Bakur Belgesel Filminin Galası İstanbul ve Diyarbakır’da Yapıldı

Çayan Demirel ve Ertuğrul Mavioğlu’nun yönettiği Bakur belgesel filminin galaları, 03 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Günü’nde İstanbul ve Diyarbakır’da yapıldı. Galalarda yapılan konuşmalarda Bakur’un galasının Dünya Basın Özgürlüğü Günü’nde yapılmış olmasının çok anlamlı olduğu vurgulanırken, bunun sansüre karşı güçlü bir yanıt oluşturduğu belirtildi, sinemacıların gösterdiği ortak direnişe selam gönderildi.

Bakur Belgesel Filminin Galası İstanbul ve Diyarbakır’da Yapıldı yazısına devam et

Başkentliler Ankara Uluslararası Film Festivali ile Sinemaya Doydu

26. Ankara Uluslararası Film Festivali, Kızılay Büyülüfener Sineması’nda gerçekleşen gösterimler ile seyircileri her gün farklı coğrafyaların sinemasal diyarına yolculuğa çıkardı. Sinemanın farklı alanlarına dair bilgi paylaşımında bulunulan atölye ve söyleşiler kapsamında Türkiye’den ve yurtdışından birçok isim de sinemaseverlerle buluştu. Filmlerin Türkiye galalarında seyirciyle buluşan isimler, Teodor Corban, Burhan Qurbani, Micah Magee ve Sali Saliji’ydi. İran’ın en önemli oyuncularından Fatemah Motamed Aria gösterimlerden sonra seyirci sorularını yanıtladı. Yönetmen Ayat Najifi de, No Land’s Song belgeselinin ardından sinemaseverlerle biraraya geldi.

Başkentliler Ankara Uluslararası Film Festivali ile Sinemaya Doydu yazısına devam et

Tehlikeli Zamanlar

Paul Thomas Anderson imzasını taşıyan ‘Gizli Kusur / Inherent Vice’ biraz gecikmeli de olsa gösterime girdi. Amerikan sinemasının auteur isminin çağdaş edebiyatın gizemli ustalarından Thomas Pynchon ile buluşmasını merak ve heyecanla beklemiştik. Anderson bir kez daha yanıltmadı bizleri. Amerikalı yazarın yetmişli yılların kültürel paranoya zamanlarının sinemasal karşılığını bulmuş baştan çıkarıcı bir eser var karşımızda.

Zamanında Nabokov’un öğrencisi olan, medyadan kendini çok iyi sakladığı için nerede yaşadığı bilinmeyen ve birkaç pozu dışında fotoğrafı da bulunmayan Pynchon günümüzün Salinger’ı olarak anılır. Hali hazırda dilimize çevrilmiş tek romanı ‘49 Numaralı Parçanın Nidası / The Crying of Lot 49’da (İthaki Yayınları’ndan Feride Evren Sezer çevirisiyle) Amerikan tarihinin gerek politik gerekse sosyal en çalkantılı dönemlerden biri olan 60’lı yıllarda yazılmıştır. Söz konusu yapıt John F. Kennedy ve Martin Luther King cinayetleri, Vietnam Savaşı ve yükselmekte olan uyuşturucu kültüründen beslenir. Toplamda yedi romanı, bir de öykü kitabı bulunan yazarın 2009 yılında yayımlanmış sondan bir romanı ‘Inherent Vice’ bu defa 70’li yılların kültürel karmaşasını ve iletişim sorunlarını halüsinojenik bir dünyanın içinde (doktor lakaplı) dedektif Larry Sportello’nun gözünden anlatır.

Eroin kullanmayan ancak kafası her daim dumanlı dedektifimiz ayrı düşmüş de olsa kalbinden söküp atamadığı Shasta Fey Hepworth’ün aniden çıka gelmesiyle kendini karmaşık olayların içinde bulur. Beyni uyuşturucu, seks ve rock’n roll ile uçmuş hippi eskisi Shasta, şimdilerde birlikte olduğu Los Angeles emlak kralı Mickey Wolfmann’ın karısı ve aşığı tarafından oyuna getirilmesini önlemek için yardım istemektedir ondan. Filmin bir sigortacılık deyiminden gelen özgün adından ilhamla, seçtiği karanlık yolda her an kim vurduya gidebilecek güvenilmez, değer verilmez bir kadındır Shasta. Ne kadarı bulutlu zihninin ona bir oyunudur tam kestiremez ancak sesinde hiç bu kadar hüzün duymadığı eski sevgilisine yardım edecektir dedektif. Tuhaf reklamları ve agresif girişimleriyle tanınan Wolfmann banliyö yaşamının yaygınlaştığı son yirmi yıldır Güney Kaliforniya konut piyasasına hükmetmektedir. Topraklarından kovulan Kızılderililer ve Meksikalıların arazileri üzerinde yükselen çirkin yapılaşmanın göbeğinde garip bir serüvenin içinde bulur kendini ‘Doc’ Sportello. Tehlikeli zamanlardır bunlar. Aryan kardeşliğine mensup motorcular çetesi, Kara Panter benzeri siyahi ulusal nefret gruplarının izini süren FBI ajanları, emlak kralıyla işbirliği yapan yoz polisler, geniş çaplı eroin trafiğini yöneten muktedirlerle yolu kesişir dedektifimizin. Vietnam deliliğinin ardından uyuşturucuyla kendinden geçirilmiş toplumun acid partilerine şahit olur. Watergate skandalını önceleyen Nixon girişimlerinin, başkanın vatansever adamlarının komplo teorileri ürettiği karanlık zamanlardır bunlar.

1970 doğumlu Anderson’ın doğup yetiştiği Güney Kaliforniya topraklarına aynı yılların porno endüstrisine güçlü bir neşter atmış ‘Ateşli Geceler / Boogie Nights’dan (1997) sonraki ikinci bakışı bu. Upton Sinclair’in ‘Oil’ romanını kaynak almış 2007 yapımı ‘Kan Dökülecek / There Will Be Blood’ın ardından yönetmenin ikinci edebiyat uyarlaması aynı zamanda. Demir leblebi Pynchon’ı sinemaya uyarlamak Sinclair deneyimi kadar kolay olmamış gerçi, ancak okurken bir köşeden kaçanı öbür köşede yakalamaya çalıştığımız Pynchon evreninin sinemasal karşılığını ararken hayli eğlenmiş Anderson. Hitchcock’un MacGuffin’lerinin şahikası sayılabilecek olay ve karakter çorbasını bir nebze daha kolay izlenebilir kılmak adına ünlü oyunculara yer vermiş geleneksel kalabalık kadrosunda. Gözde oyuncularından bukalemun Joaquin Phoenix yaşadıklarının saykodelik bir düş olup olmadığına karar vermekte zorlanan ‘Doc’ Sportello’da yine muhteşem. Cinsel eğilimlerini bastırmaya çabalayan maço poliste Josh Brolin ve daha küçük rollerde boy gösteren Martin Short, Katherine Waterston ve Owen Wilson da öyle. Filmde de küçük bir rolü bulunan Sortilege karakterini canlandıran Joanna Newsom’un film noir’ın anlatıcı dış ses geleneğine uygun olarak Shasta ile Doc’ın öyküsünde duru ve dokunaklı sesinden yararlanılması çok yerinde olmuş.

Görkemli kalabalık sahneler kadar etkileyici yakın planlar yönetmenin evine zulaladığı 35 mm negatif ile çekilmiş. Bunun Jonny Greenwood’un hipnotik müzik çalışması ve Robert Elswitt’in görüntüleri ile birlikte gizemli kara film nostaljisine büyük hizmet ettiği aşikar. Yine de olay örgüsünün kolay takip edilemediği konusunda izleyicileri uyarmak isterim. Biraz emek isteyen, değeri zamanla çok daha iyi anlaşılacak ihtişamlı bir bulmaca başyapıt ‘Gizli Kusur’. Beyazperdede izleme deneyiminin kaçırılmaz olduğunu bir kez daha yinelemek isterim.

(10 Mayıs 2015)

Ferhan Baran

ferhan@ferhanbaran.com

Seninle Bir Ömür

George Tillman Jr.’un yönettiği ve Scott Eastwood, Britt Robertson, Alan Alda ile Jack Huston’un oynadığı Seninle Bir Ömür (The Longest Ride), 29 Mayıs 2015’de The Moments Entertainment tarafından vizyona çıkarıldı.
Hayatın sonlarındaki Ira ve Ruth, hayatın başlarındaki Luke ve Sophia huzurlu ve mutlu iki çifttir. Hayatlarını farklı yerlerde sürdüren, zamanın ayırdığı, yolları kesişmeden önce pek de ortak noktası olmayan iki çift. Ünlü New York Times gazetesi yazarı Nicholas Sparks, aşk, bilgelik ve deneyim içeren bir kutu eski mektupla, sevginin anlamını ve gerçek değerleri yeniden keşfeden Luke ve Sophia’nın sıra dışı aşk hikâyesini bize sunuyor.

  • Basın Bülteni
  • Fotoğraflar
  • Web Sitesi
  • Fragman
  • IMDb

Seninle Bir Ömür yazısına devam et

İyi Bir Yalan

Philippe Falardeau’nun yönettiği ve Reese Witherspoon, Arnold Oceng, Ger Duany ile Emmanuel Jal’ın oynadığı İyi Bir Yalan (The Good Lie), 29 Mayıs 2015’de The Moments Entertainment dağıtımıyla The Moments Entertainment tarafından vizyona çıkarıldı.
Gerillaların saldırısında evini ve ailesini kaybeden Theo, bir grup genç ve kız kardeşi Abital’i tehlikeden uzak tutmak için şef kimliğine bürünür. Grup Kenya’daki toplama kampına ulaşır, orada Jeremiah ve Paul ile tanışırlar. 13 yıl sonra bu gençlere Amerika’ya yerleşme fırsatı verilir. Kansas’a vardıklarında iş kaynakları ajansından Carrie onlara iş bulmak için görevlendirilir.

  • Basın Bülteni
  • Fotoğraflar
  • Web Sitesi
  • Fragman
  • IMDb

İyi Bir Yalan yazısına devam et

Poltergeist: Kötü Ruh

Gil Kenan’ın yönettiği ve Sam Rockwell, Rosemarie DeWitt, Jared Harris ile Nicholas Braun’un oynadığı Poltergeist: Kötü Ruh (Poltergeist), 22 Mayıs 2015′de The Moments Entertainment dağıtımıyla The Moments Entertainment tarafından vizyona çıkarıldı.
Poltergeist: Kötü Ruh, banliyöde oturan Bowen ailesini ve evlerinin ruhlar tarafından ele geçirilmesini konu alıyor. Korku verici ruhlar ailenin küçük kızını kaçırır ve kızlarının sonsuza kadar kaybolmaması için ailenin tüm bireylerinin biraraya gelmesi gerekmektedir. Bildiğimiz aile yapısına sahip bir aile olan Bowen ailesi, dünya dışı, korkutucu bir tuzağın içerisine düşmüştür.

  • Basın Bülteni
  • Fotoğrafla
  • Web Sitesi
  • Fragman
  • IMDb

Poltergeist: Kötü Ruh yazısına devam et

Çılgın Kalabalıktan Uzak

Thomas Vinterberg’in yönettiği ve Carey Mulligan, Matthias Schoenaerts, Michael Sheen ile Tom Sturridge’nin oynadığı Çılgın Kalabalıktan Uzak (Far From The Madding Crowd), 15 Mayıs 2015’de The Moments Entertainment tarafından vizyona çıkarıldı.
Film, özgür ve cesur bir genç kadın olan Bathseba’nın, amcasından miras kalan çiftlikteki hikâyesini anlatıyor. Bathseba, üç farklı erkek tarafından arzulanmaktadır: Başına buyrukluğundan etkilenen çiftçi Gabriel Oak, yakışıklı çavuş Frank Troy ve zengin bir bekâr olan William Boldwood. Film, Bathsheba’nın özgürlüğünü sürdürmeye çalışarak yaptığı seçimleri, tutkuları ve aşkı keşfedişini hikâye ediyor.

  • Basın Bülteni
  • Fotoğraflar
  • Web Sitesi
  • Fragman
  • IMDb
  • Ferhan Baran Yazıyor

Çılgın Kalabalıktan Uzak yazısına devam et

Karadeniz’in Sıra Dışı İnsanları Belgesel Oluyor

İfakat belgeselinin yönetmeni Orhan Tekeoğlu, bu kez Karadeniz insanlarının yaratıcılıklarını anlatmaya hazırlanıyor. Sıra Dışı İnsanlar adlı bu belgeselin finansmanı, kitlesel fonlama web sitesi www.fongogo.com üzerinden sağlandı. 140 destekçiyle yüzde 179 destek alan projeye, Karadenizliler ve Karadeniz’e gönül verenler bu web sitesi üzerinden destek vererek belgeselin hazırlanmasına yardımcı oldu. Destekçiler belgeselde çeşitli jestlerle ödüllendirilecek.

Ayhan Işık, Yaş Gününde Ailesi ve Yeşilçam’dan Dostlarıyla Birlikte Krallar Gibi Anılacak

Yeşilçam’ın gelmiş geçmiş en büyük jönü olarak kabul edilen, “Kral” lakaplı Ayhan Işık, 16 Haziran 1979 tarihinden bugüne, aramızdan ayrılışının 36. yılında, ailesinin ve Türkan Şoray, Göksel Arsoy, Hülya Koçyiğit, İzzet Günay, Selda Alkor, Yusuf Sezgin, Süleyman Turan, Eşref Kolçak, Murat Soydan, Engin Çağlar gibi Türk sinemasına büyük emekler vermiş, sevilen birçok yıldızın katılımıyla anılacak. İstanbul Klasik Otomobilciler Derneği’nin Yeşilçam’a Saygı temalı çeşitli aktiviteleri kapsamında 03 Mayıs 2015 Pazar günü gerçekleştireceği etkinlikte, Ayhan Işık’ın eşi Gülşen Işık ve kızı Serap Işık da hazır bulunacaklar.

Ayhan Işık, Yaş Gününde Ailesi ve Yeşilçam’dan Dostlarıyla Birlikte Krallar Gibi Anılacak yazısına devam et

20. Sadri Alışık Sinema ve Tiyatro Oyuncu Ödülleri Gecesi 04 Mayıs’ta Gerçekleştiriliyor

Türkiye’de tiyatro ve sinema dallarında ödül veren tek organizasyon olan Sadri Alışık Sinema ve Tiyatro Oyuncu Ödülleri Töreni’nin 20.si, 04 Mayıs Pazartesi günü 20:30’da Akatlar Mustafa Kemal Kültür Merkezi Atilla İlhan Salonu’nda gerçekleştiriliyor. Anadolu Efes, HDI Sigorta ve Beşiktaş Belediyesi’nin katkılarıyla, CNN Türk’ün medya sponsorluğunda gerçekleştirilecek olan törene Dilek Türkan şarkılarıyla renk katacak. Yekta Kopan’ın sunuculuğunu üstleneceği ödül gecesinin bir diğer sürprizi de Demet Evgar ve Serkan Keskin olacak.

YAPIMLAB ve EWA’dan Prodüksiyon Stratejileri Geliştirmede Yeni Metotlar Atölyesi İstanbul’da Gerçekleşti

YAPIMLAB & EWA ortaklığında T. C. Kültür ve Turizm Bakanlığı partnerliğinde düzenlenen Prodüksiyon Stratejileri Geliştirmede Yeni Metotlar İletişim Marketi, YAPIMLAB Araştırma Toplantıları: Film Yapımında Yeni Nesil Metotlar kapsamında gerçekleşti. Atölyede, film yapımında dijitalleşme ve yeni iletişim teknolojilerinin yarattığı fırsatlar tartışıldı. İki gün boyunca devam eden iletişim marketi katılımcılarına projelerini geliştirme süreçlerinde yararlanabilecekleri sürekli bir iletişim ağı sağlamayı hedefledi.

20. Londra Türk Film Festivali

20. Londra Türk Film Festivali, 07 – 17 Mayıs 2015 tarihleri arasında gerçekleştiriliyor. T. C. Kültür ve Turizm Bakanlığı ve Yunus Emre Enstitüsü desteği ile düzenlenen festivalin 20. açılış galası 07 Mayıs 2015 tarihinde Londra’nın ünlü gösteri ve sinema merkezi O2 Millenium Dome Cineworld’de yapılacak. Festivalin açılış filmi Hakan Algül’ün yönettiği, Ata Demirer ve Demet Akbağ’ın başrollerini paylaştığı Niyazi Gül Dörtnala. Film ekibi açılış gecesine katılmak için tam kadro Londra’ya gidiyor. Londra Türk Film Festivali 1993 yılından bugüne sinemamızın, filmlerini ve sanatçılarını, panel ve atölye çalışmalarıyla Londra’lı sinemaseverlerle buluşturuyor.

20. Londra Türk Film Festivali yazısına devam et