Sil Baştan

Michel Gondry’nin yönettiği ve Charlie Kaufman’ın senaryosunu yazdığı 2004 yapımı Eternal Sunshine of the Spotless Mind (“Sil Baştan” ya da tam Türkçe karşılığıyla “Kusursuz Aklın Sonsuz Günışığı”) iki yıl aradan sonra nihayet önümüzdeki hafta sonu ülkemizde vizyona giriyor. 2005’te en iyi özgün senaryo Oscar’ını kazanan filmin yurtdışında satışa sunulan DVD’si ülkemizde de ilgiyle yayılmıştı, bu sayede şimdiden filmi pek çok kişinin izlemiş olduğu biliniyor.

Videokliplerin dahi yönetmeni olarak bilinen Fransa doğumlu Michel Gondry ile Being John Malkovich ve Adaptation gibi filmlerin senaryolarıyla tanınan Charlie Kaufman, Human Nature’dan sonra ikinci kez “Sil Baştan”da biraraya geliyorlar ve dahiyane bir seyirlik ortaya koyuyorlar.

Hafıza Üzerine Bir Öykü

“Sil Baştan”, yönetmenin ve senaryo yazarının takıntısı olarak niteleyebileceğimiz “hafıza” üzerine kurulu bir öykü olarak karşımıza çıkıyor, ancak şu ana dek alışılagelmiş hafıza kaybı filmlerine hiç de benzemiyor. Film, Gondry’nin “Birinin sizi hafızasından sildiğini öğrenseniz ve o insanla bir daha görüşmemenizi söyleyen bir mektup alsanız ne yaparsınız” fikrinden yola çıkılarak yaratılmış.

Joel Barish, ayrıldığı kız arkadaşı Clementine’in ilişkilerine dair tüm anılarını gizem dolu tıbbi bir müdahaleyle hafızasından sildirdiğini öğrenir. Bunun üzerine hayal kırıklığına uğrayan Joel, aynı işlemi kendi hafızasında da uygulayarak Clementine’e ve onunla olan ortak geçmişine dair herşeyi beyninden sildirmek üzere tam gizlilik ilkesiyle çalışan deneysel tıp merkezi Lacuna Inc. adlı laboratuvarın yolunu tutar. Hatıralarını sildirmek üzere Doktor Mierzwiak’ın gözetiminde uykuya dalan Joel, tüm kızgınlığına rağmen Clementine’e duyduğu aşkı farkeder ve anılarını sildirme işlemini durdurmak için çabalamaya başlar.

Jim Carrey Bambaşka!

Başrollerini Jim Carrey ve Kate Winslet’ın paylaştığı bu romantik, komik ve biraz da gerçekçi bilim-kurgu filminde Joel Barish karakterini canlandıran Jim Carrey, izleyenleri şaşırtacağa benziyor. Ace Ventura Pet Detective, The Mask, Dumb and Dumber gibi komedi filmlerinin son derece enerjik ve esprili komedi oyuncusu olan Jim Carrey, “Sil Baştan”da aksine hüzünlü, acı çeken, durgun ve kaybettiği aşkın bunalımlarını yaşayan karşıt bir karakteri canlandırıyor. Senarist Charlie Kaufman, Joel Barish karakterini Jim Carrey’e verirken oldukça tereddüt ettiğini ve emin olamadığını da dile getirmiş. Carrey’nin diğer Hollywood yapımlarındakine göre bu denli farklı bir rolde yer alması rol arkadaşı Kate Winslet için de zorluk yaratmış. Winslet, Carrey’nin yanında onunkinden daha komik bir karakter canlandırmaktan korktuğunu, “Düşünsenize Jim Carrey’lesiniz ve o durgun bir karakterken siz daha eğlenceli olmak zorundasınız” sözleriyle dile getiriyor.

Aşkın Doğası Üzerine

Kaufman, tıpkı Being John Malkovich filminde olduğu gibi bu filmde de mekân olarak insan beynini kullanmayı tercih ediyor ve seyirciyi başkarakter Joel Barish’in hafızasında
sürüklenmeye davet ediyor. “Sil Baştan”, zaman, hafıza ve aşk ilişkisinin döngüselliği üzerine düşündüren bir film. İşte bu noktada klâsik hafıza kaybı filmlerinin ve elbette ki klâsik romantik-komedilerin çok ötesine geçiyor. Kadının mı erkeği, yoksa erkeğin mi kadını elde edeceği veya kadın ve erkeğin ne zaman ve nerede yeniden biraraya geleceklerini düşündüren o geleneksel mutlu sonlar bir kenara bırakılıyor ve film, sonu apaçık bilinen ilişkilerin üzerine gidilmesine odaklanıyor. Gondry’nin kurguda yarattığı oyunlar sayesinde geçmiş ve şimdiki zaman bir ilişkinin döngüsel zamanıyla çakışıyor.

İlk günlerde aşık olunan şeylerin sonradan nefret edilen şeylere dönüşeceğini bile bile, herşeyi silerek yeniden başlamak ve sonunun ne olacağını bildiğimiz halde bir ilişkiye devam etmek mümkün mü? Hiçbir şeyin kusursuz olmayacağını, çözüme kavuşmayacağını bilerek yine ve sadece devam etmek?

Filmi farklı formatlarda defalarca seyretmiş olsanız bile bir kez de perdede görmeniz tavsiye edilir!

(23 Mayıs 2006)

Âlâ Sivas

Sinema ve Para

Türk Film Araştırmalarında Yeni Yönelimler Konferansı‘nın yedincisi 11 – 13 Mayıs tarihleri arasında Kadir Has Üniversitesi Cibali Kampüsü’nde gerçekleştirildi. Prof. Dr. Deniz Bayrakdar Sevgen’in öncülüğünde hayata geçirilip gelenekselleşen konferansın bu yılkı konusu Sinema ve Para‘ydı.

Konferanstaki, Yapımcı ve Para, Oyuncu ve Para, Yönetmen ve Para, Küçük Bütçeli Filmler, Kısa Filmler, Ortak Yapımlar, Sponsorluklar, Eurimages, Sinema – Medya ve Reklâm, Sinema – TRT İlişkisi, Sinema ve Halkla İlişkiler, Filmlerde Para, Sinemada Para İnsanları, Kriz Dönemlerinde Sinema – Para İlişkisi, Telif Hakları, Rüsum, Film Festivali ve Sinema Dergileri ana başlıklı panellerde Türk Sineması para ekseninde ele alındı.

Aralarında akademisyenler, yapımcılar, oyuncular, yönetmenler, sinema işletmecileri, dağıtımcılar, festival yetkilileri ve eleştirmenlerin de olduğu 50’den fazla konuşmacı, bulundukları konumları ekonomik boyutlarını tartıştılar.

1980 sonrası bir krize giren Türk Sineması’nın 2000’li yıllarla birlikte yeniden ümit veren bir döneme girdiği üzerinde duruldu. Reklâm ve dizilerden elde edilen maddi ve manevi birikimin yönetmenler tarafından Türk Sineması’na aktarıldığı ve televizyon seyircisinin artık sinema salonlarına taşındığı belirtildi. Türk filmlerinin izleyici sayısının yabancı filmlerin izleyici sayısından daha fazla olduğu, dolayısıyla bu durumun izleyicinin Türk Sinemasına olan desteği sürdürdüğü yönünde olduğuna işaret edildi. Yönetmen ve oyuncuların akademik çevreden beklentileri yapımcı – yönetmen, yapım koordinatörlüğü gibi alanlarda da eleman yetiştirilmesi yönündeydi. Yönetmen, yapımcı, dağıtımcı ve eleştirmen işbirliği ile Türk Sineması’nın daha parlak günler yaşayacağı temennisiyle konferans sonlandı. Gelecek yıl Türk Sineması başka bir eksende yine ele alınacak.

Daha önceki yıllarda olduğu gibi, bu yıl da konferansta sunulan bildiriler ve konuşma metinleri bir kitapta toplanacak.

(23 Mayıs 2006)

Asya Çağlar

1. KKM Çocuk Filmleri Şenliği

İstanbul Belediyesi Kadın Koordinasyon Merkezi (KKM) tarafından organize edilen Çocuk Filmleri Şenliği, 26 Mayıs – 01 Haziran tarihleri arasında düzenleniyor. İlköğretim öğrencilerine ücretsiz olarak gösterilecek filmlerle, öğrencilerin eğitim yılı sonunda ödüllendirilmesi amaçlanıyor. Çocuk Filmleri Şenliği, İstanbul’un Avcılar, Bağcılar, Bakırköy, Beyoğlu, Esenler, Şişli, Tuzla ve Üsküdar ilçelerinde yapılacak; Kırmızı Başlıklı Kız, Bambi 2, Charlie’nin Çikolata Fabrikası, Madagaskar, Vahşi Doğa, Harry Potter ve Ateş Kadehi, Köpekbalığı Hikâyesi ve İnanılmaz Aile filmleri gösterilecek.

  • Basın Bülteni
  • Web Sitesi
  • Gösterilecek filmler hakkında geniş bilgilere haberin devamından üzerlerine tıklayarak ulaşabilirsiniz.
    1. KKM Çocuk Filmleri Şenliği yazısına devam et
  • Katılımcı Sayısı Üç Bini Geçen Apple iCan’06 Rekora Koşuyor

    Apple IMC tarafından bu yıl 6.sı düzenlenen Türkiye’nin dijital platformda yapılan en önemli ve geniş kapsamlı yarışması Apple iCan’e, katılanların sayısı 3.000’i geçti. Dijital teknolojiyi en yaratıcı şekilde kullanan amatör ya da profesyonel tüm katılımcılara açık olan Apple iCan’06 başvuruları 02 Haziran 2006 tarihinde sona eriyor. Fotoğraf dalında Ara Güler’den, Nihat Odabaşı’na, müzik dalında Sertap Erener’den Mazhar Alanson’a ve film dalında ise Meltem Cumbul’dan Ezel Akay’a kadar yüzden fazla ünlü isimden oluşan jüri üyesi yarışmanın finalistlerini belirleyecek.

  • Basın Bülteni
  • Web Sitesi
  • Yüksek çözünürlüklü afişe haberin devamından üzerine tıklayarak ulaşabilirsiniz.
    Katılımcı Sayısı Üç Bini Geçen Apple iCan’06 Rekora Koşuyor yazısına devam et
  • Mithat Alam Film Merkezi’nde Bu Hafta

    Mithat Alam Film Merkezi‘nde Yol Filmleri Haftası ve Kısa Film Gösterimleri devam ediyor.
    22 Mayıs Pazartesi, 18:00 Paris, Texas (Wim Wenders)
    23 Mayıs Salı, 16:00, Straight Story (David Lynch), 18:00, Thelma & Louise (Ridley Scott)
    24 Mayıs Çarşamba, 18:00, Emin Alper Kısa Filmleri ve söyleşi (Mektup ve Rıfat)
    25 Mayıs Perşembe, 18:00, Senaryo yarışmasını kazanan filmlerin toplu gösterisi ve söyleşiler: Fırat Apaydın (Oyun), Özgür Bahçeci (Durak), Zümrüt Çavuşoğlu (Islak), Fulya Özlem Daşhan (Günebakan)
    Söyleşilere katılmak için etkinlik günü saat 09:00’dan itibaren Mithat Alam Film Merkezi‘nden yer kuponları alınabilir.

  • Web Sitesi
  • Da Vinci Şifresi’ne Büyük İlgi

    Tüm dünya ile aynı anda 19 Mayıs’ta, 192 sinema ve 329 salonda Türkçe dublaj ve altyazı seçenekleriyle vizyona giren Da Vinci Şifresi, Cuma günü 129 bin 825 kişi tarafından izlenerek büyük bir başarıya imza attı. Son yılların en popüler yabancı filmlerinden Truva’nın açılış günü rakamı 82 bin 930 kişiyi büyük farkla geride bırakan Da Vinci Şifresi’ne izleyiciler büyük ilgi gösteriyor.

  • Basın Bülteni
  • Film hakkında geniş bilgi için tıklayınız.
  • Antalya Altın Portakal Film Festivali, Cannes’da İlk Kez Stand Açıyor

    Antalya Altın Portakal Film Festivali, ilk kez Marce Du Film’de (Cannes Film Market) stand açıyor. Türsak ve Festival Başkanı Engin Yiğitgil’in başkanlığındaki Festival ve Market ekibi, Türkiye’nin ilk film Market‘i olma özelliğini taşıyan Avrasya Film Market çalışmalarını, Türk Sineması’na ortak yapım olanaklarının açılmasını hedefleyen bir yapılanma ile gerçekleştiriyor.

    Yeni Bir Yurt Edinmek, Osmanlı Bankası Müzesi Sineması’nda

    Osmanlı Bankası Müzesi Sineması’nda Toplumsal Hafıza / Belgesel Sinema teması altında, 25 Mayıs Perşembe günü, saat 19:00’da Yeni Bir Yurt Edinmek adlı Türkiye yapımı belgesel gösterilecek. Yönetmenliğini Enis Rıza’nın yaptığı belgeselin ardından, Enis Rıza, Belgeselin Dönüştürücü Etkisi konulu bir söyleşi yapacak.

  • Basın Bülteni
  • Film hakkında geniş bilgi için tıklayınız.