Türk Sinemasının Onuru ve Örgütlenme Sorunu

Bir Kürt sinemacı olarak Mahsun, “penisli istifa”ya tepkisini “onur” kavramına dayandırmış. MAHSUN KIRMIZIGÜL, penisini kalem gibi kullanarak Yönetmenler Derneği’nden istifa eden EDEPSİZ bir yönetmene, hem kızıyor hem de, yönetmenlerin onurunu korumayı beceremeyen dernek yönetimini onursuzlukla suçlayarak kendisi de üyelikten istifa ediyordu. Böylece sektörümüzün “onur sorunu” gündeme düşmüş oldu.

Sinema mesleğini icra edenlerin etik değerlerini yerlerde süründüren bu edep dışı tartışmanın kaynağında Türkiye Sineması’nın ÖRGÜTLENEMEME sorunu yatmaktadır. 30 yıldan bu yana bu sektörün içinde örgütlenmeyi öne çıkaran bir anlayışla çalışan bir sinemacı olarak, bu yakıcı sorunu bir kere daha irdelemek gerektiğini düşünüyorum.

Biz yıllarca sektörün tüm alanlarının ULUSAL SİNEMA MERKEZİ çatısı altında özerk bir yapıda örgütlenmesini hayal ettik. Tüm dünya da özellikle AB ülkelerinde yaygın olan bu örgütlenme modelinde sektör, üretimin desteklenmesini, denetlenmesini ve ürünlerin yurt içi ve yurt dışında dağıtımını gerçekleştirmektedir.

Bu tür bir örgütlenmeyi başaran bir sektörde, bir yönetmen penisini gündeme getiremez. Böyle bir durumda O yönetmen mesleğini sürdürme sansını kaybeder. Çünkü mesleğin “özdenetim sistemi” ve etik kuralları yasalardan daha etkilidir.

Biz bu modeli kuramadık. Çünkü bu model için devletin katkısı ve yasal düzenleme yapması gerekiyordu. Ancak biz otuz yıldır bu konuda gösterdiğimiz çabalarla siyasi iktidarların oyuncağı olduk. Göreve gelen bütün Kültür Bakanları bize bu yasayı çıkaracaklarına dair sözler verdiler. Bunu her fırsatta söylediler, ama hiç birisi verdiği sözü tutmadı. Öte yandan bu sözler kapalı kapılar ardında değil, kamuoyu önünde TV kameraları karşısında ve basın aracılığı ile hatta film festivallerinin açılış konuşmalarında da verildi.

Ne yazık ki biz sektör olarak bu sözlerin sahiplerini kınamayı beceremedik. Onların yalan vaatlerini teşhir etmedik. Etmedik; çünkü devletin film yapımı için sadaka niyetine verdiği desteğin kesilmesinden korktuk. Devlete yağcılık yaparak bir mesleğin icra edilmesinin sanat erbabı için nasıl onur kırıcı bir durum olduğunu hiçbir zaman anlayamadık. Kapı kulluğu sisteminin Osmanlı İmparatorluğu ile birlikte yüzyıllarca önce çöktüğünü, bizim modern bir toplumun sinemacıları olmamız gerektiğini haykıramadık.

Yapımcılar SESAM ve FİYAP’da, yönetmenler FİLM-YÖN’de kamera arkası çalışanları da SİNE-SEN’de örgütlenmişlerdi. FİYAP Başkanı olarak bu yapıları “ULUSAL SİNEMA PLATFORMU” çatısı altında örgütlemiştik. Hedefimiz “ULUSAL SİNEMA MERKEZİ”nin kurulmasıydı. Yıllar içinde bu beş örgütün yanına film festivali düzenleyen vakıfları da katarak örgüt sayısını yirmilere çıkardık. Uzun çabalar sonucunda, günümüzün siyasi iktidarı ile geçen yıl olumlu bir sonuca varılmış gözüküyordu. Ne yazık ki yine hüsran… Hazırladığımız “yasa taslağı” bir yıldan bu yana Kültür Bakanlığı’nın raflarında tozlanmaya terk edilmiştir.

Devletin film yapımı için sinemacılara verdiği sadakanın dayanılmaz cazibesi, Kültür Bakanlığına “Niçin yasayı çıkarmıyorsunuz?” sorusunu sormamızı engelliyor. Bu konuda sorumluluk taşıyan ULUSAL SİNEMA PLATFORMU (adı SİNEMA KONSEYİ olarak değiştirildi) hiçbir girişimde bulunmadı.

Bıraktık bir tepkiyi üye örgütlerin bir kısmı “genel kurul”larını yapmak için yeterli çoğunluk dahi toplayamadı. Bir çoğu“tabela örgütü” konumuna düştü. İşte bu günlerde, “penisle istifa” dilekçeleri imzalandı ve sektör, ne yazık ki çok haysiyetsiz bir ortama sürüklendi.

Sektörün saygınlığını ve itibarını yeniden kazanması için PLATFORMU yeniden örgütlememiz gerekmektedir. Devlete bizim için yapması gereken görevi hatırlatmamız gerekir. Siyasilerin bizi uyutmalarına göz yummayarak verdikleri sözü tutmalarını yüksek sesle haykırmamız gerekir. Film yapımı için verilen yardımın Demokles’in kılıcı değil, anayasal hakkımız olduğunu unutmamamız gerekir. Mesleğimizin onurunu ve haysiyetini susarak koruyamayız.

Sinemamızın son yıllarda kazandığı uluslararası başarılar, sektörümüzün artık özerk “ULUSAL SİNEMA MERKEZİ”ni çoktan hak ettiğini kanıtlamıştır. Sinemamızın onuru da saygınlığı da vardır. Görmek istemeyenlere bunu gösterelim. Sinemacıları, meslektaşlarımı, magazin tuzaklarından uzak durmaya, “hedefe” yönelmeye davet ediyorum.

(22 Ocak 2011)

Sabahattin Çetin

Şampiyon (Yönetmen: Randall Wallace)

Randall Wallace’in yönettiği ve Diane Lane, John Malkovich, Dylan Walsh ile Margo Martindale’in oynadığı Şampiyon (Secretariat), 11 Şubat 2011’de UIP Filmcilik dağıtımıyla UIP Filmcilik tarafından vizyona çıkarıldı.
Ev hanımı ve bir anne olan Chenery, at yarışı konusunda fazla bilgisi olmamasına rağmen, hasta babasına ait ahırların yönetimini devralır. Chenery tüm olumsuzluklara karşın, deneyimli eğitmen Laurin’in yardımıyla erkek egemen bir işe yön vermeyi başarıp, son 25 yılın ilk Triple Crown şampiyonunu ve belki de tüm zamanların en harika yarış atını yetiştirir.

Şampiyon (Yönetmen: Randall Wallace) yazısına devam et

İz Peşinde

Joel Coen ile Ethan Coen’in yönettiği ve Jeff Bridges, Matt Damon, Josh Brolin ile Barry Pepper’ın oynadığı İz Peşinde (True Grit), 25 Şubat 2011’de UIP Filmcilik dağıtımıyla UIP Filmcilik tarafından vizyona çıkarıldı.
Mattie, babasını öldürdüğü söylenen Chaney’i aramak üzere Fort Smith kasabasına gelir; Birleşik Devletler’in en acımasız askeri olarak tanınan sorumsuz ve sarhoş Rooster Cogburn’ü Chaney’i yakalaması için ikna eder. Ama Chaney, katili yakalayıp Texas’a götürdüğünde büyük bir ödül almayı amaç edinen Texas polisi LaBoeuf’ün hedefi hâline gelmiştir. Bir araya gelen üçlü bir anda cesaret, hayal kırıklığı, azim ve saf aşk gibi duygulara kapılırlar.

Ben Dört Numara

D. J. Caruso’nun yönettiği ve Alex Pettyfer, Timothy Olyphant, Teresa Palmer ile Dianna Agron’un oynadığı Ben Dört Numara (I am Number Four), 25 Mart 2011’de UIP Filmcilik dağıtımıyla UIP Filmcilik tarafından vizyona çıkarıldı.
Filmde, öldürülmek için peşine düşülen John Smith’in hikâyesi anlatılıyor. Kimliğini değiştirerek, koruyucusu ile birlikte şehir şehir dolaşan John, her seferinde, geçmişiyle bağı olmayan yeni biri oluyor. Artık evi olarak nitelendirdiği küçük Ohio şehrinde John’un karşısına, hayatını değiştirecek beklenmedik olaylar, ilk aşkı, yeni ve güçlü yetenekler çıkıyor.

  • Basın Bülteni: Uzun / Kısa
  • Fotoğraflar
  • Web Sitesi
  • Fragman
  • IMDb
  • Diğer bağlantılara haberin devamından üzerlerine tıklayarak ulaşabilirsiniz.
    Ben Dört Numara yazısına devam et
  • Canlandırmanın En İyileri Mart Ayında İzmir’de!

    İzmir’in modern kent yaşamına renk ve ses getirme idealiyle kurulan İzmir Kültür Sanat ve Tasarım Derneği ilk geniş kapsamlı etkinliğine başlıyor. 10 – 13 Mart 2011 tarihleri arasında gerçekleştirilecek olan 1. Uluslararası İzmir Animasyon Festivali hem Türkiye’de geri plânda tutulan canlandırma filmlerinin seslerini duyurmalarına yardımcı olacak, hem de İzmir gibi bü̈yü̈k bir kentte eksikliği giderek daha da hissedilir hale gelen büyük çaplı uluslararası etkinlik açlığını gidermek için önemli bir adım atacak gibi görünüyor. Festival, 1888 Lounge’un katkılarıyla Bant, Trendsetter ve Öteki Sinema dergilerinin medya sponsorluğunda, Altyazı Sinema Dergisi desteğiyle İzmir Kültür Sanat ve Tasarım Derneği tarafından düzenleniyor.

  • Basın Bülteni: 1 / 2
  • Festival hakkında geniş bilgi için tıklayınız.
  • Pelin Esmer ve Seyfi Teoman’ın Yeni Projeleri, Berlin Film Festivali’nin Ortak Yapım Platformu’na Seçildi

    Pelin Esmer’in hazırlık aşamasında olan yeni filmi Gözetleme Kulesi ve Seyfi Teoman’ın senaryo geliştirme aşamasındaki üçüncü uzun metrajlı filmi Evliya, 13 – 15 Şubat 2011 tarihleri arasında düzenlenecek Berlin Film Festivali Ortak Yapım Platformu’na seçildi. Bu yıl sekizincisi düzenlenecek platforma tüm dünyadan yapılan 400’e yakın başvuru arasından seçilen 38 proje arasına girmeyi başaran Gözetleme Kulesi ve Evliya’nın yönetmen ve yapımcıları, etkinliğe katılacak yapımcılar, dağıtımcılar ve fon yöneticileriyle iki gün boyunca toplantılar yapacak.

  • Basın Bülteni
  • Yüksek çözünürlüklü fotoğraflara haberin devamından üzerlerine tıklayarak ulaşabilirsiniz.
    Pelin Esmer ve Seyfi Teoman’ın Yeni Projeleri, Berlin Film Festivali’nin Ortak Yapım Platformu’na Seçildi yazısına devam et
  • Bahçeşehir Üniversitesi İletişim Fakültesi, Grease’in Yönetmenini Ağırlıyor

    Grease, The Blue Lagoon ve Summer Lovers gibi filmlerin yönetmeni Randal Kleiser, Bahçeşehir Üniversitesi İletişim Fakültesi’nin konuğu olarak İstanbul’a geliyor. Kariyerinde John Travolta, Brooke Shields, Jamie Lee Curtis, Patrick Swayze, Daryl Hannah, Helena Bonham Carter, Tom Berenger ve Melanie Griffith gibi Hollywood oyuncularını yöneten Kleiser, son yıllarda özellikle sinema teknolojisinin sunduğu yeni olanakları kullandığı filmleriyle öne çıkıyor. Randal Kleiser ayrıca yine İletişim Fakültesi’nde gerçekleştirilecek olan çeşitli film atölyeleri hakkında da görüşmelere katılacak.

  • Basın Bülteni
  • Yüksek çözünürlüklü fotoğraflara haberin devamından üzerlerine tıklayarak ulaşabilirsiniz.
    Bahçeşehir Üniversitesi İletişim Fakültesi, Grease’in Yönetmenini Ağırlıyor yazısına devam et
  • 5. Uluslararası 2. El Kısa Film Festivali Bünyesinde Ali Akdeniz ile Yapım – Yapımcılık Atölyesi Düzenleniyor

    5. Uluslararası 2. El Kısa Film Festivali’nde jüri üyesi olarak görev yapacak olan yapımcı Ali Akdeniz, festival dahilinde 04 Mart tarihinde bir atölye gerçekleştiriyor. Atölye, bir filmin yapım aşamasına dair kapsamlı bilgiler içeriyor. Atölye boyunca katılımcılara sanat yönetmeni olarak Gökçe Pehlivanoğlu, yönetmen olarak Tan Tolga Demirci ve bir ışık şefi de eşlik edecek. Fatih Akın’ın yönettiği Yaşamın Kıyısında’nın yapımcısı olan Ali Akdeniz, yine Akın’ın Crossing the Bridge ve Duvara Karşı adlı filmlerinde line producer olarak görev aldı, halen Bilgi Üniversitesi’nde sinema ile ilgili atölyeler düzenliyor.

  • Basın Bülteni
  • Festival hakkında geniş bilgi için tıklayınız.
  • Yüksek çözünürlüklü fotoğraflara haberin devamından üzerlerine tıklayarak ulaşabilirsiniz.
    5. Uluslararası 2. El Kısa Film Festivali Bünyesinde Ali Akdeniz ile Yapım – Yapımcılık Atölyesi Düzenleniyor yazısına devam et
  • Şubat’ta 10. Yılını Kutlayacak Olan If İstanbul AFM Uluslararası Bağımsız Filmler Festivali Yarışma Adaylarını Açıkladı

    17 Şubat’ta başlayacak olan 10. !f İstanbul AFM Uluslararası Bağımsız Filmler Festivali Keş!f Yarışması’nın 2011 adaylarını açıkladı. İstanbul’u genç ve yenilikçi sinemanın adresi yapmayı amaçlayan 15.000 dolar ödüllü !f Inspired / Keşi!f Yarışması, Türkiye’den ve dünyanın dört yanından 9 filmi ve ünlü sinema profesyonellerini bir araya getiriyor. Yarışma kapsamında Hüseyin Karabey başkanlığındaki uluslararası jüri “sinemada cesur hikâye anlatımı, teknik ve tarzda yenilik” kriterleriyle bir kez daha “İlham Veren Yönetmen”i seçecek.

  • Basın Bülteni
  • Festival hakkında geniş bilgi için tıklayınız.
  • Yüksek çözünürlüklü fotoğraflara haberin devamından üzerlerine tıklayarak ulaşabilirsiniz.
    Şubat’ta 10. Yılını Kutlayacak Olan If İstanbul AFM Uluslararası Bağımsız Filmler Festivali Yarışma Adaylarını Açıkladı yazısına devam et
  • Paradoks Sine-Felsefe Atölyesi, 9. Haftasında Thelma ve Louise ile Özgürlüğe Yolculuk’u İnceliyor

    SİYAD üyesi felsefeci – sinema yazarı Metin Gönen eğitmenliğindeki Paradoks Sine-Felsefe Atölyesi, 9. haftasında Thelma ve Louise ile Özgürlüğe Yolculuk adlı filmleri inceliyor. Konuşan öznelere odaklanan ve 15 Ocak Cumartesi günü saat 11:00 – 15:00 saatleri arasında “Rıhtım Caddesi, İskele Sokak, No: 11, Kadıköy, İstanbul” adresinde yapılacak olan atölye, sinemayı hem bir sanat olarak ele alıp filmleri kendi özgün sinematografik operasyonları içinde nasıl yapıldığını inceliyor, hem de film analizlerini “eserlerle birlikte düşünme” çalışması olarak felsefenin aydınlatıcı kavramsallığıyla yapıyor.

  • Web Sitesi
  • Bursa İnSanat Derneği, 16 mm Sinema Atölyesi’nde 21 Dönem Başlıyor

    Bursa İnSanat Derneği’nin organize ettiği 16 mm Sinema Atölyesi’nde 21. dönem çalışmaları 16 Ocak Pazar günü başlayacak. Kent Meydanı Sanat Galerisi’nde yapılacak çalışmalar İnSanat Derneği Başkanı / Yönetmen Suat Oktay Şenocak, 16 mm Sinema Atölyesi Koordinatörü İsmail Dalgıç ve Kurgu operatörü Oral Delibaş yönetiminde yapılacak. Çalışmalara Adı Aşk Bu Eziyetin filminin başrol oyuncusu Günay Güney, Atölye 16 mm kurucusu İdris Akın ve İnSanat Derneği Yönetim Kurulu üyesi, kısa film yönetmeni Levent Demirci de tek seanslık çalışmalarla katılacak.

  • Basın Bülteni
  • Yüksek çözünürlüklü fotoğraflara haberin devamından üzerlerine tıklayarak ulaşabilirsiniz.
    Bursa İnSanat Derneği, 16 mm Sinema Atölyesi’nde 21 Dönem Başlıyor yazısına devam et
  • Yurtdışından İlk Telif Hakkı Alan Yönetmenimiz Nuri Bilge Ceylan Oldu

    SETEM (Sinema ve Televizyon Eseri Sahipleri Meslek Birliği) Başkanı Mehmet Güleryüz yurtdışından yönetmen olarak telif hakkı alan ilk yönetmenimizin Nuri Bilge Ceylan olduğunu açıkladı. “Sinemayı ülkenin dış dünyadaki imajı olarak değerlendirirsek, yönetmenlerimizin kişisel başarıları ülkemizin uluslararası arenada saygınlığını arttırıyor ve Türk filmlerinin ihraç ürün haline gelmesi potansiyeline işaret ediyor.” şeklinde açıklama yapan Mehmet Güleryüz, SETEM’in daha önce TRT’ye satılan filmlerden yönetmen ve senaristlere telif hakkı tahakkuk ettirdiğini belirtti.

  • Basın Bülteni
  • Yüksek çözünürlüklü fotoğraflara haberin devamından üzerlerine tıklayarak ulaşabilirsiniz.
    Yurtdışından İlk Telif Hakkı Alan Yönetmenimiz Nuri Bilge Ceylan Oldu yazısına devam et
  • Ünlüler Otizmli Çocuklar İçin NTV’de Buluşacak

    Tohum Otizm Vakfı’nın “Otizmin Farkındayım, Onların Yanındayım!” bilinçlendirme kampanyası kapsamında 15 Ocak Cumartesi günü saat 20:15’de ünlülerin de katılacağı Biri Bana Anlatsın program öncesi NTV’de yayınlanacak olan 7 Emmy ödüllü Temple Grandin filminin basın gösterimi İstanbul Doğuş Power Center’da yapıldı. Türkiye’de ilk kez gösterilen film, Colorado Üniversitesi Hayvan Bilimleri Bölümü öğretim üyesi ve aynı zamanda otizmli bir birey olan Dr. Temple Grandin’in hayatını konu alıyor. Temple Grandin filmi Türkiye’de TV.de de ilk kez NTV ekranlarında gösterilecek.

  • Basın Bülteni
  • Yüksek çözünürlüklü fotoğraflara haberin devamından üzerlerine tıklayarak ulaşabilirsiniz.
    Ünlüler Otizmli Çocuklar İçin NTV’de Buluşacak yazısına devam et
  • Fransız Anadolu Araştırmaları Enstitüsü’nde Film ve Konferans: Diyarbakır’da Kadınlar

    İstanbul – Beyoğlu’ndaki Fransız Anadolu Araştırmaları Enstitüsü’nde, (Nuru Ziya Sokak, No: 10) 18 Ocak Salı günü, saat 18:00’de Özkan Küçük’ün yönettiği, 32 dakikalık Umutta Biterse adlı film gösteriliyor. Gösterimin ardından saat 18:45’te ise Boğaziçi Üniversitesi Sosyoloji Projesörü Nükhet Sirman yönetiminde Türkçe – İngilizce, tartışma – konferans yapılacak. Özkan Küçük’ün filmi, Diyarbakır’da kadınların öldürülmesini ya da intihar etmesini “yerel bir gelenek” olarak açıklayan kültürcü yaklaşımı sorguluyor.

    Sinemacılık ve Filmcilik Yararına Bağımsız İletişim Platformu