Tüm Şirketler

Tüm Şirketler,
26 Ekim – 01 Kasım 2007 Haftalık (Weekly),
29 Aralık 2006 – 01 Kasım 2007 Yıllık (Annual), Eski Yıllar Yıllık (Ex Years Releases Annual), Hafta Hafta (Week by Week) Box Office listeleri için tıklayınız. Bu listelerden alıntı veya kopyalama yapıldığında kaynak olarak Haftalık Antrakt Sinema Gazetesi‘nin gösterilmesi rica olunur.

Blu-Ray Disc ve Hd DVD Savaşında Zafer Yine Blu-Ray Disc’te

Paramount Stüdyoları’nın kararı olarak sadece HD DVD formatında piyasaya çıkarılan Transformers filminin DVD satış rakamları, Blu-Ray Disc formatında çıkarılan Sony Pictures’ın Örümcek Adam 3 ve Casino Royale filmlerinin satış rakamlarına yaklaşmayı başaramadı. Böylece tercih edilen formatın bir kez daha Blu-Ray Disc olduğu dünya genelindeki satış rakamları ile de kanıtlanmış oldu. Blu-Ray Disc’in pazar payı Avrupa’da % 72, Amerika’da & 65,5’lara ulaştı. Sony Pictures Home Entertainment dünya genelinde Blu-Ray Disc formatının stüdyo olarak pazar lideri konumunda.

  • Basın Bülteni
  • Bu Sınıf Çok Agresif

    Ankara Sinema Derneği’nin Kültür ve Turizm Bakanlığı, Kars Belediyesi, Statoil ve Akman Holding’in katkılarıyla düzenlediği 13. Avrupa Filmleri Festivali’nde, 04 Kasım Pazar günü Kızılay Büyülü Fener Sineması’nda Ilmar Raag’ın Sınıf (Klas – The Class) adlı filmi gösterilecek. Filmde bir öğrencinin üzerinden günümüz gençliğinin çıkmazları ve şiddetle kurduğu ilişki resmediliyor.

  • Basın Bülteni
  • Filmin Web Sitesi
  • Festival Web Sitesi
  • Yeşilçam’ın Emekli Oyuncusu Cafer Atalay Ölü Bulundu

    Yeşilçam’ın emekli oyuncularından Cafer Atalay (45), Kadıköy Rıhtım Cad, Yoğurtçu Şükrü Sokak üzerinde bulunan As Otel görevlileri tarafından 02 Kasım’da odasında ölü halde bulundu. Otel görevlilerinden, saat 17:45 sıralarında yemek istediği öğrenilen Atalay’ın, görevliler odasına geldiğinde kapısının açık olduğu ve yerde uzanmış vaziyette bulunduğu öğrenildi. Otel görevlileri, durumu polis ve sağlık ekiplerine bildirdi. Atalay’ı kontrol eden doktorun, durumu şüpheli gördüğünü söylediği bildirildi. Bunun üzerine otelde geniş çaplı inceleme başlatıldı. Cumhuriyet savcısının talimatı ile Atalay’ın cesedi, Kadıköy Belediyesi’ne ait cenaze aracı ile Göztepe Eğitim ve Araştırma Hastanesi morguna götürüldü. Pamuk Prenses ve Yedi Cüceler isimli sinema filmindeki 7 cüceden biri olarak ün kazanan sinema oyuncusu Atalay’ın, otelde ücretsiz olarak kaldığı ve bir vakıftan yardım alarak geçimini sağladığı öğrenildi.

    Anka Kuşu’nun Galası Bolu’da Yapıldı

    Mesut Uçakan’ın son filmi Anka Kuşu: Bana Sırrını Aç’ın galası Bolu’da Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay’ın katılımı ile yapıldı. Bolu’da ilk defa yapılan galaya büyük ilgi gösterildi. Gösterime limuzin arabalarla getirilen sanatçılara Kültür Bakanı, Vali ve Belediye Başkanı tarafından plaketler verildi. Mesut Uçakan’ın, filminde Yalçın Dümer, Ceren Öztürk, Gafur Uzuner, Fatih Hürkan, Aysun Güven, Mahmut Hekimoğlu ve Ünsal Emre rol alıyor. Anka Kuşu: Bana Sırrını Aç’ın Ankara galası 07 Kasım, Bursa galası 08 Kasım’da yapılacak.

  • Film hakkında geniş bilgi için tıklayınız.
  • Anka Kuşu’nun Galası Bolu’da Yapıldı yazısına devam et

    Türkiye’nin İlk Reenkarnasyon Sinema Filmi Kilit’in Çekimleri Devam Ediyor

    Türkiye’nin en genç kadın yönetmeni Ceyda Aslı Kılıçkıran’ın çektiği Kilit filminin çekimleri Beyoğlu Muammer Karaca Tiyatrosu ve Tepebaşı Büyük Londra Oteli’nde devam ediyor. Afife Jale’nin hayatını yansıtan filmde Müjde Ar’ın yanısıra, Ayla Algan, Serap Aksoy, Necmi Yapıcı, Mustafa Alabora, Mahmut Hekimoğlu, Tümay Torun ve Zekeriya Hocalar rol alıyor. (Ayrıntılı bilgi için: Bediz Doğan 0537 3849933)

    Ulusal Doğa Filmleri Yarışması’na Katılmak İçin Son Hafta

    Filmsan Vakfı ve Doğa Aktiviteleri Grubu Spor Kulübü işbirliği ile düzenlenen 3. Dağ Filmleri Festivali kapsamında ilk kez düzenlenen Ulusal Doğa Filmleri Yarışması’na katılacak filmlerin teslim edilmesine 1 hafta kaldı.
    Yarışmaya katılacak filmlerin 09 Kasım 2007 Cuma tarihine kadar merkezi Beşiktaş’ta bulunan Dönence Yapım’a teslim edilmesi gerekiyor.
    Finale kalan yapımlar, 18 Kasım 2007 Cuma günü www.dagfilmfest.org adresinde duyurulacak.

  • Basın Bülteni
  • Fotoğraflar
  • Web Sitesi
  • Sinematürk Bu Ayki Dosyasını Sinema ve Eğitime Ayırdı

    Burçak Evren’in yönetiminde çıkan Sinematürk Dergisi, bu ay yayınlanan 13. sayısında Sinema ve Eğitim ile Sinema Okulları’nı kapsamlı bir dosya ile işledi. Ülkemizde sinema eğitimi veren tüm okulların yönetici, dekan ve bölüm başkanlarıyla yapılan soruşturmada alaylı sinemacıların yerini artık okullu eğitilmiş sinemacıların aldığı saptandı.
    Handan İpekçi ile Saklı Yüzler, Mesut Uçakan ile Anka Kuşu, Mahsun Kırmızıgül ile Beyaz Melek, Selma Köksal ile de Fikret Bey filmleri üzerine yapılan söyleşiler Sinematürk Dergisi’nin bu ayki sayısının diğer konuları arasında yer aldı.

  • Basın Bülteni
  • Yüksek çözünürlüklü kapak fotoğrafına haberin devamından üzerine tıklayarak ulaşabilirsiniz.
    Sinematürk Bu Ayki Dosyasını Sinema ve Eğitime Ayırdı yazısına devam et
  • Belgesel Yarışmasında Birinci Bulanamaması Üzerine

    Antalya Film Festivali Belgesel Film Yarışması’nda birinciliğe lâyık belgesel film bulunmaması üzerine kameraarkasi.org sitesinden Hayri Çölaşan konuyu inceliyor:

    Merhaba; Ankara Film Festivalinde belgesel bölümü jürisi birinciliğe aday film bulamadı. Bunun nedeni yarışma şartnamesinde belirtilen; belgeselde yeni çekim teknikleri yaratmak, yeni anlatım dili oluşturmak şartalarına uygun film bulunamaması olabilir.

    Antalya Film Festivali belgesel jürisi de yine belgesel dalında birinciliğe aday bulamadı. Bunun nedeni de resmi açıklanma yapılmadığı için söylenilenlere göre belgesel film çekim tekniklerinin yetersizliği olarak görünüyor. Bir durum değerlendirmesi yapalım.

    Neden belgesel jürileri böyle kararlar alıyor? Belgesel hocaları, eski ve tecrübeli belgeselciler hatta iyi yönetmenler jüride yer alıyor. O zaman hemen jüriyi suçlamayalım.

    Bu soruyu kendimize sormalıyız.

    Cevabı ise tahmin edebiliyoruz.

    Madde 1

    El tipi (Hadycam) amatör kameralar ucuzladıktan sonra herkes artık bu kameralara ulaşabiliyor. Canon XL1 veya Sony FX1 gibi kameralar da amatör sınıfına giriyorlar. Diğerlerinden farkı yok.

    Amatör olma nedenleri broadcast olmayışları ve broadcast gereklerini yerine getiremeyecek kadar basit olmaları.

    Amatör kavramında en önemli unsur ışığı kontrol etmektir. Bu tip kameralar ışığı kontrol edemez. Bu nedenle de ürettikleri resim kötüdür.

    Ancak ev kullanıcıları, evde çocuklarını çeksinler, anılarının çeksinler diye üretilmişlerdir. Film çekelim diye değil.

    Ancak bizler özellikle içimizde mektepli olanlar bir belgeselin görüntü kalitesinin seyirciyi etkilemede önemli bir unsur olduğunu biliriz.

    Madde 2

    Pekiyi sadece iyi bir broadcast kamera ile belgesel çekmek yetiyor mu?

    Hayır. Çünkü görüntü kalitesi kadar içerik yani ne çektiğin de önemli. Çektiğin görüntünün amaca hizmet etmesi, konuya yardımcı olması ve estetik olması lazım.

    Bunu yapmak için örneğin ben 23 yıl önce fotograf çekmeye başladım. 9 yıl ışıkta çalıştım. 11 yıldır da kamera kullanıyorum ve zorlanıyorum, benim durumumda olan bir çok iyi kameraman da bazen uygun resim şartı sağlayamıyor. Çeşitli nedenlerden tabii.

    Şimdi, biz kameramanlar iyi eğitim alıp, kendimizi doğru ve düzeyli yetiştirmemiz gerekir. Bir kere kameraman yönetmenden tecrübeli olmalıdır. Yönetmenin isteklerini yerine getirirken kendi yorumunu ortaya koymalı, amaca hizmet eden görüntüleri çekerken estetik resimler çekmelidir.

    Eline her kamera alan belgesel çekerse tabii ki görüntülerin amaca hizmet etse bile estetik kaygısı taşımaması kaçınılmazdır.

    Profesyonel bir kameraman montaja uygun çekim yapar. Kameram var diye çekim yapan ise montajda görüntüleri ekleyemez ve kurtarmaya çalışır.

    Madde 3

    Işık yapılmıyor. Belgesellerde ışık yapılmıyor, ışık yeterince kullanılmıyor, setlerde profesyonel ışık ekibi artık unutuluyor. Işığa uygun mekanlar seçilmiyor ve görüntü yönetmenine sormadan burada çekeceğiz diye set kuruluyor.

    Madde 4

    Ses alınmıyor. Profesyonel bir sesçi gibi ses alamazsınız. Kamera üzerine ses kaydı yapılırsa bunun bedeli ağır ödenebilir. Ekip sesli çekime uygun olmalıdır.

    Örnek;

    Ben sesçi olmadığım halde yeni çektiğimiz bir belgeselde sesleri ben almak zorundayım. Kocaman kulaklığı takıp kamera kullanırken sese mi dikkat edeceğim yoksa görüntüye, ışığa mı? Herkes bizi kahraman zannetmesin. Bu savaşta olur, biz ise belgesel çekiyoruz. Her işi erbabı yapmalıdır.

    Ayrıca ses alırken yaka mikrofonunu saklamaya çalışıyorum, yönetmen aman görünse ne olacak dışarıda olursa ses daha iyi alınır diyor.

    Şaşırıyorum, ben imkansızlıklar çerçevesinde durumu kurtarmaya çalışırken, kapıdan girip odaya gelen ve babaannesiyle konuşmaya başlayan bir kızın yakasında mikrofon olacakmış.

    Madde 5

    Neden kısa filmlerde ödül veriliyor da belgeselde aday film bulunamıyor?

    Çünkü belgesel önemli bir formattır. Kısa film gibi değildir. Belgeseldeki konuyu iyice araştırırsınız, önce kendiniz öğrenirsiniz. Konuya iyice hakim olduktan sonra buradan bir hikaye çıkarıp bu hikaye üzerinden konuyu anlatırsınız.

    Kısa filmde görüntü ne kadar iyi olursa olsun 5 – 15 dakikada biter. Ama belgesel 15 – 52 dakikadır. Bir seyirciyi bu kadar süre seyretmeye zorlamak zordur.

    Görüntülerle onu kalbinden ve beyninden vurmalısınız. Ses etkileyici ışık ise bütünleyici olmalıdır. Sanki orada belgesel çekim ekibi yokmuş gibi her şeyi doğal şartlara uydurarak çalışmak tecrübe ister.

    Belgeselde kameraman daha da önem kazanır. Kamera kaliteye yardımcı olur.

    Madde 6

    Mali sıkıntılar. Maddi imkansızlıklar, ucuza mal etmek, bir şey yapmamaktansa hiç yoktan bir şeyler yapalımlar…

    Doğru bunlar. Ama ortaya çıkan esere yansıyor. Işık ekibinin olmaması ışığın yeteri kadar, ses ekibinin olmaması sesin eh işte kadar, iyi bir kameramanın bulunmayışı ve broadcast teknik malzemeler de görüntü kalitesinin kötü olmasına neden oluyor.

    Çekim gününün azlığı çekim sırasında telaşa ve taviz verilmesine neden oluyor. Ama maliyeti düşürüyor.

    Montaj gününü az almak sonlara doğru sıkışmalara ve bu kadar yeter’e neden oluyor. Bütün bunlar da ortaya çıkan belgeselin kalitesini bozuyor.

    En ucuz malzemelerle en az ekiple çalışarak ne kadar iyi bir belgesel üretebiliriz?

    Üretelim… Tabii ki üretelim. Ama böyle üretilmiş belgesellerden de ödül beklemeyelim. Jüri kötünün iyisini seçmek zorunda değil.

    (01 Kasım 2007)

    Hayri Çölaşan

    http://www.kameraarkasi.org
    hayri.colasan@gmail.com

    Sinema Yazarı ve Karikatürist Metin Demirhan’ı Kaybettik

    Karikatürist, çizgi romancı, yönetmen ve sinema yazarı Metin Demirhan, bugün yaşama veda etti. 13 Ekim tarihinde beyin kanaması sonucu kısmi felç geçiren Demirhan, Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi’nde verdiği yaşam mücadelesini kaybetti. Demirhan, 42 yaşındaydı. Giovanni Scognamillo ile birlikte Kabalcı Yayınları’ndan çıkan, birer başvuru kaynağı niteliğindeki Fantastik Türk Sineması ve Erotik Türk Sineması kitaplarını yayına hazırlayan Demirhan, Yeşilçam’ın kült ve trash filmlerinin yeniden keşfinde önemli rol oynamıştı. Türk sinema tarihine alternatif bir bakış geliştirilmesine katkıda bulunan Demirhan’ın karikatürleri Çarşaf, Gırgır, Horoz, Pişmiş Kelle mizah dergilerinde yayınlandı. Demirhan çizgi romanlarını Paslanmaz Metal Savaşçı adlı albümde topladı. Demirhan B sınıfı kısa filmler çekiyor ve fantastiksinema.blogspot.com sitesini yapıyordu. Beyoğlu Atlas Pasajı’ndaki, adını Uzay Yolu’nun gemisinden alan Atılgan adlı dükkânı B sınıfı filmlerin, fantastik edebiyat meraklılarının uğrak yeri olan Demirhan’ın cenazesi yarın (02 Kasım) öğle namazından sonra Gaziosmanpaşa Dörtyol Camii’nden kaldırılacak. (Haber: Alin Taşçıyan) Merhuma tanrıdan rahmet, sevdiklerine sabır dileriz.

    Kadın Sinemacılardan Basın Açıklaması

    Kadın sinemacılar, Antalya Film Festivali’nde meydana gelen olaylarla ilgili olarak kamuoyuna açıklama yaptı. Açıklama şöyle:
    Kadın Sinemacılardan Basın Açıklaması:
    Engin Yiğitgil’i İstifaya Çağırıyoruz!
    Biz aşağıda imzası olan kadın sinemacılar Altın Portakal Film Festivali’nde TÜRSAK ve Festivalin başkanlığını yürüten Engin Yiğitgil’in Altın Portakal Film Festivali Basın Danışmanı Nimet Demir’e uyguladığı kabûl edilemez fiziksel ve sözel şiddetini kınıyoruz. …

  • Açıklamanın devamı için tıklayınız.
  • İpek Yolu’nda Ücretsiz Sinema Kursları

    2. Uluslararası Bursa İpek Yolu Film Festivali, Bursalı sinemaseverler için Ücretsiz Sinema Kursları düzenliyor. Katılımcıların sinema sanatına ilişkin temel bilgilerle donatılmasını amaçlayan kurslar her yaş grubundan sinemaseverin katılımına açık olacak. 08 – 13 Aralık 2007 tarihleri arasında devam edecek dersler sonunda kursu başarıyla tamamlayan katılımcılar sertifika almaya hak kazanacak. Kurs verecek ünlü isimler arasında Ali Özgentürk, Aykut Oray, Halil Ergün, Pelin Batu, Alper Maral, Burçak Evren, Mehmet Açar, Sırrı Süreyya Önder, Ümit Ünal, Uğur İçbak, Ulaş Cihan Şimşek var.

    İpek Yolu’nda Ücretsiz Sinema Kursları yazısına devam et