Gösterimdeki filmlerin 19 – 25 Ağustos 2016 seansları için tıklayınız. (Eksiksiz liste değildir, bu salonlar ve seanslar dışında da gösterimler olabilir. Listeden alıntı veya kopyalama yapıldığında kaynak olarak Haftalık Antrakt Sinema Gazetesi‘nin gösterilmesi rica olunur.)
Günlük arşivler: 18 Ağustos 2016
TÜRVAK Sinema Müzesi, Erler Film – Türker İnanoğlu Sunar Film Programı ve Sergi
TÜRVAK Sinema Müzesi, Beyoğlu Belediyesi tarafından 25 Ağustos – 25 Ekim 2016 tarihlerinde düzenlenecek Beyoğlu Festivali kapsamında, Erler Film – Türker İnanoğlu imzalı 7 yapımdan oluşan bir film programını sinemaseverlerle buluşturuyor. Oyunbozan, Karılar Koğuşu, Vahşi Gelin, Talih Kuşu, Renkli Dünya, Ne Umduk Ne Bulduk ve Evcilik Oyunu adlı filmlerin yer aldığı film gösterim programına Erler Film – Türker İnanoğlu Sergisi de eşlik edecek.
Ali Erden Yazıyor: 1930’larda Hollywood ve New York
Sinemanın büyüklerinden Woody Allen, 2011 yapımı “Midnight in Paris-Paris’te Geceyarısı” filminde, 1920’lerdeki Paris’i fantastik sosa bulayarak anlatmıştı. Ama öyle şeyler yaşanmıştı bu bohem şehirde. O yılların Paris’i bir daha hiç olmayacak sanki. Ama Paris Paris’ti her zaman. Sonraki yıllarda da, şimdi de sanatın merkezi. Ama 1920’ler, 1930’lar bambaşkaydı. Eskinin New York’u da bambaşkaydı. Hollywood’u da. Ama Hollywood, … Devamı… »
Çakallarla Dans 4 Oyuncularının Set Arası Selfie Çılgınlığı
Çakallarla Dans’ın fenomen karakterlerini canlandıran Şevket Çoruh, İlker Ayrık, Timur Acar, Didem Balçın, Murat Akkoyunlu, Hakan Bilgin ve kadroya yeni katılan Hande Katipoğlu ile filmin çekimleri tüm hızıyla devam ederken, set arası oyuncular sık sık selfie yaparak, set anılarını ölümsüzleştirdi. Senaryosunu Ali Tanrıverdi ve Murat Şeker’in yazdığı, Murat Şeker’in yönettiği sinema filminin çekimleri boyunca sık sık selfie yapan oyuncular çocuklar gibi eğlendi.
- Basın Bülteni
- Film hakkında geniş bilgi için tıklayınız.
23. Uluslararası Adana Film Festivali’nde Yarışacak Filmler Belli Oldu
Sinema dünyasının heyecanla beklediği 23. Uluslararası Adana Film Festivali Ulusal Uzun Metraj Film Yarışması’nın finalistleri açıklandı. 19 – 25 Eylül 2016 tarihleri arasında gerçekleştirilecek festivalde, 12 eser jüri önüne çıkmaya hak kazandı. Yarışacak filmlerden 6’sı dünya prömiyerini, 3’ü de Türkiye prömiyerini Adana’da yapacak. 5 film ise, yönetmenlerin ilk filmi olarak dikkat çekiyor. Yarışmada yer alacak eserlerden, Erhan Tuncer’in ilk filmi olan Ağustos Böcekleri ve Karıncalar, dünya prömiyerini Adana’da yapacak. Yüksel Aksu tarafından yönetilen Cem Yılmaz’lı İftarlık Gazoz da yarışmanın bir diğer finalisti olarak karşımıza çıkıyor.
- Basın Bülteni
- Festival hakkında geniş bilgi için tıklayınız.
23. Uluslararası Adana Film Festivali’nde Yarışacak Filmler Belli Oldu yazısına devam et
KısaKes Kısa Film Festivali 2016
27 – 30 Eylül 2016 tarihleri arasında gerçekleştirilecek olan KısaKes Film Festivali bir yıl içinde iki farklı organizasyon gerçekleştiriyor. KısaKes Univizyon, uluslararası çapta tüm kısa filmcilerin katılabileceği bir film festivali ve uluslararası çapta tüm üniversite öğrencilerinin katılabileceği bir kısa film yarışması olarak düzenleniyor. Festival, kısafilmsever ve üretenlerine sosyal ve artistik bir platform sağlayarak kendilerini ifade etmelerini; farklı kültür ve altyapıdan gelen sanatçıları bir araya getirerek paylaşım, üretim yapmalarına olanak sağlıyor. 2. organizasyon KısaKes Lisevizyon, ulusal çapta, liselilerin katılabileceği bir kısa film yarışması olarak düzenleniyor.
Yılmaz Erdoğan’dan Vizontele Tadında Bir Ustalık Eseri: Ekşi Elmalar
Kelebeğin Rüyası’ndan 3,5 yıl sonra kamera arkasına geçen Yılmaz Erdoğan, senaryosunu yazıp yönettiği Ekşi Elmalar ile Türkiye’nin 30 yıllık yakın tarihini kalabalık bir aile hikâyesi üzerinden dev bir prodüksiyonla beyazperdeye taşıyor. Yılmaz Erdoğan bu filmiyle Vizontele’den 15 yıl sonra Anadolu insanının yürek burkan hikâyesini, mizah ve gerçekçilikle harmanlıyor. Renkleri, kostümleri ve mekânları ile beyazperdede görsel bir şölene dönüşecek olan Ekşi Elmalar, Erdoğan’ın güçlü kaleminden çıkan ve her biri yıllarca dilimize dolanacak olan replikleri, izleyenlerin zihnine işlenecek oyunculuk performansları ile hem güldürüp hem ağlatacak.
- Basın Bülteni
- Film hakkında geniş bilgi için tıklayınız.
Hatıraların Gücüyle Uzaylılarla Savaş
Star Trek Sonsuzluk (Star Trek Beyond)
Yönetmen: Justin Lin
Eser: Gene Roddenberry
Senaryo: Simon Pegg-Doug Jung
Müzik: Michael Giacchino
Görüntü: Stephen F. Windon
Oyuncular: Chris Pine (Kaptan Kirk), Zachary Quinto (Komutan Spock), Karl Urban (Dr. McCoy), Anton Yelchin (Chekov), Zoe Saldana (Teğmen Uhura), Simon Pegg (Scotty), John Cho (Sulu), Idris Elba (Edison/Krall), Sofia Boutella (Jaylah), Joe Taslim (Manas), Lydia Wilson (Kalara), Greg Grunberg (Komutan Finnegan), Melissa Roxburgh (Syl)
Yapım: Paramount (2016)
Televizyonda bir kült olan “Uzay Yolu” bilimkurgu dizisinin sinemaya uyarlanmış yeni nesli “Star Trek Sonsuzluk”, gezegen ve mimari tasarımlarıyla da büyüleyecek. Üç boyutlu IMAX perdede uzay çarpışma sahneleri yer yer bilgisayar oyunu tadı da verecek.
Kaptan Kirk, Vulcanlı Mr. Spock ve uzay gemisi Atılgan’ın (Enterprise) diğer mürettebatıyla 1960’ların ikinci yarısından başlayarak insanları televizyon ekranlarına topladı “Star Trek” dizisi. Sadece bilimkurgu değildi bu. Hayal gücü ve ilhamlarıyla fütürist bir diziydi. “Star Trek” bilimkurgu dizisinin yaratıcısı Gene Roddenberry’ydi. TRT, 1970’lerin ilk yarısında siyah-beyaz olarak bu diziyi “Uzay Yolu” adıyla yayımlamıştı. Farklı oyuncularla devamı çekilen dizi 1980’li yıllarda da TRT’de gösterilmişti. Paramount, bu yaratıcı bilimkurguyu, 1979’dan başlayarak televizyonda karakterleri canlandırmış oyuncularla bu seriyi sinema perdesine taşıdı. “Uzay Yolu” dizisi, sonradan hayata girecek ve kolaylaştıracak bazı şeylerin de öncüsüydü. Örneğin akıllı telefonlar. Hatta internet. Elbette 1960’lardan bahsediyoruz. Şimdiki nesillere komik gelecek ama sürmeli kapılar da bu diziden armağandı.
Sadri Alışık (1925-95), Hulki Saner’in (1925-2005) yönettiği 1973 yapımı “Turist Ömer Uzay Yolunda” eğlenceli bilimkurgu filminde oynamıştı. Kaptan Kirk’ü Cemil Şahbaz, Mr. Spock’ı da Ömer Amaç (1931-91) canlandırmıştı. Komedyen Cem Yılmaz da kendine Sadri Alışık ustayı örnek alıyor, biliyorsunuz.
Kübist mimari çarpıyor…
1973’te Taypey’de doğan Tayvanlı yönetmen Justin Lin, Hollywood’un 32 kısım tekmili birden olan “Hızlı ve Öfkeli” seriyalinin bazı bölümlerini çekti sinema için. Pek umut verici filmler değildi ama Hollywood iyi hâsılat kaldırdı bu seriyalden. Yönetmen, 2006’da “Annapolis” filmini de yönetmişti. Yönetmen Lin, yaratıcı ekibiyle 2016 yapımı “Star Trek Beyond-Star Trek Sonsuzluk” bilimkurgusuyla insanı uzayın sonsuz boşluğuna çekiyor. Elbette üç boyutla beraber IMAX etkisi de var bunda. Filmin tasarımlarına dokunmak gerekecek önce. İnsana, postmodern bir mimarinin içinde yolunu kaybettiren yönetmen yer yer kübist sanata saygı sunuşu yapmış Yorktown’da. Yukarı doğru uzanan yapılarda fark ediliyordu bu. Gerçekten çok etkileyiciydi. Dünyayı andıran kayalık gezegende bile kübizmin izlerini bulmak mümkün. Yönetmen bu filmini, Mr. Spock’a televizyonda ve sinemada yıllarca hayat vermiş Leonard Nimoy’a (1931-2015) adamış.
Atılgan’a yeni nesil…
Yeni nesil mürettebattan bazı karakterler eski neslin çocuklarıydı. Genç James Kirk doğduğu gün babası Kaptan Kirk ölmüş. Doğum günleri ona acı veriyor. Kulakları uzun Vulcanlı Komutan Spock da babası Mr. Spock gibi bir bilim insanı. Beş yıllık görevin üçüncü yılı sürerken, mutasyona uğrayıp tuhaf uzaylı yaratık Krall’a dönüşmüş asi asker Kaptan Balthazar Edison “kötü adam” olarak ortaya çıkıyor. Bir dolu savaşa katılmış Kaptan Edison, Federasyon’un savaşılmış toplumlarla barışılmasına karşı çıkmak için isyan başlatmış. Hem savaş hem barış olur muydu ki? James Kirk, babası Kaptan Kirk gibi şimdi Atılgan’ın kaptanı. Nebula içinde bir gezegende esir kalmış insanları kurtarmak için yola çıkıyor Atılgan. Kaptan Edison gibi mutasyona uğramış Jessica Wolff da Kalara adıyla ortaya çıkıyor ve genç Kaptan Kirk’ü yanıltıyor. Ardından Atılgan’a saldırılar başlıyor Nebula içinde yolculukta. Krall’un askerleri kovandan çıkmış arılar gibi ve onlarla savaşmak mürettebatı bir hayli zorluyor.
Atılgan yaralar alıyor ve kapsüller içinde bir gezegene dağılıyor mürettebat. Çok geçmeden yavaşça toplanıyorlar. Mühendis Montgomery Scott “Scotty”nin yolu gezegende mahsur kalmış Jaylah’la kesişiyor. Jaylah, yüz yıl önce kaybolmuş USS Franklin Yıldız Filosu’nu tamir etmeye çabalasa da Scotty işe koyuluyor. Tesadüfen Kaptan Kirk ve Pavel Chekov, Jaylah’ın tuzağına yakalıyorlar. Dr. Leonard McCoy ve yaralı Komutan Spock da beraber mürettebatı arıyorlar. “Uzay Yolu”nun en büyük icadı ışınlanma yoluyla yollar Jaylah’ın sığınağında buluşuyor. Ardından Krall’a bilgisayar oyunlarına benzeyen savaş anları başlıyor. İyiler daima kazanırdı. Seyretmesi keyifli bu filmde sanatın da kendini hissettirdiğini belirtmeli. Bir de pop müzik var. Uzaylılar bile bu çistak müziğe tahammül edemiyorlar. Eğlenceliydi. Kirk ve Krall’un final bölümündeki Yorktown kapışması da heyecanlı. Yükseklik korkusu olanları uyarmalı.
(25 Ağustos 2016)
Ali Erden
ailerden@hotmail.com
Ünlü Oyuncu Tatilde Yaban Domuzlarını Besledi
Ünlü sinema oyuncusu Muharrem Erdemir, tatil için gittiği Kuşadası’nda yaban domuzlarını elleriyle besledi. Erdemir, topladığı kavun ve karpuz kabuklarını yaban domuzlarına elleriyle yedirdi. Ünlü yuncu, aslında çok tehlikeli olan hayvanların aç kalınca insanlarla dost olduklarını, çağrıldıkları zaman evcil bir hayvan gibi gelip yiyecek beklediklerini söyledi. Muharrem Erdemir, domuzlara gösterdiği şefkat ve sevgi ile vatandaşların da takdirini kazandı.