M. A. F. M.’nde İcra Kurulu üyesi olarak sürdürüyor.

  • Basın Bülteni
  • Hülya Uçansu fotoğrafları için tıklayınız.
  • Oyuncu (Yönetmen: Mark Neveldine)

    Mark Neveldine ile Brian Taylor’un yönettiği ve Gerard Butler, Michael C. Hall, Amber Valletta ile Logan Lerman’ın oynadığı Oyuncu (Gamer), 02 Ekim 2009’da Pinema Film dağıtımıyla D Productions tarafından vizyona çıkarıldı.
    Toplumdan uzak bir yaşam süren milyarder Ken Castle, tartışılan bir oyun biçimini yaratmıştır: “Slayers”. Bu oyun milyonlara fantezilerini tüm dünyanın gözü önünde sergileyebilme imkânı sağlayan ve olağanüstü popüler bir hale gelen çok-oyunculu bir online oyundur. Fakat oyun yeni ve korkunç bir boyut kazanmak üzeredir. İnsanlar insanları oynayacaktır.

    Aptallık Çağı

    Franny Armstrong’un yönettiği ve Pete Postlethwaite’in sunduğu belgesel film Aptallık Çağı (The Age of Stupid), 09 Ekim 2009’da BKM Film dağıtımıyla BKM Film tarafından vizyona çıkarıldı.
    Bugüne dek iklim değişikliği üzerine bireysel desteklerle yapılmış en etkili bağımsız yapım olan film, acil önlem alınmazsa iklim değişikliğinin yaratabileceği felâketlere dikkat çekiliyor ve gelecek nesillerin içinde yaşadığımız bu çağı nasıl adlandıracağı sorgulanıyor: 21 yüzyıl tarihe, bu felâkete izin veren insanların yaşadığı “Aptallık Çağı” olarak mı geçecek?

  • Basın Bülteni
  • Fotoğraflar
  • Web Sitesi
  • Fragman
  • IMDb
  • Gizem Ertürk Yazıyor
  • Diğer basın bültenlerine haberin devamından üzerlerine tıklayarak ulaşabilirsiniz.
    Aptallık Çağı yazısına devam et
  • Ay Lav Yu

    Sermiyan Midyat’ın yönettiği ve Sermiyan Midyat, Kathie Gill, Steve Guttenberg ile Mariel Hemingway’in oynadığı Ay Lav Yu, 12 Mart 2010′da Medyavizyon Film dağıtımıyla Oyunbozan Productions tarafından vizyona çıkarıldı.
    Tinne Köyü’nün muhtarı Yusuf Ağa, köyünü tanıtmak için devlet büyüklerine mektuplar yazmaktadır. Oğlu İbrahim’i de, okuyup büyüsün diye bir fakülte avlusuna bırakmıştır. Papaz Hana, İbrahim’e sahip çıkmıştır. İbrahim 30 yaşına geldiğinde Amerikalı aşkı Jessica’yla birlikte köye döner. Tinne köyü, Kürt İbrahim ve Amerikalı Jessica’nın vatanı olabilecek midir?

  • Basın Bülteni
  • Fotoğraflar
  • Web Sitesi
  • Fragman / Teaser
  • IMDb
  • Diğer haberlere haberin devamından üzerlerine tıklayarak ulaşabilirsiniz.
    Ay Lav Yu yazısına devam et
  • Tiglon Film Filmleri

    Ricky, Pontypool: Öldüren Kelimeler (Pontypool), Blood: Son Vampir (Blood: The Last Vampire), Evimde Uzaylı Var (Aliens In The Attic), Hayatın Tuzu, Günışığı Temizleme Şirketi (Sunshine Cleaning), Gerilim Hattı (Vertige – High Lane), 25 Eylül – 01 Ekim 2009 seansları için tıklayınız.